KUR’ÂN VE PEYGAMBERİMİZ

Doç. Dr. Selahattin YILDIRIM Kur’ân, Allah Teâlâ’nın; “En seçkin kullarım…” diye vasıflandırdığı âhirzaman ümmetinin dünya ve âhiret saâdeti için seçip tercih ettiği son kitabı ve son hitabı; Hazret-i Muhammed -sallâllâhu aleyhi ve sellem- ise bu kitabı açıklayıp uygulamak (tebliğ ve tebyin) için görevlendirdiği son Peygamberi’dir. Kur’ân ve Peygamberimiz arasında önemli bağ ve benzerlikler vardır. Şöyle ki: İkisi de Allah tarafından […]

Continue reading »

KAN KIRMIZI SÜT BEYAZ…

M. Ali EŞMELİ seyri@seyri.com seyri@yuzaki.com Masanın üstünde imtihan kâğıdı, kalem ve cevap anahtarı bir aradaydı. Kalem, sorulara baktıkça kan-ter içinde kalıyordu. Öyle zor ve ağır sualler vardı ki değme bilginler bile işin içinden çıkamazdı. Hele hiç duymadığı ve görmediği sualler tam bir ıstıraptı. Dertli dertli of çekti imtihan kâğıdına doğru. İçten içe isyanla doluyordu bu hâle. Düzgün boyu, kederinden dolayı […]

Continue reading »

Kudret Kalemiyle Yazılmış HİLYEDİR KUR’ÂN SANA!

M. Ali EŞMELİ seyri@seyri.com seyri@yuzaki.com Bir gün huzuruna bir şahıs gelir. Kıyafeti dilenci görünümlü. Fakat duruşu oldukça vakur. Halîfe Harun Reşid, merakla bakar adama. İlk defa gördüğü bir sîmâ. Acaba merâmı nedir? Acaba bir şeyler istemeye mi gelmiştir? O, bu düşünceler içindeyken adam, söze başlar: –Ey mü’minlerin emîri! Sana bir şey istemeye değil, bir hazine vermeye geldim. Harun Reşid, şaşırır. […]

Continue reading »

KUR’ÂN MÛCİZESİ

Yard. Doç. Dr. Harun ÖĞMÜŞ harunogmus@yuzaki.com On dört asır evvel kimsenin dikkatini çekmeyeceği, tarihin kayıtta olmayacağı Hicaz’da Mekke adındaki bir kasaba… «Kimsenin dikkatini çekmeyeceği, tarihin kayıtta olmayacağı» diyoruz. Çünkü tarih boyunca dikkatler hep saltanat ve debdebenin olduğu ışıltılı yerlere yönelmiş, tarihçiler hep oralarda kayıt tutmuştur. Siz; tarihçilerin, herhangi bir zaman diliminde kendi hâlinde yaşayan sıradan insanları yazdıklarını gördünüz mü hiç? […]

Continue reading »

KUR’ÂN-I KERÎM’E TÂBÎ OLABİLİYOR MUYUZ?

Ayla AĞABEGÜM aylaagabegum@hotmail.com Geldi geçti ömrüm benim, Şol yel esip geçmiş gibi… Hele bana şöyle geldi, Şol göz yumup açmış gibi… (Yûnus Emre) Kur’ân-ı Kerîm’in nüzûlünün 1400. yılı olan 2010, «Kur’ân Yılı» olarak ilân ediliyor. Bu bir müjde, bir fırsat, hayattayız ve kendimizi hesaba çekme fırsatı bize bahşedilmiş. Bir yıllık zamanı acele ederek iyi değerlendirmenin yollarını aramalıyız. Çocukluk yıllarımın hâtıraları […]

Continue reading »

ASIL SUÇ KİMDE?

Ahmet ZİYLAN İnsanlar, meseleleri ilk göründükleri şekliyle ele aldıklarında çoğu kere onların asıl mahiyetini kavrayamazlar. Böyle olunca da, doğru ile yanlış birbirine karışır. Bunun için her zaman her meselede işin püf tarafına bakabilmek, özü kavrayabilmek çok mühim. Öz kavrandığı zaman en zorlu ve karmaşık meseleler bile kolayca hallolur. Ama öz kavranmamışsa, en kolaylar bile zor gelir, çözülmez bir düğüm hâlini […]

Continue reading »

ADLARIN ARDINDAKİ

H. Kübra ERGİN hkubraergin@hotmail.com Bir süre önce televizyonlarda bir reklâm filmi vardı, hatırlar mısınız? Reklâm asıl olarak «cep telefonundan internete bağlanma imkânını» tanıtıyordu. Bunun için çekilen reklâm filminde köylü bir çift internete girerek, «çocuklarına ne isim koyacaklarına» karar veriyordu. Devir internet devri ya; artık çocuklarımızın ismini de bize güzel tavsiyelerde bulunabilecek büyüklerimize değil, ona danışarak veriyoruz demek ki!.. Gerçekten de […]

Continue reading »

ALLAH İLE OLAN İLETİŞİMİMİZ…

Aynur TUTKUN aytutkun@gmail.com “Battığı zaman yıldıza andolsun ki, arkadaşınız (Muhammed) sapmadı ve bâtıla inanmadı; O, hevâdan (kendi istek, düşünce ve arzularına göre) da konuşmaz.” (en-Necm, 1-3) Hazret-i Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in «hevâsından bir şey söylememesi» gerçeğinin derinliğindeki sebebi düşündük mü hiç? Nasıl olur da bir insan «seçilmiş, özel bir insan, bir peygamber de olsa» kendi hevâ ve hevesinden konuşmama […]

Continue reading »

BOŞ SAATLERDE İLİM ÖĞREN!

Handenur YÜKSEL Muhaddis, zâhid, fakih ve tebe-i tâbiînin ileri gelenlerinden olan Abdullah İbn-i Mübârek, 736 yılında devrinin kültür merkezlerinden Merv’de doğdu. Genç yaşlarda ilim tahsili için seyahate çıktı. Basra, Hicaz, Yemen, Mısır, Şam ve Irak’a yolculuklar yaptı. Ünlü Abbâsî halîfesi Hârun Reşid döneminde Bizanslılara karşı savaştı. Dört bin kişiden hadis dinleyen ve bunların sadece bin tanesinden rivâyette bulunan İbn-i Mübârek, […]

Continue reading »

ŞANLI SELÂHADDİN VE BÜYÜK NÛREDDİN

Dursun GÜRLEK dursun.gurlek@mynet.com Şarkın Sultanı Selâhaddîn-i Eyyûbî hem büyük bir kahraman hem de hayat kitabını ibret ve hikmet tablolarıyla süsleyen bir gönül adamıydı. Bu büyük insan, ölüm döşeğindeyken bile etrafındakilere gerekli dersi vermişti. Hastalığının ağırlaştığı son günlerinde kapısının önündeki devlet bayrağını kaldırtıyor, aynı direğe kefenini astırıyor. Böyle hüzün verici bir görevle görevlendirdiği bayraktar, yüksek sesle ve devamlı bağırarak şu acı […]

Continue reading »
1 803 804 805 806 807 1.032