AYHAN AĞABEY

Mehmet MENCET

 

Güzel bir dostumuzu kaybetmenin hüznü içindeyiz. 

 

Dost bağından güzel bir gül daha soldu. Mahmud Sâmi RAMAZANOĞLU Hazretleri’nin evlâtlarından biri daha âhirete irtihâl etti. 

 

Pilot Albay Ayhan ÜNSALAN Ağabey 28 Ağustos’ta, memleketi Isparta’da; Rabbine kavuştu. İnşâallah üstadları Musa ve Sâmi Efendilerimiz’le buluştu.

 

Pilot asker olarak, Kıbrıs Barış Harekâtı’nda bulunmuştu. Bize şu sırlı hâdiseyi anlattı:

 

1974 Kıbrıs Savaşı’nda; Türk uçakları belirlenen hedeflere bomba atarken, uçakta nur yüzlü muhterem bir zât zuhur edip; 

 

“–Evlâdım, şuraya şuraya…” diye bazı noktaları gösteriyor. 

 

Ayhan Ağabeyimiz; 

 

“–Efendim oraları bize tâlimat vermediler!” deyince;

 

“–Sen at, onlar gizli depolar!” der ve her atılan yerde patlamalar olur, epey zaman aşıldıktan sonra, ağabeyimiz sorar; 

 

“–Efendim isminiz nedir, sizi ziyaret etmek isterim.” deyince; 

 

“–Ben Şehmus, Mardin’e gelince kime sorsan bilirler.” deyip kaybolur. 

 

Bu vazifeyi bitirip indikleri zaman, Ayhan Ağabey hemen secdeye kapanır ve ilk fırsatta bir taksiye atlayıp Diyarbakır Mardin arasındaki Mazıdağı’na gelir. Sorduğunda karşılaştığı Şehmus adlı zâtın hayatta olmadığını söylerler ve türbesini gösterirler. Hayretler içinde türbeyi ziyaret eder. 

 

Ayhan Ağabey ülkemizdeki az sayıda F16 uçuş hocalarındandı. İtalya ve İngiltere’de askerî ataşelik yapmıştı. 

 

Abdurrahman İslâm adı İtalyan asıllı mühtedî kardeşimiz de, Napoli’de onun sohbetlerine devam ederdi.

 

Ayhan Ağabeyden dinlediği şu hâtıraları da rahmetli Mehmet TOPÇU Ağabey anlatmıştı: 

 

İtalya’ya giderken uçak türbülânsa girer. Yolcular panik hâlindedir. O sırada Diyarbakır vazifelisi Hacı Hasan Efendi de uçaktadır. Sâmi Efendimiz zuhur eder; 

 

“–Bunlar bizim evlâtlarımızdır!” der ve pilot kabinine girer. Oradaki âletlerle uçağı selâmete çıkarır. 

 

Yine Kıbrıs Savaşı’nda Sâmi Efendi Hazretleri uçakta zuhur eder ve; 

 

“–Şuraları bombala!” diye bazı hedefleri gösterir. Oralar gizlenmiş, oraları kimse bilmiyor. Bütün hedefler tam isabet vurulur. O sırada;

 

“–Efendim! Yakıtımız bitmek üzere!..” deyince; 

 

“–Yakıtınız ikmâl edildi.” buyurur. O anda uçağa bir mermi isabet eder. Yere indikleri zaman bakar ki, merminin isabet ettiği akaryakıt deposunu tıkamak için, bir kuş gövdesiyle oradaki deliğe girmiş.

 

Rivâyet edilen bu menkıbelere biz inanıyoruz. Kimisi bunları reddeder, kimisi hayal ve halüsinasyon zanneder. Cenâb-ı Hakk’ın her şeye gücü yeter. Biz mûcize ve kerâmete inanır, anlatanların şâhitliğine güveniriz. 

 

Mühim olan şu ibrettir:

 

Büyüklerimiz evlâtlarını her hâl ü kârda yalnız bırakmıyor, inşâallah âhirette de beraber oluruz.

 

1942 Burdur doğumlu Ayhan Ağabeyimiz ordudan emekli olunca Antalya’ya yerleşti. Antalya’ya geldiğimiz 1988 yılından itibaren kendisiyle tanıştık. Bu güzel yolun muhabbetini, üstadlarımıza olan engin hürmetlerini sık sık dile getirdikleri sohbetlerine katıldık. 

 

Muhterem Abdullah SERT Hocamız Antalya’ya her geldiğinde görüşürlerdi. Derin bir muhabbet, sevgi ve saygı denizinde bizleri yaşatırlardı. Rahmetli Mehmet AYDIN ve Mehmet TOPÇU Ağabeyler Antalya’ya geldiklerinde; Kıbrıs Savaşı’nda Sâmi Efendimiz’le birlikte yaptıkları hizmetleri, Sâmi Efendimiz’in fevkalâde himmet ve hizmetlerini daima hatırlayıp yâd ederlerdi. Ankara’daki merhum Hacı GEDİKLİ Ağabeyimiz, sevdiği dostlarındandı.

 

Zevcesi Aysel Hanımefendi’yi de yâd etmek gerek. Sevgi ve muhabbet dolu olarak, iki kız ve bir oğlu olan ağabeyimize, ölünceye kadar anne ve babasına cân u gönülden hizmet ederdi. Ayhan Ağabey de ona çok vefâ gösterirdi. Bu kıymetli hanımefendi, gerek Ankara’da gerekse Antalya’da gelen kardeşlerimize de hizmet ederdi. 

 

Evvel giden erenlere, dostlara selâm olsun!

 

“Kişi sevdiği ile beraberdir.” 

 

İnşâallah âhirette de beraber oluruz. 

 

Okuyucularımızdan Ayhan Ağabeyin rûhu için Fâtiha okumalarını istirhâm ederim.