KEMAL EDİP KÜRKÇÜOĞLU’NUN GAZELİNİ TERBÎ

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI)

Bir nokta koyup ömrüme sevdâ gazeliyle.
Ersem, erisem, şem‘-i hitâmın güzeliyle.
Hîçî-i hayâtı sana izhâr emeliyle,
Bir hâtime çekmek dilerim ömr-i zelîle…

Bir mevc imiş âlem, ona ukbâ eli, sâhil.
Her çırpınış âhirde akıp gitmeye dâhil.
Dünyâda hakîkat arayan câhil-i gāfil,
İhzâr ediyor makberini kendi eliyle…

Temsîl-i beşer, aynı kâğıt, aynı mürekkeb,
Gör her birini kendi hurûfuyla müretteb,
Zeyd’in günehi etmemeli Amr’ı muazzeb,
Âlemde cezâ görmeli herkes ameliyle…

Kimden kime etsin ki firâr? Altı cihet, Sen!
Mümkün mü nasıl yüz çevirir böyle güzelden?
Küffârı dahî hükmüne râm etmiş ezelden,
Kur’ân-ı muhabbetteki âyât-ı celîle…

İsterse firâr etti desinler gideyim de,
Son ânı şehâdet ile ihyâ edeyim de,
Ben rûhumu sevdâ ile ifnâ edeyim de,
Bîçâre Kemâl öldü desinler eceliyle…

âyât: Âyetler.
cihet: Yön.
hîçî: Hiçlik, yokluk.
ifnâ etmek: Yok etmek, fânî kılmak.
ihzâr etmek: Hazırlamak.
izhâr: Göstermek.
makber: Kabir.
mevc: Denizin dalgası.
muazzeb: Azap gören.
müretteb: Dizilmiş.
şem’: Mum.

vezni: mef‘ûlü / mefâîlü / mefâîlü / feûlün