Gönül Âlemine Huzur İçin TAKDİRE RIZÂ

YAZAR : B. Cahit ÖZDEMİR bcahit@hotmail.com Hazret-i Eyyûb -aleyhisselâm- ağır hastalık ve mahrûmiyetler gibi fevkalâde büyük sıkıntılara dûçâr kalmış, bu sebeple memleketinden de ayrılmak zorunda kalmıştı. Kendisine «Bu dertlerden kurtulmak için Allâh’a duâ etmesini» söyleyen hanımına şu hassas cevabı verdi: “Ey Rahîme! Şiddet ve belâ zamanı sıhhat ve safâ süresi kadar olmadan Cenâb-ı Mevlâ’ya şikâyet etmekten hayâ ederim. Allah Teâlâ, […]

Continue reading »

AÇIK DAVET -1-

YAZAR : Âdem SARAÇ ademsarac@yyu.edu.tr Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-, hemşehrileri başta olmak üzere, bütün insanlığa maddî-mânevî saâdet yolunu göstermek için gönderilmişti. Üç yıllık bir altyapının ardından, şimdi yeni bir dönem başlıyordu. Önce evine davet etmişti onları. Mekke halkının hepsini bir yere toplayamayacağına göre, kabîle başkanlarını davet etmişti evine; hem de iki defa üst üste. Mekke’yi her yönüyle ellerinde […]

Continue reading »

“ŞAMPİYONLUĞUMU İSLÂM’A VE NAMAZA BORÇLUYUM!..”

YAZAR : Kemal SONUNUR Ramazanoğlu Mahmud Sâmi Efendi Hazretleri’nin Duâları ve Mânevî İrşâdı Ekseninde Güzel Hâtıralar ve Başarı Yolunda Gençliğe Unutulmaz Bir Mesaj: “ŞAMPİYONLUĞUMU İSLÂM’A VE NAMAZA BORÇLUYUM!..” Bu dünyada bir dâvâsı olmalı insanın… Ne yaparsa, ne işle meşgul olursa olsun; en iyisi olmak ve bunu İslâm’ın şeref hânesine yazdırmak için gayret etmeli… İlimle, sanatla, teknikle, maddî imkânlarla… İstîdâdı, imkânı […]

Continue reading »

Kur’ân-ı Kerim’den Eğitim Prensipleri -4-

YAZAR : Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI tali@yuzaki.com LİSAN VE BEYAN Eğitim-öğretim, tebliğ; her zaman söz ile dile gelir. Konuşmak, beyan kabiliyeti, fasâhat, belâgat, hitabet… Eğitimcinin en mühim vasıtasıdır. Peygamberlerin en başta gelen usulleri; sohbetti, hatırlatmaktı, tebliğ etmekti, okumaktı, öğretmekti. DOĞUŞTAN MI? Hitabet; nedense çoğu kez tabiî kabiliyetlerin kendiliğinden inkişafına terk edildiği, net bir şekilde eğitimi verilmediği için; birçok insan bu sahada […]

Continue reading »

VASFIN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ

YAZAR : Yard. Doç. Dr. Harun ÖĞMÜŞ ogmusharun@yahoo.com Vasıf, sıfat ve nitelikle aynı anlamda olup hem bir kelime türüne hem de tamlamalarda isimleri niteleyen kelimelere denilmektedir. Âlim, fâzıl, hakîm gibi bir nitelik içeren kişi ve varlıklara delâlet eden kelimeler; kelime türü olarak sıfattır. Çünkü âlim, ilim sahibi kimse; fâzıl, fazîlet sahibi kimse; hakîm, hikmet sahibi kimse demektir. Âlim, fâzıl ve […]

Continue reading »

Kâmil Mü’minde; ZARÂFET, HASSÂSİYET, İNCE BİR RUH…

YAZAR : M. Ali EŞMELİ seyri@seyri.com seyri@yuzaki.com Kötülükler neyse. Bazen; Güzellikler bile istenen neticeye ulaşmaz. Dertli dertli konuşulur: ‒Bir de namaz kılıyor, şu yaptığına bak! ‒Zalim herifin teki, her tarafı iyilik olsa ne çıkar! ‒Yahu bilenler de böyle yaparsa, bilmeyenler ne yapsın? ‒Koskoca adam, hâlâ arsız çocuk gibi! ‒Doğru, fakat böyle mi söylenir? ‒O kadar mahareti var, yazık ki hâlden […]

Continue reading »

ÇİFTE DÜĞÜN

YAZAR : Hakkı ŞENER hakki_0111@hotmail.com Yorucu bir günün ardından, herkes evlerine çekilmiş yatmaya hazırlanıyordu. Evlerin ışıkları birer birer sönmeye başladı. Ayşe Hanım yorgun; yorgun olduğu kadar da heyecanlıydı. Nihayet yeğeni Yakup da dünyaevine giriyordu… Akşam; bayrak dikme cemiyeti için gelenlere yemek hazırlamış, ikram etmiş, sonra ortalığı toparlamış, bulaşıkları yıkamış, bir hayli yorulmuştu. Ayşe Hanım aşçıdır. Yaptığı yemekleri herkes severek yer. […]

Continue reading »

VASIFLI İNSAN, NASIL YETİŞİR?

YAZAR : Ayla AĞABEGÜM aylaagabegum@hotmail.com Özel bir lisede, İskender PALA’nın «Od» romanını okuyan öğrencilerle sohbet ettik. Aşkın odu, ciğerimi yaka geldi, yaka gider… Garip başım; bu sevdayı çeke geldi, çeke gider… diyen Yûnus’u; şiirli bir dille romanlaştıran İskender PALA’nın eserini çocuklar, dikkatle okumuştu. Duygularını anlatmalarını istedim. Önce konuşmaya çekindiler, sorularla rahatlamalarını sağlamaya çalıştım. Benim en beğendiğim bölüm: Taptuk Emre, Yûnus’a […]

Continue reading »

AİLE ARŞİVİMİZDEN İKİ FOTOĞRAF

YAZAR : Turhan ATEŞCİ atesci_turhan@hotmail.com 1900’lü yılların başı. Yedi düvel, bir posta saldıran yedi sırtlan gibi Osmanlı memleketinden parçalar koparmaya çalışıyor. Ülke, seferberlik hâlinde. Vatanın her köşesinde eli silâh tutanlar anadan, yârdan, yavrudan kopup Kafkaslardan Balkanlara, Afrika’dan Arabistan’a cephelere sevk ediliyorlardı. Gidenlerin de, yolcu edenlerin de aklında aynı yakıcı soru vardı: «Acaba dönmek nasip olacak mıydı? Nasip olsa bile ne […]

Continue reading »

ŞEKİLDE DEĞİL ÖZDE

YAZAR : H. Kübra ERGİN hkubraergin@hotmail.com Sizin de dikkatinizi çekti mi bilmiyorum; hızla yaygınlaşan alışveriş merkezlerinde çalışanların da alışveriş yapanların da çoğu genç insanlar. İstanbul’un dört bir yanında birbiri ardınca yükselen gökdelenlere hiç gitmedim ama oralarda da durum böyleymiş. Eleman ilânlarından da belli; çoğu ilânda 35 yaşını geçmemiş, iyi görünen, giyimine özen gösteren elemanlar aranıyor. Hattâ bazı kariyer tavsiyelerinden anladığımız […]

Continue reading »
1 695 696 697 698 699 1.023