ŞEHİRLER YORDU BENİ

Servet YÜKSEL Bu şehirler yordu beni ey şair! Gel Seyricek yaylasına göçelim. Vurgun yemiş duyguların yeşerir, Yudum yudum sessizliği içelim. Bir pınar başında dalar gidersin, Sular şırıl şırıl içine akar. Mor dağların sînesinde yitersin, Gece her yüreğe bir ateş yakar. Gün doğmadan yola düşer çobanlar, Selâm olsun el değmemiş çiçeğe. Ya çileli anaları kim anlar? Maya diye sevgi katar ekmeğe. […]

Continue reading »

ÖMÜR NE Kİ?..

Sadettin KAPLAN Hayat; can tezgâhında dokuduğun tek halı, Ömrün ilk akşamıyla solmamalı nakışın… Ve rûhun olmamalı bir bedenin hamalı, Sinmeli her nakışa kökboyalı bakışın… Vur kirkiti, yüzyılı bir nefese düğümle; Zamanın dokusunda birer ilmektir anlar… Dünü yarına taşı, gönül denen güğümle; Yarın yok sayılacak bugünü yaşayanlar… Kar yangınıdır ışık ufkunda kör gürûhun; Karatır gözlerini gördüğü her karaltı… Ezel sözüne bağlı […]

Continue reading »

«DOST»UN ELİ…

Rıfat ARAZ Ârif olan bu hikmeti; Süzer gönül nazarından!.. Tenden alır her ibreti; Geçer bir kul pazarından!.. Yol olur mu eğri-büğrü; Menzil gider Hakk’a doğru!.. Budur dilden dile çağrı; Can tutuşur ikrârından!.. Hatır sayan, hatır görür; Gönül alan, gönül verir!.. Nice ervah selâm durur; Gün değişir efkârından!.. Aşkla doğar her bir murat; Gülşen olur sonsuz hayat!.. Can olunca tenden âzat; […]

Continue reading »

FERMAN ALDIM HÜNKÂRIMDAN

NİYAZKÂR (Köksal CENGİZ) -Feth-i mübînin yıldönümüne- Rûhumda depreşti koskoca mâzî, Kendimi huzurda buldum hünkârım!.. «Berü gel!» deyince bir yaşlı gāzî, Diz çöküp dîvanda kaldım hünkârım!.. Ne güzel zamandı, ne güzel hazdı, Sakalın simsiyah, atın beyazdı, Ne kadar sevinsem, o kadar azdı; Ardından kâfire daldım hünkârım!.. «Otağ-ı hümâyun orda!» dediler, «Hünkârsa namazda, burda» dediler, «Teb’asın düşünür darda» dediler; Ulu dîvandasın bildim […]

Continue reading »

HÜZZAM KÂR-I NÂTIK

MÜRİD (Mustafa TAHRALI) -Sayın Bekir Sıdkı SEZGİN’e- Âh geçti mi ey gül dile cânân idiğin dem?.. Âh geçti mi ey gül, Cânân idiğin dem?.. HÜZZÂM ile peymâne-i sûzân idiğin dem… Âh geçti mi ey gül, Sûzân idiğin dem?.. *** Gelmez mi dilin derdine dermân idiğin dem?.. Gelmez mi ki ey gül, Dermân idiğin dem?.. Dillerde SEGÂH âh ile hem-cân idiğin […]

Continue reading »

SON NEFES

MECNUN (İbrahim Hakkı UZUN) Tükenir günlerimiz, son nefesin vakti yakın, Her günün kadrini bil, kalmayasın düşte sakın! Şu geçen günleri tekrar yaşamak, sâde hayal, Bu şuur içre geçir ânı, kalır yoksa vebal! Tartıver yaptığın iş hayr mı veyâ şer mi sana, Hak rızâsınca çalış, düşmeyesin nefs ağına. İki günlük şu ömür, Rabbine kul olmaya bak, Sana kabrinde her an nur […]

Continue reading »

KUL YÜRÜR MEVLÂ’SINA!..

Mustafa Necati BURSALI Irmak olur, su olur, Kul yürür Mevlâ’sına!.. Aşkı, tutkusu olur, Kul yürür Mevlâ’sına!.. Dolar yüreğine haz, Hiçbir engel tanımaz, Her ezan ve her namaz, Kul yürür Mevlâ’sına!.. A kara gözlü ceylân, Mecnunlar Leylâ’sına!.. Secdeye koyar başı, Akıtır gözden yaşı, Melek olur sırdaşı, Kul yürür Mevlâ’sına!.. Zannetme; keder, gam aşk, İşte bu sevda tam aşk, Eder de Hakk’a […]

Continue reading »

İSTANBUL’UN FETHİ

M. Faik GÜNGÖR Ayasofya nur fetihle, Desen desen açar lâle. Kavuşur Sultan Fatih’le, İstanbul da, üç hilâle… Kimi yaya, kimi atlı, Çoğu Cebrâil kanatlı. Surlarda bir Ulubatlı, Kılıç düşürür melâle. Yardım edince Yaradan, Kalkar mesafe aradan. Yürür gemiler karadan. Varır limân-ı helâle. Şemseddin secdede perçin. Dağılır hüznü Haliç’in. Bayram eder için için, Sevdalanır ol delâle. Açılır duayla örtük. Gerçekleşir zafer […]

Continue reading »

BUDİN RUBÂÎLERİ

Memduh CUMHUR Mağrur Tuna nehrinde denizler görünür, Her an güle sevdâlı azizler görünür. Üç yüz sene sonra sende ey nazlı Budin, Hasret gibi bizden kalan izler görünür… Tuğlar yedi kat Arş’a yücelmek yerine, Düşmüş sarılıp hüzn ile birbirlerine. Bir nurlu seher bekler ufuklarda Budin; Üç yüz senedir hasret ezan seslerine… Kıymetli şairimiz Memduh CUMHUR için 16 Nisan 2009 günü Üsküdar […]

Continue reading »

VAY BANA

İhsan KARİP Kur’ân’ı, Sünnet’i tüm yaşantıma, Mutlak hâkim kılamazsam vay bana!.. Tövbe silgisiyle günah kirini, Temizleyip silemezsem vay bana!.. Kapılmışım hayat denen bu sele, Ne kadar çırpınıp dursam nâfile, Teslim olup bir mürşid-i kâmile, Doğru yolu bulamazsam vay bana!.. Gülü sevip ona gönül bağlayan, Hasret «od»u yüreğini dağlayan, Her seher aşk ile figan eyleyen, Bülbül kadar olamazsam vay bana!.. Dünyada […]

Continue reading »
1 402 403 404 405 406 483