HEM GIPTA ETTİM HEM ÜZÜLDÜM

NACİ ÖZTÜRK Her insan bir ebediyet yolcusu. Ezelden yola çıkan insan ebed yollarında nice geçitlerden geçiyor. Sonunda sonsuzluğun sahiline ulaşıyor. Ancak önemli olan o sahilin hangi iklime açılacağı… Belki hayatın bütün çırpınışları o zaman mânâ kazanıyor. Bunun için asıl endişe, dünyada ne yaptıklarımıza bakmak. O sahile güzelliklerle, ibadetlerle, hayır ve hasenât ile gidebilmek. Bu şekilde giden her kimi gördümse hep […]

Continue reading »

MERMERİ GÜLE ÇEVİRMEK

Naci Öztürk Anlatılır ki Tahir, padişahın kızı Zühre’ye âşık oluyor. Anasına yalvarıyor: “–Ana, ne olur bana padişahın kızını iste.” Anası diyor ki: “–Oğlum, o bir padişah; onun kızını biz nasıl isteriz? Olmaz, vazgeç bu sevdadan!” “–Ana Allah aşkına sana yalvarıyorum. Ben senin oğlunum, git ne olur? Ben Zühre için yanıyor, tutuşuyorum.” Kadıncağız ne yapsın! Evlâdıdır; kıramıyor. Gidiyor padişaha. Kapıdaki adamlara […]

Continue reading »

Doğru Adres

Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI tali@yuzaki.com   Sarışın, renkli gözlü, uzunca boylu, düzgün giyimli iki adam, yanlarında valizleriyle meydanda kalakalmış gibiydiler. Bir telefonun ekranına bir etraflarına bakıyorlar, ama belli bir yöne gitmeye karar veremiyorlardı. Akşamın bu saatinde kalabalık yaya ve araç trafiğinde kendileriyle ilgilenen çıkmamıştı. Bu saate kadar iyice yorulmuş olduklarından, artık biri çıksa da doğru adrese kendilerini götürüverse diye bekliyorlardı. Aziz […]

Continue reading »

Kısmetse…

İrfan ÖZTÜRK Vatanî görevini yapmak üzere Adapazarı’na gelen bir asker, çeşme başında gördüğü bir kıza gönlünü kaptırıp âşık olur. Asker, gece-gündüz bu aşkın tesiri ile yanıp kül olmakta ve bu kıza derdini açabilmenin, kendisine talip olduğunu iletebilmenin çarelerini aramaktadır. O güne kadar edinmiş olduğu sivil arkadaşlarından yardım isteyip, kıza haber gönderir. Antepli olduğunu, Antep’te ticaretle meşgul olan ailenin bir tek […]

Continue reading »

Hiç Düşündün mü?

Bünyamin ÇİL buncilson@hotmail.com Hayatın telâşlı akışı içerisinde normal şartlarda nice fark etmediğimiz gerçekleri fark edebilmenin yolu; artısıyla eksisiyle, sağlamıyla hastasıyla, zenginiyle yoksuluyla, acısıyla tatlısıyla, yemekten patlayanıyla açlıktan öleniyle yaşadığımız dünyada her gün muhasebe içinde olmaktır. Düşünmediğiniz zaman her şey sütliman, her şey ihmal ve bana ne dairesi etrafında dönmekte. Ama düşündüğünüz zaman, gördüğünüz zaman, fark ettiğiniz zaman o kadar şeyler […]

Continue reading »

Yanlış Adres

Ali Rıza BUL   Hayatımız, türlü türlü adreslerin arasında koşuşturmaca ile geçiyor. Bir gün şurada, bir gün orada, nihayet kabrin koynundayız. Ancak gezip dolaştığımız adresler, varacağımız adresleri belirliyor. Doğru adreslerin kapısı, güzelliklere açılıyor, yanlış adreslerin kapısı pişmanlıklara çıkıyor. Ancak herkesin doğru adreste olduğunu iddia ettiği fânî âlemde doğru olan adresler etrafında ömrü sürebilmek en mühim meselemiz. Çünkü insanoğlu, sûret-i Hak’tan […]

Continue reading »

Temiz Olalım

Âdem SARAÇ   Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Hazretleri, şirk bataklığına düşmüş insanları, öncelikle Allah ve Rasûlü’ne îman etmeye davet ediyordu. Bunun için, bir an bile ara vermeden geceli gündüzlü çalışıyordu. Her şeyi ile çökmüş bir topluma, zirvelerin zirvesini gösteren Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-, onları temizleyip arındırmak için, öncelikle tevhid inancına çağırıyordu… Lâ İlâhe İllâllah deyin, diyordu… […]

Continue reading »

Talea’l-Bedru Aleynâ

Ali HÜSREVOĞLU Okunuşu: Talea‘l-bedru aleynâ min seniyyêti’l-vedâ‘ Vecebe’ş-şükrü aleynâ mê deâ lillêhi dâ‘ Eyyühe’l-meb‘ûsu fînê ci‘te bi’l-emri’l-mutâ‘ Anlamı: Ay doğdu bizlere, Vedâ Tepeleri’nden. Allah’a çağıran biri bulundukça şükür gerekli oldu bize. Ey bize gönderilen Elçi, Sen itâat edilmesi gereken bir emir getirdin bize. Bilgi: Asr-ı saadeti ihya projesi koleksiyonundan olan bu eser «Kutlu Doğum Ayı»nda tasarlandığı için bir hâtıra olmak […]

Continue reading »

Sevgililer(!), Kadınlar(!), Anneler Günü(!) Derken!

Hayrettin DURMUŞ   Sevgi, ilmek ilmek dokuduğumuz kilim. Bir ilmeğini yanlış düğümlediğimiz zaman deseni bozulacağı için her an üzerinde titizlenmemiz gereken ömürlük bir uğraşı… Sevgi, akordunu bozmaya yeltenemeyeceğimiz «ezelden bize baht olan» gönül ezgimiz… Sevgi, dağları taşları eriten, nefret tohumlarını çürüten, pare pare bulutları yürüten, suları köpürtüp coşturan, umutsuz kapıları açtıran esrarlı güç, muazzam hazine ve ilâhî lütuf… Güneş, sevgiyle […]

Continue reading »

İletişimde Pencere Farkı

Aynur Tutkun En alt kattaki komşuyla en üst kattaki komşunun penceresinden bakıp sokağınızı ve çevreyi seyrettiğiniz oldu mu hiç? Aynı çevre iki farklı pencereden nasıl da farklı görünür değil mi? Alt kattaki pencereden ağaçların gövdeleri, insanların bacakları, arabaların tekerlekleri, kaldırımlar, sokak kenarlarındaki çöpler göze takılırken; üst kattaki pencereden yemyeşil ağaçlar, insanlar, arabalar, ufak-tefek çöplerin görülemediği sokaklar, masmavi gökyüzü, tüm kalabalıklığı […]

Continue reading »
1 952 953 954 955 956 1.002