CEMRE DÜŞER TOPRAĞA

Basri DOĞAN basridogan@hotmail.com

 

 

 

Cemre düşer toprağa, gönlüne bir hâl olur,

Güzel söyle sözünü, gün gelir emsal olur.

 

Toprak ile başlarsın, toprak olur son demin,

Toprak ile huzura erer gönül âlemin.

 

Sarıldığın topraktır, dünyadaki vatanın,

Üşüyünce mezarda büründüğün yorganın.

 

Ayarlanmış ezelden, her gecenin gündüzü,

Ayağının altına uzatılmış yeryüzü.

 

Renkten renge giriyor bozulmadan ütüsü,

Türlü tonda görünür yüzündeki örtüsü.

 

Savrulurken rüzgârın ney kıvâmı taksimi,

Fasıl fasıl izlersin değişen dört mevsimi.

 

Yürüyünce can suyu, takvimlerde ilkbahar,

Açar renk renk çiçekler tabiatı kucaklar.

 

Isıtınca toprağı güneşteki hararet,

Artar türlü rızıkla topraktaki bereket.

 

Hazan vakti gelince sona erer bu rüya,

Döner yeşil yapraklar kırmızıya, sarıya.

 

Doruklara dökülen beyaz, soğuk bir elem,

Vedâ vakti depreşir, rûhundaki tek özlem.

 

Dikiliyor karşına taştan, kumdan heykeller,

Çoğalıyor gözünde büyük küçük engeller.

 

Asfalt kaplı sokaklar uzanıyor etrafta,

Beton, çelik duvarlar sıralanmış bir safta.

 

Ne bozkırı andırır ne cennetten bir köşe,

Yer kurşunî bir zemin, gök benziyor gümüşe.

 

Depremlerde yırtılan şehirlerin, dağların,         

Kederini omuzlar uğultusu rüzgârın.

 

Acıları derine gömer geçer bir süre,

Sükûnetle seyrine devam eder yerküre.

 

Temizlerken teninden çakılını, kumunu,

Bakarsın ki hayatın bitivermiş oyunu.

 

Sevilmişsin, sevmişsin gölgeli bir durakta,

Emellerin tükenmez, nihayetin toprakta.

 

Hırsa düşen, dünyanın sofrasına buyurur,

Birkaç dirhem toprakla gözlerini doyurur.

 

Rahmet iner her gece, sertçe basma zemine,

Tevâzuyla yürü sen, hakikatin sesine.

 

Gönlümüze kurulmuş muhabbetin meskeni,

Şükür ile anarız, toprağa can vereni.