ŞEFÂAT YÂ RASÛLÂLLAH!

Sadettin KAPLAN Her lâhzada zaman Sen’sin, Şefâat yâ Rasûlâllah!.. Kurtuluşa güman Sen’sin, Sen’de huzur, Sen’de salâh; Şefâat yâ Rasûlâllah!.. Gördük canı açıp teni, Sildik nefsimizden «ben»i, Bildik ve anladık; Sen’i Sevenleri sever Allah; Şefâat yâ Rasûlâllah!.. Sen ey Allah Sevgilisi, Sil gönlümüzdeki isi, Vursun kalbinden iblisi Îman denen özge silâh; Şefâat yâ Rasûlâllah!.. Ümmet dediğin de beşer, Sapıtıyor üçer-beşer… Mahşer […]

Continue reading »

ALLÂH’IM

Osman ALTAŞ Bir aşk ver Allâh’ım, Sen’i bulayım. Gözlerimi açsam, görecek gibi. Çok yüce sırlara vâsıl olayım. Perdesiz kıyâma, duracak gibi. Velâyet nûru ver, erdir ihsâna. Mârifet ufkundan, uçur irfâna. Ulaştır Allâh’ım, kâmil îmâna. «Üçler»in vasfına, girecek gibi. İlâhî! Kalbimi, çevir nurlara. Erdir indindeki, güzel sırlara. Taltif et Allâh’ım, mahrem yerlere. Burak’la mîrâca, varacak gibi. Gönül fezâsında, bir yuva kursam. […]

Continue reading »

İLÂHÎ -Aliye Gülrû’ya-

MÜRİD (Mustafa TAHRALI) Tatlı tatlı dilim var, Minik minik elim var, Yanağımda gülüm var «Rabbim Allah, Hû!» derim. Gökte kurmuş güneşi, Yeryüzünde ateşi, Hiç bulunmaz bir eşi «Rabbim Allah, Hû!» derim. Yerler, gökler eseri, Kuşatmıştır her yeri, Elindedir kaderi «Rabbim Allah, Hû!» derim. Görmek için göz vermiş, Diller için söz vermiş, İnanmaya öz vermiş «Rabbim Allah, Hû!» derim. Vermiş bize […]

Continue reading »

BİR TEBESSÜM

MECNUN (İbrahim Hakkı UZUN) Yandı gönlüm kavrulup, hasret tüter her zerresi; Bir tebessüm bahşedip, lutfen, ferahlatsan beni… Âşığın hicrânı dinmez, Sen’dedir tek çâresi; Bir tebessüm bahşedip, lutfen, ferahlatsan beni… Sen’dedir en zirve ahlâk, Sen güzellik şâhısın, Zulme düşmüş gönle kandil, hak yolun miftâhısın, Hem garip, hem çâresiz insanların dergâhısın, Bir tebessüm bahşedip, lutfen, ferahlatsan beni… Gül Habîbim, kim ki Sen’den […]

Continue reading »

YOL GİDER MUHAMMED’E -sallâllâhu aleyhi ve sellem-

Mustafa Necati BURSALI Dağlardan ve çöllerden, Yol gider Muhammed’e… Denizlerden, göllerden, Yol gider Muhammed’e… Gönül feryatta zârda, Hiç kalmaz bir kararda, Kıvrım kıvrım uzar da, Yol gider Muhammed’e… Âdem’dir diziye baş, Her nebî bir arkadaş, Gece-gün yavaş yavaş, Yol gider Muhammed’e… Sevinir dalda çiçek, Güllerin murâdı tek, Göz göz ve petek petek, Yol gider Muhammed’e… Kâh Nûh olur Hûd olur, […]

Continue reading »

YALNIZ KALDIK ÇÖLDE, YALNIZ EFENDİM!..

M. Faik GÜNGÖR Bırakıp gideli bu diyarları, Yalnız kaldık çölde, yalnız Efendim!.. Sen’siz aşamadık çetin yarları. Yalnız kaldık çölde, yalnız Efendim!.. Güneş erken battı yol bulamadık. Bin bir çiçek gezdik bal bulamadık. Yetimi okşayan el bulamadık. Yalnız kaldık çölde, yalnız Efendim!.. Menfaat kokusu geldiği yana, Yüzüstü koşuştuk hep yana, yana. Eğri ile doğru şimdi yan yana. Yalnız kaldık çölde, yalnız […]

Continue reading »

KIT’A

Memduh CUMHUR Bir devridir gelip geçen ömrün ki neyleyim. Gül mevsiminde goncasız öksüzleşir gönül, Ay nûra gark olur senin aksinle bir zaman; Fânî tebessümünle ölümsüzleşir gönül. Vezni: mefûlü / fâilâtü / mefâîlü / fâilün

Continue reading »

BİN DERDE BİR ŞİFÂ

Hakkı ŞENER Beş yüz yetmiş birde, yirmi Nisan’da; Dünyaya Muhammed Mustafâ geldi! Tüm insanlık boğulurken zindanda, Âlemlere rahmet hoş safâ geldi! Cümle enbiyânın verdiği haber, Kudretten sürünmüş misk ile anber, Hasretle beklenen en son peygamber, Bin türlü dertlere bir şifâ geldi! Âlem güzelliği O’ndan öğrendi, Vardığı iklime hayat verendi, Niceleri görmemekte direndi, Nasipsiz ellerden pek cefâ geldi! Hakk’ı tebliğ etti, […]

Continue reading »

YA HEP YA HİÇ!

Hadi ÖNAL Hasretin zamana saklanan büyü, Kılcal damarımda yaman bir durak. Ya üfle nefesin dirilt ölüyü, Ya terk et aslına; toprağa bırak. «Bir bak kaşlarını kaldır.» de hele, Gönlüm iki büklüm, mezatlık köle, Kitleme kapını; düşerim çöle, Ya it uçuruma ya koluna tak. Dilersen düşerler cemreler cana, Her tohum gül olur sevdadan yana, Bir haber gönder de çıksın meydana, Ya […]

Continue reading »

ANA HAKKI*

Harun ÖĞMÜŞ Ananın hakkı çok üstünde bilirsen şâyet, Onu hor görme de hoş tutmak için gayret et! Uykusuz geçti gebeyken sana birçok gecesi Âh u efgandı alıp verdiği her bir nefesi… Doğururken seni bilhassa neler çekti neler! Yalınız anne o güç hâle tahammül eyler! Pâkleyip altını, pis koymadı aslā bir an; Koynu bir taht idi gûyâ sana âmâde her an!.. […]

Continue reading »
1 856 857 858 859 860 1.028