Bu Cihangir Milleti Bağışla Sen Allâh’ım!

ŞAİR : Ahmet ARSLAN arslanahmet52@hotmail.com Senin ilmin en gizli işlere nüfûz eder, Bu cihangir milleti bağışla Sen Allâh’ım! Toplum hayatı bu gün ziyan olup da gider, Bu cihangir milleti bağışla Sen Allâh’ım! Dünü, bu günü bizler, ateşlerde kavurduk, Bir ömrü işte böyle yele verdik, savurduk… Şimdi pişman, perişan gelip duâya durduk; Bu cihangir milleti bağışla Sen Allâh’ım! Toplanıyor kalplerde ne […]

Continue reading »

Çanakkale Bir Destandı

ŞAİR :Ali AĞIR aliagir70@gmail.com Uzak değil, bir asır önce… Zor bir zamandı, Vatanın ufukları, kararmış, toz-dumandı. Savaşlardan yorulmuş, hırpalanmış bir millet, Yokluk içinde yokluk… Ne çetin imtihandı. Müttefikler anlaşıp bu ülkeyi paylaştı, Gaye tarihe gömmek… Ne hâince plândı. Boğazlar, maden, petrol… Ancak bir bahaneydi, Hunhar Batı, İslâm’a ve Kur’ân’a düşmandı. Üşüştü akbabalar, can çekişen «aslan»a, Hasım üç-beş değildi, nerdeyse tüm […]

Continue reading »

120. SAYI TAKDİM

Kıymetli Okuyucularımız,   İnsanın hiç bitmeyen koşturmasını ne güzel anlatır   Necip Fazıl:   Yağız atlı süvari; koştur atını, koştur! Sonunda kabre çıkar bu yolun kıvrımları.   Aslında bir kaçıştır bu. Nereye koşturursan, nereye kaçarsan kaç; yolun sonunda kabir görünüyor. Kabir bir geçit… Haşir görünüyor. Allâh’ın huzûru… Mahkeme-i kübrâ… Âhiret, iki neticeden biri…   Felâh ve nâr…   Ateşten kaçarcasına […]

Continue reading »

ANCAK TAKVÂ…

Ebedî Fecre YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi HAK DİN: İSLÂM Allah katında yegâne Hak din İslâm… Allâh’ın büyük lutfu olarak hidâyet üzere dünyaya geldik. Lâkin Cenâb-ı Hak, bize müslüman olarak can vermemizi emir buyuruyor. Çünkü buna teminat yok. Dolayısıyla; Ancak takvâ ile yaşamak şart. Ayakların kaymaması buna bağlı. Mâlûm; Nizam olarak İslâm, mükemmel ve muhteşem. Onda hiçbir zaman keyfî […]

Continue reading »

TEK YOL, İSTİKAMET!

YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi   ŞEYTANIN HİLESİ Hazret-i Mevlânâ bir kıssa nakleder: “Adamın biri her zaman «Allah!.. Allah!..» diye zikreder, bu zikirden ağzı bal yemiş gibi tatlanırdı. Bir gün şeytan gelip; «‒Ne diye durmadan ‘Allah!.. Allah!..’ deyip duruyorsun. Bunca zamandır ‘Allah!..’ demene karşılık bir kerecik olsun Allah sana; ‘Lebbeyk / buyur kulum, ne istiyorsun?’ dedi mi? Sende hiç […]

Continue reading »

Dünyevî Kaygılar ve ALLAH KORKUSU

YAZAR : M. Ali EŞMELİ seyri@seyri.com seyri@yuzaki.com Zaman zaman rastlanan acı haberler: •Alacak-verecek kavgasında cinayet işlendi: Üç ölü. •Tarla sınırı tartışmasında fecaat: Beş ölü, on yaralı. •Miras paylaşırken silâhlar konuştu: İki ölü. Başka meselelerde de başka vaziyetler: •Haksız kazanç peşinde yığınla entrika. •Ticarî hayata karıştırılan türlü türlü fesatlar. •Adam olmayanları da kayırmalar. Milletler çapında yaşananlar da her zaman mevcut: •Petrol […]

Continue reading »

GÖNLÜNÜ DÂHİL ET!

YAZAR : M. Ali EŞMELİ seyri@seyri.com seyri@yuzaki.com Kimi sancılı, kimi tuhaf, kimi karmaşık yığınla hâdise bir araya toplandı, hep birlikte akla sordu: ‒Artık, doğru düzgün ve teraziyi bozmadan yaşayış zamanı gelmedi mi? ‒Aslında geldi de… ‒Öyleyse ne bekliyorsun? ‒Beklemiyorum da, çok fazla mes’ûliyetler var. ‒İyi ya hepsini teker teker gerçekleştirmeye bak! ‒Yapamazsam diye çekiniyorum. ‒Nereye kadar bu çekinme? ‒Henüz çok […]

Continue reading »

TAKVÂ, HAŞYET, HAVF-I YEZDÂN…

YAZAR : Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI tali@yuzaki.com Korku, korumak kökünden gelmiş. Çünkü korku, içte duyulan bir zarar beklentisi demek. Korkmak; bu zarardan kendini korumak, sevdiklerini korumak. Bu istenmeyen beklenti; vehme de dayanabilir, ilme de… Karanlık korkusu, kapalı yer korkusu, yükseklik korkusu gibi vehme dayanan korkularımız vardır. Hurâfeler, bâtıl inançlar da buna benzer. Diğer taraftan soğukta hastalanmaktan korkmak, yüksek hızda kaza yapmaktan […]

Continue reading »

“SABREDENLERİ MÜJDELE!..”

YAZAR : Sami GÖKSÜN Yüce Allah -celle celâlühû- kullarını hayatta iken çeşitli imtihanlara tâbî tutar. Kimini musîbetlere ve zorluklara dûçâr eder, kimini de servete ve nimetlere gark eder. İnsan ise birine üzülür, diğerine sevinir. Hangisinin hayırlı olduğunun çoğu zaman farkına varamaz. Oysaki bizim hayır gibi gördüklerimizde belki şer, şer gibi gördüklerimizde ise belki hayır vardır. Hangi hâl ile karşılaşırsak karşılaşalım, […]

Continue reading »

YÜREK YANGINI

YAZAR : Fatih GARCAN fatihgarcan@hotmail.com Güneşli bir pazar sabahı idi. Olcay Bey, eşiyle birlikte mükellef bir kahvaltı sofrası hazırladılar. Çeşit çeşit peynirler, gözlemeler, börekler… Olcay Bey, usulca oğlunun yanına gitti. Mışıl mışıl uyuyordu. Bir müddet hayran hayran seyretti; “Ne kadar güzelsin…” dedi mırıldanarak. Açıkta kalan ayakları; «Gel beni gıdıkla!» diyordu âdeta. Affetmedi tabiî ki… –Baba! Dur baba! Yapma baba! –Kalkıyor […]

Continue reading »
1 41 42 43 44 45 52