Kategori: ŞİİR

Mustafa TAHRALI   Muhterem Prof. Dr. Ayhan SONGAR’a Kök mecmûası’ndaki «Ayrılık Şarkısı» başlıklı yazısı münasebetiyle. Ayrıl ıkla başlar varlığın yolu… Menzil menzil aşar Allâh’ın kulu; Her adımda ümit, her durakta yaş Firkat dolu, hasret dolu, dert dolu… Ezel meclisinde çizildi yollar, Yollarda gönüllü bir tek yolcu var: Âdemoğlu!.. Gözü yaşlıdır ağlar Firkat dolu, hasret dolu, dert dolu … Teneffüs ettiği […]

Mehmet Turan YARAR   Leylek tükenir, bizdeki lâklâk bitmez Tanılardan eser yoksa da taslak bitmez Korkmazların er-geç kuruturlar kökünü Ödleklerin altındaki ıslak bitmez. *** Kuldan kaçan elbette olur Hakk’a yakın Kul şerrini savsın diyerek muska takın İnsanlığa göz dikme oyarlar gözünü Yoldan çıkarırlar seni, yol sorma sakın.

Mustafa Necati BURSALI   Bu ne tılsımlı sanat, bu ne billûr âbide? Akıl hayrete düşer, hayran kalır her dîde! Rüyâ değil gördüğün, ey benim gönlüm inan, Tepelerin üstüne «Arş»ı kondurmuş Sinan! Âcizdir baştan başa ihâtada göz onu, Nasıl ifade eder kemâliyle söz onu?.. Bunda heybet bir güzel, bunda nakış bir başka, Can daha ilk nazarda kanat açıyor aşka!.. Bir ferahlık […]

M. Faik GÜNGÖR Kâinat seni bekler gözü yolda arzumun Gülmedi bahtına gün senden sonra mazlumun. Nâzenin vicdanlara palazlandı karanlık Nemrudî alevlerde kavruluyor insanlık. Baykuşlar üşüşüyor cebren gülistanlara Zulmün kanı bulaştı kardan ak fistanlara. Asit yağmurlarınca kurşun yüklü bulutlar Ölüm kusuyor, yere gömülüyor umutlar. Soldu rengi baharın kalmadı koku gülde Kuzgunların iştahı kabarıyor bülbülde. Akıl nefsin mağduru saksağan alığında İshakkuşları şimdi […]

Mustafa Burak DOĞU   Karanlık çölleri yürüyüp geldim, Bir damla ışığın bana vahadır… Kendi çarmıhımı sürüyüp geldim, Ellerim, kollarım şerha şerhadır. Yaralıyım, atma beni dışarı, Çok arkada kaldı emin sınırlar, Ve kanım çağırır akbabaları, Yırtıcılar bu kokuyu tanırlar. Bütün benliğimdir yolunda kurban, Sunak taşımda kan, gözyaşı, şiir, Ve o gözlerinden içime dolan, Bir büyük mâbedin serinliğidir… Seninle doğacak Zühre yıldızı, […]

Latif YILDIZ   Herkes aklı seçti ben aşkı aldım, İçimden «Nihâvend faslı» geçiyor!.. Fasıldan fasıla çileye kaldım, Fânî ömrüm «Felak-Nas» lı geçiyor! «Kulluk tekellüfü» HAKK’ı bulmaktır Rasûlü’yle, RABB’in kulu olmaktır «Evvel-Âhir-Zâhir-Bâtın» ı haktır Sûretin soyundu «ASL» ı geçiyor!.. Çile çarşısında coştuk ağladık «Aşk» ın ateşiyle «NEFS» i dağladık Kulluk kemerini kara bağladık HAKK’a mahcup olduk yaslı geçiyor!.. Câhil nefsim dünya […]

Hadi ÖNAL   Bana bir kokusunun çiçeklerin bağından Hercaî menekşeyi kurtarın aşk ağından Uzasın hep boyları sümbül ile lâlenin Reyhan masal anlatsın periden, Kaf Dağı’ndan Leylâkların eserken başında sevda yeli Ağlamasın bülbüller dallarda deli deli Yaseminler hem cilve hem naz etsin nergise Sarhoş olsun çuhacık içmeden bâdeleri Sarmaşık açık mavi, karanfil beyaz pembe Nesteren nasibini toplasın heybe heybe Ay uzatsın […]

Halil GÖKKAYA   Bir nesil geçince üzerinizden, İsminizi bilirler mi acabâ? Birkaç mısra ile bahsedip sizden, Kabrinize gelirler mi acabâ? Bahçenizde vefa gülü solarsa, Lügatiniz yoz sözlerle dolarsa. Lisânınız anlaşılmaz olursa, Ağlarlar mı, gülerler mi acabâ? Ne çıkar yarınlar solduktan sonra, Tarih kadrinizi sildikten sonra, Şimdi gelmeyenler, öldükten sonra Kapınızı çalarlar mı acabâ? Yıkılırsa güçlü güçlü îmanlar, Körelirse ilham dolu […]

Fersahzâde Yahya   Kim dost imiş, kim yâr imiş, Bilemedim!.. Bilemedim!.. Sır içinde sır var imiş, Bilemedim!.. Bilemedim!.. Her yaklaşan yâr değilmiş, Haram kazanç kâr değilmiş, Dünya varı var değilmiş, Bilemedim!.. Bilemedim!.. Doğum hakmış, ölüm hakmış, Veren bir gün alacakmış, Sonumuz kara toprakmış, Bilemedim!.. Bilemedim!.. Göç davulu çalar çalmaz, Emin ol hiç kimse kalmaz. Ömür kısa, vakit çok az, Bilemedim!.. […]