HAVF ve RECÂ
Şerife Şule TESLİMOĞLU serifeteslimoglu00@gmail.com
Kalbinden ne geçerse, bilir onu Yaradan,
Akıl idare eder, haklı ile haksızı.
Mâsivâ perdesini, kaldırırsa aradan,
Devâ bulur özünde, dert olup çöken sızı.
Merhametle ısınır, üşüyen her bir zerre,
Cemre gönül bağına düşer katre misali.
Kuru dal filizlense, çiçek açsa bir kerre,
Günbegün gerçekleşir O’na vuslat hayali.
O yolu görmek için, nice yollar açılır,
Atılan her adımda, berraklaşır karanlık.
Gök kubbe yeşillenir, yıldız yere saçılır,
Yönünü aydınlığa döner bütün insanlık.
Kimi arınır yükten, yürür uçarcasına,
Kiminin kirpiğinde, nedâmet gözyaşları.
Kimi döner içine, sanki kaçarcasına,
Kiminin baş ucunda bekler mezar taşları.
İçindeki menzile koş; zamansız, mekânsız,
Nefsin attığı taşlar, koymasın seni yolda.
Havf ve recâ olmazsa, adım atman imkânsız,
O dilerse uçurur, sen sürünen kul ol da.
Seherin sessizliği, getirir meltemleri,
Susayan gönüllere yağar, O Kutlu Rahmet.
Haydi vakit geçmeden, aç duâya elleri,
Rahmet iner mi sandın, çekmeden zerre zahmet!
Şûle kendi içinde saklayıp küllerini,
Sakınır fırtınadan, alıp savurur diye!
Dikeni yastık yapan, görecek güllerini,
Allah rızâsı ise, beklenen tek hediye…