AKIL İSRAFI NİMETİN ZİYANI

YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi İsraf, bir nimetin ziyana dönüştürülmesidir. Bir nimet; kullanılmasının muvâfık olduğu sahada ve ölçüde kullanıldığında fayda verir, rahmet ve şifâ olur. Fakat sahası ve ölçüsü dışında kullanılması, onu zehir eyler. Şifâ olacak bir nimeti, zehir kılmak da; hem o nimeti israf etmek, hem de zehirleşmiş bir nimeti kullanarak kendine yazık etmektir. Maddî nimetlerin israfından daha […]

Continue reading »

İMTİHAN DÜNYASI

YAZAR : Sami GÖKSÜN Cenâb-ı Hak; insanı bu dünyaya, ilâhî takdirin bir neticesi olarak göndermiştir. İnsan bu hakikati ve gayeyi kavrayamazsa, kendince belirlediği fânî ve küçük hesaplar peşinde ömrünü tüketmektedir. Oysaki insan, hayatının her ânında imtihanla baş başa kalmaktadır. Bunun böyle olacağını Cenâb-ı Hak, Ankebût Sûresi’nin ikinci âyet-i kerîmesinde şöyle beyan buyurur: “Şimdi bu insanlar sadece; «İnandık!» demekle kendi hâllerine […]

Continue reading »

MUHAMMEDÜ’L-EMÎN’ den Güvenilir Ümmete…

YAZAR : Yard. Doç. Dr. Mustafa CANLI canli20@hotmail.com Bütün peygamberlerde bulunması gereken; sıdk, emânet, fetânet, ismet ve tebliğ gibi müşterek bazı vasıflar vardır. Peygamberlere îmân eden bir mü’min, bütün bu vasıfların onlarda olduğuna da inanmak zorundadır. Îmân esaslarından olan peygamberlere îmân ancak bu şekilde kemâle erer. İşte peygamberlerde bulunması gereken bu vasıflardan biri de emânet vasfıdır. Bu mânâda onlar; kendilerine […]

Continue reading »

ÜVEYSÎLİK ve TEHLİKELERİ

YAZAR : Prof. Dr. Necdet TOSUN ntosun@hotmail.com Üveysîlik, bir kimsenin zâhiren görmediği kişi veya kişilerden rüya gibi yollarla mânevî eğitim alması ve bu yolla oluşan tarîkat anlamında bir tasavvuf terimidir. Hazret-i Peygamber -sallâllâ­hu­ aleyhi ve sellem- zamanında Yemen’de yaşayıp müslüman olan, fakat İslâm Peygamberi ile bizzat görüşemeyen Üveys el-Karanî’nin (Türkçede Veysel Karanî) rüya veya başka mânevî yollarla Efendimiz -sal­lâl­lâ­hu aleyhi […]

Continue reading »

İSRÂ ve MÎRAC
“Âyetlerimizden bir kısmını…

YAZAR : Âdem SARAÇ vardisarac@yahoo.com.tr “Âyetlerimizden bir kısmını O’na göstermek için; kulunu bir gece Mescid-i Haram’dan alıp, çevresini mübârek kıldığımız Mescid-i Aksâ’ya seyahat ettiren Allah, her türlü noksandan münezzehtir, gerçekten O işitendir, görendir.” (el-İsrâ, 17/1) Allah Teâlâ Hazretleri’nin; özelde Rasûlullah -aleyhisselâm-’a, genelde de bütün müslümanlara çok özel ikramı, ihsanı, lutfu ve keremi; İsrâ ve Mîrac hâdisesidir. İsrâ; Mescid-i Haram’dan Mescid-i […]

Continue reading »

Maksıdu’ş-Şerîa Nokta-i Nazarından İSLÂM’DA İBÂDET MEFHÛMU

YAZAR : Doç. Dr. Harun ÖĞMÜŞ ogmusharun@yahoo.com İbâdet kulluk demektir. İslâm, kulluğun yalnızca Allâh’a yapılmasını emreder. Kulluğun temelinde Allâh’a gönülden bağlanmak, O’nun yüceliğini kabul etmek (ta‘zîm), O’na itaat edip boyun eğmek (istislâm), bu konuda hiç kimseyi O’nun önüne geçirmemek, Onu sevmek (hubb), O’nun emirlerini çiğnemekten ve âhirette bunun âkıbetinden sakınmak (havf, takvâ), O’na dayanıp güvenmek (tevekkül), O’na yönelmek (teveccüh, inâbe) […]

Continue reading »

KÜLFETSİZ EVLİLİK! -2-

YAZAR : Ahmet ZİYLAN * Bu yazı, yarım asırdan beri hayat yolculuğunda vefâ ve sadâkat üzere beraber yürüdüğümüz çok değerli refîkamın, şimdiki gençlere ders olması zaruretine binâen kıymetli müsaadesi üzerine kaleme alınmıştır. Külfetsiz Evlilik -1-’de hisse alınır ümidiyle evlenme hâtıramızı yazdık. Geçen sayıdaki makalemizin son sayfasından hatırlatmak maksadı ile üç-beş satır yazarak devam ediyoruz; o günün ve bugünün şartlarına göre […]

Continue reading »

HEM KEL HEM FODUL

YAZAR : Dr. Halis Ç. DEMİRCAN demircan@istanbul.edu.tr Çalımından geçilmiyordu. Yürüdüğü zaman küçük dağlar onun eseri sanırdın. Etrafındakilere caka satıyor, bu havasına kapılıp da yanına yanaşan olursa artık onunla ilgiyi kesiyordu. Çünkü onu da diğer elde edilmişlerden sayıyordu. Çevresindeki herkes sanki sadece ona hizmet için vardı ve onun ihtiyacını karşılayabildiği ölçüde değer taşıyordu. Dolayısıyla yanında birisi varsa bir süre onunla yürüyor, […]

Continue reading »

Hayat Yolculuğunda UNUTAMADIĞIM KARELER -26-

YAZAR : Mehmet MENCET HELÂL ve DUÂ Şu an Kırşehir’de bulunan kayınbiraderim Ömer Faruk ERTURAN ahîliği ve onun kültürünü temsil eden bir ahî esnafıdır. Yıllar önce onun başından geçen ibretli bir hâdiseyi onun ifadeleriyle sizlerle paylaşmak istedim: Bundan 30 yıl önce 1987’de elektronik ve hediyelik eşya sattığımız bir dükkânımız vardı. Çarşı içinde değil ama ana caddedeydi. Bir akşam her zamanki […]

Continue reading »

UNUTMAM HİÇ!

ŞAİR : SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) «100»lerce beyte sığmayacak gerçekleriyle; YÜZ YIL ÖNCE ve YÜZ YIL SONRA… Unutmam hiç; kızıl sultandı dün Abdülhamid gûyâ, Yalandan sahneler, tüm perdeler yırtıldı ey dünyâ! O eşsiz pâdişah hakkında yâd eller, neler yazdı? Büyük coğrafyamızdan pay koparmak, başka olmazdı. O gün, madden zayıftık biz, kifâyetsizdi imkânlar, Fakat doğmuştu bir imkân ki, erken gördü düşmanlar: […]

Continue reading »
1 33 34 35 36 37 50