KÂBE

Faik GÜNGÖR m.f.g.023@hotmail.com

 

 

Ne yana çevirsem, gözlerimde sen,

Hep seni gösterir, çizdiğim desen.

 

Dağ, deniz, ova, yel seni söyler,

İsmini ezberler; şehirler, köyler.

 

Başımı kaldırıp baktıkça mâha,

İşlenir bedenim, döner ervâha.

 

Tövbenin kapısı, karşımda Kâbe,

Vahyin kaleminden, nurdan kitâbe.

 

Kur’ân’ın Cibril’le yerleştiği yer,

Arzın semâvatla birleştiği yer.

 

Kirlerin duâyla temizlendiği su,

Rahîm u Rahmân’ın zemzem kuyusu.

 

Ufukta Arafat, sığmaz hayâle,

Ayrılanlar, burda erer visâle.

 

İşte Muhammed’in yetiştiği ev,

Cevherin, cevherle bitiştiği ev.

 

Kâinat kalbinin attığı mihrap,

Mihrâba pervâne kıl bizi yâ Rab!

 

Haram gölgesinin düşmediği ön,

İnsanı mîrâca ulaştıran yön.

 

Huzurun, sükûtun, sevginin adı,

Âşıkların ancak, bilir bu tadı.

 

Bir kez gören seni, durmaz yerinde,

Özlemin katlanır, her seferinde.

 

Yakmak için gelen; «bi-eshâbi’l-fîl»

Yaktı ateşinde; «tayran Ebâbîl»

 

Dün kesti önünü, Ebâbillerin,

Kim keser önünü, bugün fillerin.

 

İlticâmız Sana yüce Allâh’ım!

Kâbe’yi kıl sonsuz güce Allâh’ım!

 

Eylül 2023, Elazığ