İDRÂK ÖTESİ MAKRO ÂLEM

Ömer Sâmi HIDIR samihidir@gmail.com Şu gök kubbede nazlı nazlı süzülen hilâl, bize doyumsuz bir seyir güzelliği sunmakta. Sanki bizim içimize ferahlık versin diye gökyüzüne asılmış göz alıcı bir ziynet edâsında. Fakat bir de şöyle bakalım. Ay; dünyanın dörtte bir kütlesine sahip, güneşten aldığı ışığın % 7’sini yansıtan, magmatik kayaçlardan oluşan bir gök cismi. Kainât, ilâhî kudretin; «Kün!» emri ile yaratıldı. […]

Continue reading »

ÇARE: BİZ OLMAK!

Yunus Sami EŞMELİ yunussamiesmeli@hotmail.com Nasreddin Hoca bir gün yanına bir çocuk almış. Beraber bir eşek ile yolculuğa çıkmışlar. Hoca yaşlı olduğu için eşeğin üzerinde gidiyor çocuk da peşi sıra yürüyerek geliyormuş. Güzergâhlarındaki bir köyden geçerken ahalinin şöyle söylendiklerini işitmişler: “–Adama bak! Hiç utanmıyor. Zavallı çocuk yürüyerek arkasından zar zor yetişirken kendisi eşeğe binmiş rahatından hiç taviz vermiyor.” Nasreddin Hoca bu […]

Continue reading »

KİM BİR TOPLULUĞUN KARARTISINI ÇOĞALTIRSA!

Raif KOÇAK raifkocak@gmail.com Yaşadığımız dünya; farklı coğrafyalara, geniş sınırlara, uzak mesafelere sahip olmasına rağmen, gelişen teknoloji ve haberleşme ağlarının yaygınlaşması neticesinde, âdeta küçük bir köy mesâbesine geldi. Bunun neticesi olarak; farklı kültür, farklı medeniyet, farklı inanç ve farklı dillere mensup insanlar, sanki aynı apartmanda oturuyormuş gibi yakınlaştılar. Milletler ve medeniyetler; kendilerine ait inanç, kültür, örf ve âdetlerle var olur, vücut […]

Continue reading »

BÜYÜKLERLE BÜYÜMEK

Zahit GENÇ genczahit@gmail.com İnsan; eğitilmeye, öğrenmeye muhtaç bir varlıktır. İnsanın eğitimi aile ocağında başlar, daha sonra kademe kademe okullarda devam eder. Genel olarak eğitim denilince okul düşünülür, eğitimci deyince de muallim akla gelir. Ailenin bir eğitim ocağı olduğunu pek düşünmeyiz ya da önemsemeyiz. Hâlbuki insanın temel düşüncelere sahip olmasına; ahlâk, edep ve karakter olarak yetişmesine dair en sağlam ve kalıcı […]

Continue reading »

BALIK BİLMEZSE HÂLIK BİLİR…

Dr. Halis Ç. DEMİRCAN cetindemircan2@hotmail.com.tr Dünyayı bırak, zira bu dünya senin değildir! Şu an aldığın nefes, senin isteğinle değildir! Dünya malını biriktirdinse mutlu olma! Şu kendisine dayandığın can, senin değildir! (Sultan Veled [Rûhu’l-Beyân’dan]) Ekim ayının başlarıydı, İstanbul Boğazı’nda tam palamut zamanıydı. Balıkçı Rüstem seher vakti Salacak’taki balıkçı barınağından kürek çekerek ayrıldı. Kız Kulesi’nden biraz daha açığa çekilip küreklerini kayığın içine […]

Continue reading »

ATLAR KOŞAR AMA NİYE KOŞTUĞUNU BİLMEZ!

Fahri SARRAFOĞLU sarrafoglufahri@gmail.com Muharrem Bey, İstanbul’un en seçkin veya başka bir tabirle en zengin semtinde oturan bir işadamıydı. Hani eskilerin dediği gibi; «yatı, katı ve adalarda yalısı» olan birisiydi. Eşi ve iki çocuğu ile birlikte yaşıyordu. Gelgelelim ne çocuklar doğru düzgün babalarını görebiliyor ne de karı-koca aynı anda birlikte olabiliyorlardı. Zira ikisinin de işi başından aşkındı. Peki, çocuklar derseniz… Onlar […]

Continue reading »

UNUTMA; RÛHUN, EBEDİYYET DEĞERİNDE!

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Hak goncasının sevgili genci, Şânın, yalınız Hakk’a dilenci! Seçkin ve yiğit cân olarak sen, Bir başkasın insân olarak sen… Ey, arza bahar yüklü tomurcuk, Dallarda çiçekler sana boncuk. Şahsın ile her mevsime şahsın, Kısmet sana gün, sen ki sabahsın. Sensin yedi deryâya şelâle, Yıldız ve hilâldir sana lâle. Dünden bu yarınlar, seni kollar, Bağrında senin, sonsuza […]

Continue reading »

GELDİ GİDİYOR…

VAROĞLU (Mehmet Ali VAR) varoglu5@gmail.com Hasretle saydığım aylar ve yıllar, Gencecik ömrümü aldı gidiyor. Hazana uğradım yaşarken bahar, Huzurlu mevsimler, doldu gidiyor. Süsüyle, zevkiyle dünyaymış adı, Karşımda oynuyor ihtiyar cadı, Meğer aldatmakmış beni murâdı; Bir ara yüzüme, güldü gidiyor. Kiminin eğlence, oyun yoldaşı, Kiminin hüzünle akar gözyaşı, Nice çamlar devrilir her yılbaşı; Tuzaklar toplumu böldü gidiyor. Cezbeden işlerde buldum sevdayı, […]

Continue reading »

KAVUŞTUR ALLÂH’IM!

SÜKÛTÎ (Hızır İrfan ÖNDER) onderirfan@gmail.com   Sevgisi başkadır, hüznü bir başka, Kavuştur Allâh’ım sılama beni! Gurbetçinin gönlü açıktır aşka, Kavuştur Allâh’ım sılama beni! Değeri bilinir ülkemde gülün, Paha biçilemez Rize’de balın, Engin dağlarında ağaçlar gelin; Kavuştur Allâh’ım sılama beni! İsotun acısı devede kulak, Gurbet sancısına ne etsin ulak, Âşıkların yüzü daima sulak, Kavuştur Allâh’ım sılama beni! İşte kalbim kırılmış bir […]

Continue reading »

ŞAHSİYETİMİZE MERSİYE

NİYAZKÂR (Köksal CENGİZ) niyazkar@gmail.com   İlimde, irfanda zirvede iken, Bir bir yok oluyor şahsiyetimiz. «Ancak yakaladık bu çağı!» derken, Bir bir yok oluyor şahsiyetimiz. İnsan onuruna sürülmüş leke, Sürüyü çekiyor inatçı teke(!) Hakikat burcunda kaldık tek teke; Bir bir yok oluyor şahsiyetimiz. Ömür kandilinin yağı eriyor, Haram, günah ile helâl çürüyor, Zâlim, mazlumları yere seriyor; Bir bir yok oluyor şahsiyetimiz. […]

Continue reading »
1 49 50 51 52 53 305