İNSANLIĞIN GAYESİ

H. Kübra ERGİN hkubraergin@hotmail.com İnsanoğlu, her çağda geçmişi ve geleceği bilmek ister. Sadece yakın geçmişi ve geleceği değil; zamanın tâ en başında olanlar ve en sonunda olacaklara da ilgi duyar. Eskiden yeniye değişmeyen bir temâyüldür bu; eski milletler de günümüz insanı da varlığın başını-sonunu bilmek konusunda aynı derecede ilgili ve meraklıdır. Hattâ bu bilgiyi edinmek maksadıyla başvurdukları kaynaklar bile benzerlik […]

Continue reading »

ÂHİRZAMAN

Hadi ÖNAL hadional@mynet.com İnsanın insana zulmünü duyunca yüzü asılırdı rahmetli anamın; “Âhirzaman…” derdi. “Nedir âhirzaman ana?” dediğimde de; “Kıyâmet alâmetlerinin yoğun olarak yaşandığı kıyâmet öncesi zaman…” diye tanımlardı. Kötülerin ve kötülüklerin bir ahtapotun kolları gibi dünyayı kuşatacağını, zulmün ve karmaşanın alabildiğine artacağını, insanların Kur’ân ahlâkından uzaklaşacaklarını söylerdi. Yaşanacak böyle bir zaman sonunda İsrâfil adlı meleğin Sûr’a üfleyeceğini; kulakları sağır edecek […]

Continue reading »

Ebediyet Âleminde “NEREYE GİDİYORSUNUZ?”

M. Ali EŞMELİ seyri@seyri.com seyri@yuzaki.com Babası ölmüş bir çocuk, onun tabutu önünde iç çeke çeke ağlıyordu. Elini başına vurarak feryat ediyordu: “Ah babacığım! Nereye? Gömüleceğin yer daracık. İçi dert ve keder dolu. O evde ne halılar serili, ne de hasırlar döşeli. Ne geceleri bir ışık, ne de gündüzleri bir dilim ekmek! Orada yemeğin kokusu bile yok! Ah babacığım! O ışıl […]

Continue reading »

Dînimizde ve Kültürümüzde KIYÂMET

Yard. Doç. Dr. Harun ÖĞMÜŞ harunogmus@yuzaki.com Arapça asıllı bir kelime olan «kıyâmet», lügatte «kalkış» anlamına gelir. Dînî bir kavram olarak ise kuruluşundan beri bir saat gibi muntazaman çalışmakta olan kâinattaki nizâmın bozulup Allâh’ın diledikleri dışında bütün canlıların ölmesini ve tayin edilen vakitte yeniden diriltilerek bambaşka bir hayata başlamalarını ifade eder. Kâinat nizâmının bozulması kıyâmetin birinci safhasını, insanların diriltilip hesaba çekilerek […]

Continue reading »

MESELELERİMİZ

Ayla AĞABEGÜM aylaagabegum@hotmail.com İNTİHAR SALGINI Son yıllarda intiharlar çoğalıyor. Gençler, orta yaşlılar, yaşlılar; yaşadıkları hayatın zorluklarına dayanamayarak, yaşamanın anlamsız olduğunu düşünerek, işledikleri bir suçun yükünü çekemeyerek, vicdanlarından utanarak, iftiraya uğrayarak hayatlarına son veriyorlar. Dînimizde intihar, büyük günahların içindedir. Beden ve ruh Allâh’ın bize emanetidir, onu koruyarak yine Allâh’a teslim etmek zorundayız. Zorluklara, yanlış anlaşılmalara, iftiralara karşı koyabildiğimiz oranda rûhumuz olgunlaşacaktır. […]

Continue reading »

Huzurla Yaşamak İçin ÖLDÜĞÜNÜ DÜŞÜN!

Ahmet ZİYLAN Geçen ekonomik krizin alevli günleriydi. Döviz altüst olmuş, bankalar birbiri ardına devriliyor, birçok şirket sarsıntı geçiriyor. O günler içinde, tanıdığımız, birlikte yolculuk ettiğimiz bir ayakkabıcı ziyaretime geldi. Beni sever, sevincini, kederini benimle paylaşır. Kriz sebebiyle işleri hayli etkilenmiş, benimle dertleşmeye gelmiş, başladı mahzun mahzun anlatmaya: “–Hacı amca, tatlı pişiriyoruz, acı yiyoruz. Tencereyle pişiriyoruz, koyuyoruz; kimse elini sürmüyor. Ne […]

Continue reading »

TEKNOLOJİ VE BİZ

Aynur TUTKUN aytutkun@gmail.com “Ne alkol, ne sigara; çok şükür hiç zararlı alışkanlığı yok çocuğumun!” diyen anne babalar! Uzmanlara göre televizyon ve bilgisayar; çağımızın bağımlılık yapan iki tehlikeli teknolojisi, biliyor muydunuz? Bir de buna cep telefonlarını eklersek günümüz gençliğinin en büyük imtihanı bu teknolojik âletlerdir diyebilir miyiz? Yeditepe Üniversitesi Halkla İlişkiler Bölümü öğrencilerinin gerçekleştirdiği; «Televizyon İzleme Anketi»nin sonuçlarına göre ortalama olarak […]

Continue reading »

HİDÂYET SIRASI GELİR MİYDİ?

Handenur YÜKSEL Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in müezzini Bilâl-i Habeşî, 581 yılı civarında Serat’ta (veya Mekke’de) Cumah kabîlesinde doğdu. Müslüman olan babası ve annesi gibi, Ümeyye bin Halef’in kölesiydi. Mekke’de müslüman olduğunu açıkça söyleyen ilk yedi kişiden biri olduğu için; sahibi, öğle vakitlerinde onu kızgın güneş altında sırt üstü yatırır, büyük bir kaya parçasını göğsü üzerine koydurur, sonra da İslâm’dan […]

Continue reading »

Sultan Abdülaziz: “RUSYA’YI YENERSEK ELLİ SENE RAHATIZ!”

Can ALPGÜVENÇ alpguvenc@gmail.com Millî gayelere bağlılık bakımından son devir tarihimizin en büyük şahsiyetlerinden biri olan Sultan Abdülaziz; Sultan II. Mahmud’un ikinci oğlu olarak 7 Şubat 1830 gecesi, hünkârın kız kardeşi Esmâ Sultan’ın Eyüp Sultan civarındaki sarayında doğdu. Annesi, yaşayışı itibarıyla gayet dindar ve hayırperver bir kadın olarak bilinen Pertevniyal Sultan’dı. Şehzade Abdülaziz; kardeşi Abdülmecid’in saltanatı süresince (1831-1861) oldukça serbest bir […]

Continue reading »

ENDÜLÜS’Ü İÇİMİZ YANARAK DOLAŞTIK

Aydın TALAY aydintalay@gmail.com Yıllarca içimde ukde olarak kalan Endülüs ziyaretini güzîde bir arkadaş grubu ile nasip eden Allâh’a hamd ederim. Bir zamanların bütün insanlık âlemi için örnek gösterilen sekiz asırlık hizmet, medeniyet ve mârifet diyarı Endülüs, şimdilerde için için ağlıyor. Nasıl ağlamasın ki hayatlarının her deminde nefislerini Allâh’a hamd ve şükür makamında diri tutmayı başaran, tevhîdî îman kimliğinin yanında müslüman […]

Continue reading »
1 787 788 789 790 791 1.007