Muhabbet Bağının Gülü: VEFÂ

Ali AĞIR aliagir70@gmail.com İslâm, fıtrat dînidir. Hayatın ulvî değerlere göre yaşanabilmesi, insanlar arasındaki münasebetin en güzel şekilde devam edebilmesi, ancak fıtrata uygun şekilde yaşamakla mümkündür. İnsan, yaratılış gayesinden uzaklaştıkça ve özünden koptukça, insan olma vasfını da yitirmeye başlar. Güzel ahlâk, insanı insan yapan fazîletlerin bütünüdür. Îmanlı olan biri; ancak güzel ahlâklı olursa, kulluğun zirvesine vararak insân-ı kâmil olabilir. Güzel ahlâkın […]

Continue reading »

MESNEVÎ -16-

Z. Özlem ABAY o.abay@hotmail.com «SONUNDA KABRE ÇIKAR BU YOLUN KIVRIMLARI.»* Günler geçtiyse geçsin, hiç de yoktur korku, / Sen kal, ey o kimse ki senin gibi pak olanı yoktur. Bu beyt-i şerif insân-ı kâmilin sözleridir. Cenâb-ı Hakk’ın zâtını; aklımız, idrâkimiz kavrayamaz, âciz kalır. O yarattıklarından hiçbirine benzemez. Allah -celle celâlühû- mekândan ve zamandan münezzehtir. O; Evvel, Âhir ve bâkî olandır. […]

Continue reading »

MESNEVÎ -12-

Z. Özlem ABAY o.abay@hotmail.com ÂRİFE BİR SÖZ YETER, TENDE GEVHER VAR İSE* Ney gibi hem zehir, hem panzehiri kim gördü? / Ney gibi hem demsaz, hem müştâk kim gördü? Daha önceki beyitlerde neyden maksadın insân-ı kâmil olduğunu dile getirmiştik. İnsân-ı kâmilin sözleri, dinleyenler için panzehirdir. Çünkü kabul edenler için sonsuz lütuflar içerir. Allâh’a yakınlaşmaya vesile olur. Lâkin bu sözleri kabule […]

Continue reading »

MESNEVÎ -11-

Z. Özlem ABAY o.abay@hotmail.com NEFİS PERDELERİNİ YIRTMAK Ney yârinden ayrı kalmış olanın mahremidir. / Onun perdeleri bizim perdelerimizi yırtmıştır. Neyin sesi dinleyene zevk verir. Yalnız kalmış, gurbetteki insanın hicrânına ortak olur. İnsân-ı kâmil de kesret âleminde kendine âşık ve dostlar arar ki, neyin dinleyene verdiği ferahlık gibi bu kâmil dostlar da ona ferahlık verir. İnsan yalnızlaştıkça kendine benzeyen dost ve […]

Continue reading »

MESNEVÎ -4-

Z. Özlem ABAY o.abay@hotmail.com ASIL VATANA ÖZLEM Her kim aslından / vatanından uzak kalmıştır, o orada geçirdiği vuslat zamanını özler. «Ney»in vatanı kamışlık, insanın aslî vatanı «âlem-i ervah»tır demiştik. İnsan da tabiatı îcâbı doğup büyüdüğü, yaşadığı yeri özler. Çünkü kişi vatanı ile bir ünsiyet kurmuştur. Vatan muhabbeti, gerektiğinde kişiye canını bile fedâ ettirir. Bu muhabbet, aslî vatana olunca kişiye neler […]

Continue reading »