GARDAŞIM!..

ŞAİR : Ali Rıza KAŞIKCI ali_rz_@hotmail.com -Faruk, Mürsel ve Murat’a…- Ne zamandır gözyaşımla sularım, Bu diyarlar sele döndü gardaşım! Ben Mevlâ’dan dermanımı dilerim, Damlalarım göle döndü gardaşım! Hep gördükçe leş bölüşen leşleri, Anladım ki sömürmekmiş işleri, Kan emmekle bilenirmiş dişleri; Ciğerlerim küle döndü gardaşım! Akbabalar insan kanı içerken, Firavunlar çocuk başı biçerken, Koca dünya buna gülüp geçerken; Müslümanlar ele döndü […]

Continue reading »

BU NE GARİP İŞ?

ŞAİR : Ali Rıza KAŞIKCI ali_rz_@hotmail.com Akıl firar etti, fikir izinde, Bulut, yağmur içer; bu ne garip iş? Garip şeyler olur, şu yeryüzünde, Toprak, sudan kaçar; bu ne garip iş? Bu garip hâllerim düşüme girdi, Çelişki; soframa, aşıma girdi, Yetmedi, ağrılı başıma girdi, Gölgem, beni geçer; bu ne garip iş? İnekler, siyah süt verdi vereli, Koyunlar, çobanı sürdü süreli, Bu […]

Continue reading »

«YARA»DAN «YÂR»E

YAZAR : Ali Rıza KAŞIKCI ali_rz_@hotmail.com Yâren! Yok mu senin de bir yâren? Şayet yoksa bir yaran, nasıl tanıyacaksın beni? Ben nasıl seçeceğim seni binlerce sûret içinden? Sağ omzunda bir karanfil büyüklüğünde yaran yoksa ben nasıl tanıyacağım seni? Ben yarasından tanırım dostlarımı yâren. Onun için çıktım ben bu yola. Yaran yoksa merhem olamam sana. Ya da sendeki yaradan merhem yapamam […]

Continue reading »

Buğday Üçlemesi
BUĞDAY, EKMEK, FIRIN…

YAZAR : Ali Rıza KAŞIKCI ali_rz_@hotmail.com 1… BUĞDAY Karnına bir elif çekilip de dünyaya düşen rızık nimeti buğday. Senin derdin ne? Toprağın koynuna atılıyorsun. Kar, kış, boran demeden bekliyorsun. Bekliyorsun ki bağrın yarılsın. Bağrından yeni rızıklar bitsin toprağın üstünde. Kimin kimsen de yok Allah’tan başka. Toprağın altında yapayalnız günlerce. Neyi tefekkür edersin de bire on, on beş, yirmi olarak geri […]

Continue reading »

Yol Üçlemesi YOL, YOLCU, YOLDAŞ…

YAZAR : Ali Rıza KAŞIKCI ali_rz_@hotmail.com 1… YOL Tarîk, yol demek. Yol var yol var tabiî. Yol var adamı yola getirir, yol var doğru yoldan ayrı koyup yoldan çıkarır. Çünkü yolsuz olmaz. Yola girmeyen, yolun sonundakine ulaşamaz. Yolun O’na çıksın istiyorsan, yola çıkmalısın! Yol ikidir. Ama doğru yol bir. Derler ya; yolumuz diken doludur, ayağını seven gelmesin! Doğrudur. O’nun yolu […]

Continue reading »

Ney Üçlemesi NEY, NEFES, NEYZEN…

YAZAR : Ali Rıza KAŞIKCI ali_rz_@hotmail.com 1… NEY Malûmdur. Ney daha bir kamışken koparılır kamışlıktan. Sonra yedi delik açılır vücudunda. Yedi sevda yarası. Bir ucundan nefesini verir insanoğlu ve parmaklarıyla «ney»in yaralarını sarar. Ve «ney»den çıkan ses de insanoğlunun yaralarını. İçine kızgın yağlar doldurulur. «Ney»in derdidir bu yağ. İnsanoğlunun sermayesi gibi onun sermayesi de derdidir çünkü. Yedi yara taşır o […]

Continue reading »

KALBİNİ FERAH TUT!

YAZAR : Ali Rıza KAŞIKCI ali_rz_@hotmail.com Vücut ülkesinin kâbesidir, kalp! Baksana kanın da, aldığın hava da ona uğramadan edemiyor işte. Dünyadaki bütün müslümanlar Kâbe’ye yöneldiği gibi, vücudundaki hisler de kalbine doğru seyr ü sefer hâlinde. Öyleyse kalbine iyi de olsa kötü de olsa, temiz de olsa kirli de olsa çok misafir geliyor. Kalbini temiz tut ki kötülük için gelenlerin ağzına fırsat […]

Continue reading »

NEYLESİN?

ŞAİR : Ali Rıza KAŞIKCI ali_rz_@hotmail.com Dost mektubu gönle düşer zamansız, Damgayı neylesin, pulu neylesin? Hasretinden ciğer yanar dumansız, Ocağı neylesin, külü neylesin? Taş sayılır, lokma diye yuttuğum, Diken olur, ekmeğime kattığım, Dost olmadan, zehir olur tattığım, Kovanı neylesin, balı neylesin? Sarhoş musun sen mestâne gönül? Dönersin durmadan pervâne gönül, Bulursa yâreni dîvâne gönül, Sarayı neylesin, çulu neylesin? Düğünde ağlayıp, […]

Continue reading »

CAN KULAĞI

YAZAR : Ali Rıza KAŞIKCI ali_rz_@hotmail.com Dilsizler haberini kulaksız dinleyesi, Dilsiz, kulaksız sözün can gerek anlayası. (Yûnus Emre) «Dinle!» diye başlar Mevlânâ Hazretleri Mesnevî’sine. «Dinle!» ile çözülür Mesnevî’nin ilk düğümü. Devamında anlatmaya başlar neyi, niçin, nerede, nasıl dinleyeceğimizi. «Dinle!» der Hazret-i Mevlânâ. Çünkü iki kulağın var, bir ağzın. Önce dinle sonra söylersin derdini. «Dinle!» ama hangi kulakla? «Beni can kulağı […]

Continue reading »

GÖNÜL TÜCCARI

ŞAİR : Ali Rıza KAŞIKCI ali_rz_@hotmail.com Şu dünya pazarından, Sen gönül almaya bak! Hem de Hak nazarından, Sen gönül almaya bak! Ne can kalır ne de mal, Elindeyse burda kal… Dört cihana haber sal, Sen gönül almaya bak! Hemi bağla hemi çöz, Aşk arar kalpteki göz, Sana gerek bir top bez, Sen gönül almaya bak! Yazılı kâğıt sana, Geceler ağıt […]

Continue reading »
1 2 3 4