BU TOPRAĞA CAN VERENLER

GÜNBEYLİ (Mahmut TOPBAŞLI) mahtopbasli@hotmail.com     -Çanakkale şehidlerine…-   Her nesilden alacaklı, Bu toprağa can verenler. Al bayrak, yeşil sancaklı, Bu toprağa can verenler.   Kara gözlü, hilâl kaşlı, Alnı ak, kartal bakışlı, Yüreği şimşek çakışlı; Bu toprağa can verenler.   Analar yiğit doğurmuş, Atalar erlik yoğurmuş, Rabbim cennete çağırmış; Bu toprağa can verenler.   Söndürmeden son közünü, Sevgiden besler […]

Continue reading »

SEVDA SALI

FECRÎ (İbrahim BAZ) ibrahim.baz@hotmail.com       Seherde seyrân ile dîvâne oldu gönül… Terk etti ten türâbı, aşk ile doldu gönül…   Bu gurbet diyârında giydi hüzün hırkası, Bülbüllerin âhından bir siyâh aldı gönül…   Ağladı hicrân ile söyletmedi söz dile, Tek tek sardı sözleri, yârine saldı gönül…   Gezerken gülistanda al yanaklı bir gülden, Güzeller güzeline güzergâh buldu gönül… […]

Continue reading »

«TEK YOL İSLÂM!» DİYECEĞİM

Fikret GÖRGÜN  fikret_gorgun@hotmail.com   Müslümanım, öyle ise, «Tek yol İslâm!» diyeceğim. Alsın diye herkes hisse, «Tek yol İslâm!» diyeceğim.   Hakk’ı tebliğ suçsa -hâşâ-, Yazın beni ta en başa! Değil insan; kurda, kuşa; «Tek yol İslâm!» diyeceğim.   Kurtuluşa ersin diye, Gideceğim şehre, köye… Ağaya, yoksula, beye… «Tek yol İslâm!» diyeceğim.   Terk etmeden can bedeni, Susturamaz kimse beni! Gâhî […]

Continue reading »

MEVSİM RAMAZAN!

ECRÎ (Huzeyfe YÜKSEL)     Mest olur candaki öz, Çünkü mevsim Ramazan! «Çok şükür!», dildeki söz. Çünkü mevsim Ramazan!   Hatm-i Kur’ân ile coş! Haydi iftarlara koş! Her terâvih ne de hoş! Çünkü mevsim Ramazan!   Gönle rahmet şaçılır. Bâb-ı cennet açılır, Çoğalır çokça hayır; Çünkü mevsim Ramazan!   Mânevî bir eğitim, Okunur bolca hatim, Gül kokan bir iklim; Çünkü […]

Continue reading »

SEBEBİ SENSİN

Dursun KARAGAN   Sen koydun başını ayak altına, Basan onlar değil, bastıran sensin. Meydanlara bunca küfrün levhasın, Asan onlar değil, astıran sensin.   Yıllar var ki oldun küfrün tâlibi, Başına tâc ettin, ehl-i salîbi, Küsmüş ise Rahmân ile Habîb’i; Küsen onlar değil, küstüren sensin.   Olunmuşken Hak dâvânın nakîbi, Olamadın emânetin sahibi, Başının üstünde fırtına gibi; Esen onlar değil, estiren […]

Continue reading »

BEKLEYİŞ

CELİL (Halil GÖKKAYA) halilgokkaya@gmail.com     Bütün tarihimiz şerefle dolu, Herkes ay yıldızlı bayrak bekliyor… Türk milleti civanmertlik okulu, Gönüller yeni bir şafak bekliyor…   İslâm sokağında Avrupalı tarz, Savaş pençesinde titreyen bir arz, Namaz farz, oruç farz, hac, zekât da farz; Garipler her dâim infak bekliyor…   Atlastan bir bölge, bir nokta seçin, Büyük bir çoğunluk ağlıyor, niçin? Daha […]

Continue reading »

RABBİM BİZE ŞUUR VER!

Abdullah GÜLCEMAL abdullah_gulcemal@hotmail.com       Garba döndük aslımızı yitirdik, Şuur ver Sen, Rabbim bize şuur ver! Aklımızı yiye yiye bitirdik, Şuur ver Sen, Rabbim bize şuur ver!   Ekranlarda en pespaye diziler, Kurtlar sofrasında körpe kuzular, Ölmeyen vicdanda yürek sızılar; Şuur ver Sen, Rabbim bize şuur ver!   Yardım etmez olduk zorda olana, Teşvik primleri çıktı yalana, Duâcıyız dokunmayan […]

Continue reading »

RAMAZÂN’IN GELİŞİNİ KUTLA CAN!

Ahmet ARSLAN arslanahmet52@hotmail.com       Kadrini bil, duâları açık et, Ramazân’ın gelişini kutla can! Aşk mülkünde, sevdaları açık et, Ramazân’ın gelişini kutla can!   Ocağında; «Yâ Hak!» de sen alış da, Bu ocakta rahmetiyle buluş da… Çöz bu hâlin içyüzünü çalış da; Ramazân’ın gelişini kutla can!   Hak yoluna, her an bize davet var, Ramazân’ın her ânında rahmet var… […]

Continue reading »

YALNIZLIK ve MÜNZEVÎ

Ali AĞIR aliagir70@gmail.com     Gecenin gözlerinde yavaş yavaş ay doğar, Göklerden yıldız yıldız âleme ışık yağar, Her vakit kıyamdadır, Hakk’a el açan selvi…   İlk akşam kızıllığı, son seher esintisi, Saatler erir, hicran dolar gönül testisi, Yakar kavurur cânı ayrılığın alevi…   Ne günler yorgun düşer ne de zaman gemlenir, Sisli hâtıralarla tüm kirpikler nemlenir, Gönül sevincin, hüznün, umudun, […]

Continue reading »

RAMAZÂN-I ŞERÎFİ İDRAK ve İHYÂ

Osman Nûri TOPBAŞ     DÜNYA ve ÂHİRET   Hikâye edilir ki;    Bağdat kadılarından biri maiyyeti ile birlikte külhanların bulunduğu sokaktan geçiyordu. Bu esnada onları gören üstü başı kir-pas içinde, hırpânî kılıklı, sanki cehennem zebânîlerini andıran yahudi bir külhancı önlerine geçti. Kadıyı taşıyan bineğin yularına yapışarak şöyle dedi:   “–Ey kadı! Sizin Peygamberinizin söylediği;    «Dünya mü’minin zindanı, kâfirin […]

Continue reading »
1 49 50 51 52 53 1.002