Hülâsa-i Mevcûdat Efendimiz’den HÜLÂSA-İ KELÂM

Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI tali@yuzaki.com Yok bile yokken O vardı; O bir nur… Ki mutlak saffet. Âdem, Allâh’a yalvardı; O nur için beni affet! (Necip Fazıl) Kâinât’ın Fahr-i Ebedîsi Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in nûru, bütün varlıklardan önce yaratılmış, gökler o Nûr’a âyîne; yerler O Gül’e toprak; nehirler ve ummanlar O Gül’e su… olsun diye var edilmiştir. Varlığın özü, zübdesi insan, […]

Continue reading »

ULU KANDİL’İN AYDINLIĞINDA

Sadettin KAPLAN sadettinkaplan@gmail.com O yokken, kapkaraydı yeryüzünde cehaletin karanlığı. Karaydı bahtı insanların O yokken… Zil karaydı, katran karasıydı dünyası kadınların. Töreler; güçlünün dilediği yerde, dilediği zaman ve dilediği kişinin sırtında şaklattığı bir kırbaçtı. Zengin fakiri uşak, güçlü güçsüzü köle etmişti kendine. İdrak denen ceylân yakalanmıştı iblisin kemendine… Sevgi, adalet ve merhamet terk etmişti yeryüzünü. Nefret ve zulüm kol geziyordu sahipsiz […]

Continue reading »

O’NA VEFÂ BORCUMUZ VAR

Prof. Dr. Ali AKYÜZ: 1958 yılında Sakarya-Akyazı’da doğdu. 1978 yılında Sakarya İmam-Hatip Lisesinden, 1982’de İstanbul Yüksek İslâm Enstitüsünden mezun oldu. Marmara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesindeki vazifesine, araştırma görevlisi olarak 1985 yılında başladı. Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde hazırladığı Said bin Mansûr’un Musannefi’nin Yeniden İnşası adlı doktora tezini 1992 yılında tamamladı. 1998 yılında doçent oldu. Hâlen Marmara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesinde profesör olarak […]

Continue reading »

Muhabbet Güneşine Pervâne Kesilmiş YAMAN AŞKIYLA YANAN DEDE

İbrahim Hakkı UZUN mecnun@yuzaki.com Bu âlem, sadece görebildiklerimizle sınırlı değil. Göremediğimiz ve idrak edemediğimiz kim bilir ne kadar ince ve derin hakikatler mevcut. Bu ince ve derin hakikatlerden bîhaber, zulmet karanlığında kalmış ve donuk bir hâle gelmiş bulunan idrakler; içinde bulundukları donukluktan, ancak İslâm güneşi ile kurtularak hayata avdet ederler. Îman nimetiyle şeref bulup, gönül semâsının karanlıklarını aydınlatan bu güzel […]

Continue reading »

Ölü Toprağı Dirilten RAHMET

Dr. Harun ÖĞMÜŞ harunogmus@yuzaki.com Rusya dışındaki Avrupa kıtası büyüklüğünde bir yarımada… Ekseriyetinde çetin çöl şartları hâkim… Ve böylesi geniş bir coğrafyada her biri kendi lehçesiyle konuşan birçok kabile… Irak’ın güneyindeki Hîre’de Sâsânî-İran İmparatorluğu’na bağlı olan Lahmîler ve Suriye’nin güneyinde Bizans’a bağlı olan Gassânîler dışında hiçbir siyasî teşekkül yok… Yarımadanın güneyinde bulunan Yemen önce Habeşliler, sonra da Sâsânîlerin işgaline uğramış vaziyette… […]

Continue reading »

ALLAH SEVGİSİNİN EDEBİ

H. Kübra ERGİN hkubraergin@hotmail.com Kültür dünyamızın en temel unsuru tasavvuf irfanı ise, tasavvuf irfanının da en mühim mevzuu Allah sevgisidir. Allah sevgisinin doğrudan veya dolaylı olarak ifadesi, edebiyat ve sanatımızın hem asıl gayesi hem de temel ilham kaynağıdır. Son zamanlarda kültür dünyamızın kendi öz kültürümüze, yani tasavvufa yöneldiğini görmek sevindirici bir gelişmedir. Tasavvufî tecrübe ve hislerin incelendiği eserlerin birbiri ardınca […]

Continue reading »

49. Sayı Takdim

Kıymetli Okuyucularımız, Dilimiz… Beyan kabiliyetimiz… İnsanlığımızın en mühim alâmeti. Bize mahsus en büyük lütuflardan biri… Ama kemiksiz dilin, ok misali geri dönmeyen her sözü, insanı yükseltmiyor, yüceltmiyor. Kimisi insanı en aşağılara yuvarlıyor. Yücelten de dil, yuvarlayan da… Fark, edep farkı… Şeytanı huzurdan kovduran, edepsiz, küstah dili… Âdem’i huzura döndüren, edepli, istiğfar eden dili… Konuşmak, yazmak, duygulara, fikirlere, kanaatlere, inançlara sözden […]

Continue reading »

NEREDE O TÜL GİBİ SEVDALAR?..

Sadettin KAPLAN sadettinkaplan@gmail.com Onlara, kasaba çarşılarının; dut pekmeziyle gazyağının, mum ile horoz şekerlerinin yan yana durduğu tozlu ve izbe bakkal dükkânlarının kağşamış sözde camekânlarında rastlardık arada bir. Ama daha çok pazar yerlerindeki tablalara yayılmış, ya da bir kerpiç duvara çakılmış iki çivi arasına gerili iplere mandallanmış olarak görürdük o kitapları… Yanakları yusyuvarlak kırmızıya boyanmış Telli Senem ile kıvrık bir çizgiden […]

Continue reading »

MOLLA LÜTFİ’DEN NÜKTELER -2-

Prof. Dr. Nihat ÖZTOPRAK noztoprak@marmara.edu.tr KUR’ÂN’IN ESRÂRINA VÂKIF OLMAK Uzun Hasan Tokat’ı işgal ettiğinde, Molla Lütfi İstanbul’da Fatih’in hazine kitaplarının muhafızı idi. Doğum yeri olan Tokat’ın işgal edildiğini ve halkın türlü baskılara mâruz kaldığını haber aldığında çok üzüldü. Hükümdar da bu duruma üzülüyordu. Molla Lütfi kendisine gelen bir ilhamla sultana Fetih Sûresi’nden; “Allah sana şanlı bir zafer ile yardım eder.”1 […]

Continue reading »

«GÖRSELLİK» KISKACINDA EDEBİYAT

Dr. Harun ÖĞMÜŞ harunogmus@yuzaki.com Mısırlı medeniyet tarihçisi merhum Ahmed Emin, bizdeki «edebiyat» anlamında kullanılan Arapça «edeb» kelimesini, şiir yanı sıra matematik ve tıp gibi ispata dayalı bilimler dışındaki tüm mensur yazıları da içine alan oldukça geniş bir mânâda kullanır. Buna göre şiirler ve şiir tenkitleri, eskilerin «inşâ» dedikleri Makāmât-ı Harîrî gibi secîli nesirler, şair ve edip biyografilerini ihtivâ eden tezkireler, […]

Continue reading »
1 109 110 111 112 113 125