Kıt’a

MÜRİD (Mustafa TAHRALI) Vasl-ı cânânına müştak nice şeydâ bilirim, Dem-i hicrinde de hemdem dile Leylâ bilirim, Derd-i aşk sîneye dert olsa, harâp etse dili; İki dünyâ değecek ân-ı temâşâ bilirim!.. Vezni: feilâtün / feilâtün / feilâtün / feilün (fâilâtün) (fa’lün)

Continue reading »

Mevlânâ’dan -Manzum Tercüme-

MECNUN (İbrahim Hakkı UZUN) Men bende-i Kur’ân’em eger cân dârem Men, hâk-i reh-i Muhammed Muhtâr’em Ger nakl küned cüz in kes ez-güftârem Bîzârem ez ô v’ez an sühan bîzârem. Can, kul köle Kur’ân’a, bulundukça bu tende, Hem kutlu yolun toprağı, gül Ahmed’e bende… Kim sâdır olan sözlerimin tersini söyler; Bîzârım o sözden de ve hem ol kişiden de! Vezni: mef’ûlü […]

Continue reading »

Gazel -Riyâzî’yi Tazmîn-

Memduh CUMHUR Görünen her şeyi tevhîde işâret bilirim Hüsn’ü mutlakta bulan Aşk’a izâfet bilirim. Bir avuç toprağa minnet edilen âlemde; Gönlü toprakta ilâhî bir emânet bilirim. Toprağın bağrına gizler gönül, âzâdeliği, Başka sevdâ dilemem, gayrı esâret bilirim. «Âşığın gönlün alan hâleti ta’bîr edemem» Tâ ezelden beridir hasrete dâvet bilirim. Âşığın alnına Cumhur yazılan her yazıyı; Her nefes aşka yönelmekten ibâret […]

Continue reading »

Süvari -M. Ali EŞMELİ Hocama-

M. Faik GÜNGÖR Olanlara bakıp da, yeise düşme sakın. Koyulaşır karanlık, şafak sökmeye yakın. Çalmaya dursun boru, kalmaz sabaha akın. Çıkar gelir süvari seyrekleşir kaygılar, Gör ki nasıl şahlanır bayraklaşır duygular. Gül tükenmez gülşende olsa da mevsim hazan. Kan bedenin içinde, irindir dışa sızan. Kadim sözdür bilirsin «belâyı bulur azan» Çıkar gelir süvari seyrekleşir kaygılar, Gör ki nasıl şahlanır bayraklaşır […]

Continue reading »

Çiçeklerle Muhabbet

LEYLÎ (Şükran IŞIK) Çiçeklerle muhabbet, Dilsiz, dudaksız sohbet Yeraltı hayat dolu; Üstü tıpkı bir cennet… Aklım Sen’i fikreder, Kalbim Sen’i zikreder, Şahit olsun ellerim; Her ne versen şükreder. Ey gönül Rabbini an! Böyle emreder Rahman, Fezadan nur süzülür; O’nu andığın zaman! Aşk bir ağır imtihan, Tevbeler harman harman, Ancak diner gözyaşım; Bağışlandığım zaman. Dua dolsa yüceler, Aydınlanır geceler, Sen can […]

Continue reading »

Maziye Bir Bakış

Lâtif MAHMAT Dünyaya geldiğim günler, Nerdesiniz, nerdesiniz? Ümitlerle süslü dünler, Nerdesiniz, nerdesiniz? Ak memeden süt emdiğim, Uyurken ninnilendiğim, Kundağım, tahta beşiğim; Nerdesiniz, nerdesiniz? Oturduğum, süründüğüm, Tutunarak yürüdüğüm, Anama ilk gülücüğüm; Nerdesiniz, nerdesiniz? Sultan Bibi’nin masalı, Konuşan at, uçan halı, Geceler… Renkli rüyalı; Nerdesiniz, nerdesiniz? Ey «numune insan» babam, Bazen pataklayan ablam, Çember, topaç, tel arabam; Nerdesiniz, nerdesiniz? At yapıp bindiğim […]

Continue reading »

Hac Kıt’aları

KÂFÎ (Ekrem KAFTAN) Başımı Hak yoluna koyup düştüm yollara, Cümle günahlarımı sayıp düştüm yollara, Ey geride kalanlar helâl edin hakkınız; «Hac vuslata giden yol.» deyip düştüm yollara… Ne mutlu, gördü yüzüm bu sonsuz siyah nûru, Yaşamadı ömrümce gönlüm böyle sürûru, Nice secde eylesem huzurunda doyamam; Kırıldı yıllar sonra kör nefsimin gururu! Bu dönen Kâbe midir, beşer midir Allâh’ım! Yarattığın kâinat […]

Continue reading »

Muammâ

Hakkı ŞENER Varlık âlemini seyrana çıktım, Nice ummanlara daldım insanda… El kadar yüreğe sığmış kâinat, Sırlı kapıları çaldım insanda… On sekiz bin âlem önünde gelen, Düşünüp konuşan ağlayıp gülen, Hakikate erer mânâyı bilen, Hakk’ın esmâsını buldum insanda… Her dağ yüksek olmaz vardır engini, İnsanın da olur fakir zengini, Her biri güneşten almış rengini, Tüm renklere hayran oldum insanda… Eyyûb ile […]

Continue reading »

Kaç Yüreğe Yetti Sevgim

GÜNBEYLİ (Mahmut TOPBAŞLI) Yüreğime damlayan nice yağmurlar gördüm. Nice yaşanmış aşklar, nice umurlar gördüm. Güneşi eskimemiş sabahlarım olurdu, Huzur ve mutluluğu gönlüm aşkta bulurdu. Leylâ Mecnûn’un aşkı hep sır idi gözümde, Ferhat’ın dağ delişi azim, ümit özümde. İsyansız yaşadım hep, tevekkülle, sabırla, Kaç gönle yetti sevgim, savaştım kaç kahırla. Nice özge sevinci kuşanırdım seherde, Umut çiçek açardı ayak bastığım yerde. […]

Continue reading »

Kıt’alar

EDÎBÎ (Recep YILDIZ) Ben ben olmak ne unuttum bana sen yâr olalı. Bu biçim sevmemişim kimseyi ben vâr olalı. Seni yâr bilmişim ammâ beni kaybetmişim âh, Bir yıkık kubbe olan kalbime mîmâr olalı… *** Zulme meyletmeyesin, kimseyi incitmeyesin Sen sen ol, düşmüşü kaldır, geniş ol, açsa yedir! Bırak ahmak kişiler yağ çekiyor derse desin, Adam olmak dediğin, bir kuru ekmek […]

Continue reading »
1 905 906 907 908 909 1.002