MEVLÂNÂ’NIN GAZELİNİ TÜRKÇE SÖYLEYİŞ -14- ORUÇ

Harun ÖĞMÜŞ harunogmus@gmail.com

 

Bilemezsin ne lütuflar getirir câna oruç,

Gösterir hayrete şâyan çok iş insâna oruç.

 

Sen eğer göklere mîrâc edeceksen bil ki,

En güzel attır o gönlündeki sevdâna oruç.

 

Seni mâmûr edemez hiçbir ibâdet aslā,

Göz açıp gönlüne, gem vurmasa âzâna oruç.

 

Vaz‘ edilmiştir o, tahsîl-i kemâl etmek için,

Son verir sende olan bir nice noksâna oruç.

 

Âşığın mutfağı örtüktü, beden mutfağı şen,

Geldi mutfakları açsın diye meydâna oruç.

 

Var mı dünyâda tutan nefsi oruçtan âlâ?

Üstelik hamle eder şevk ile şeytâna oruç.

 

Çarçabuk, gizli ve çok faydaya me’mûr olarak,

Kulu sür‘atle yakın eyler o Sultân’a oruç.

 

Olmaz ummanda balıklar bile pâk öyle inan,

Nice bir nûr ile revnak verir ihvâna oruç.

 

Nefse harp açmış olan kimseye yardımcı odur,

Yol verir hâtıra gelmez nice imkâna oruç.

 

Leyle-i Kadr’i barındırmada şehr-i Ramazan,

Fark atar hep bu sebepten diğer erkâna oruç.

 

Mîde düşkünleri çeksin ko karın ağrısını,

Yoktur onlarda ne niyyet yüzü aslā, ne oruç.

 

Savmı aksatmayan insanlara hep giydirilir,

Benziyor tâca veyâ mühr-i Süleymân’a oruç.

 

Sâimin handesi iftarda geçer secdesini,

Ediyor çünkü misâfir onu Rahmân’a oruç.

 

Yiyip içmekle oluşmuş nice illet var ki,

Çalışır onları ıslāha hakîmâne oruç.

 

Var mıdır ilm ile nurlanmış olan bir hayvan?

Ten de hayvân, onu tek döndüren insâna oruç.

 

Sen o ummandan uzaklardaki bir damla susun,

Seni sırtında taşır sel gibi ummâna oruç.

 

Gālip ol nefsine yerden yere at kendini de,

Satılır şey mi bütün servet ü sâmâna oruç?

 

Saldırır nefsine Rüstem gibi şeytan, lâkin,

Onu yaprak gibi titretmede merdâne oruç.

 

Nûr-i Kur’ân ile aydınlanayım dersen eğer,

Âdetâ olmada bir âyine Kur’ân’a oruç.

 

Mânevî sofralar etrâfına yârân oturur,

Seni bir sofrada eş eyler o yârâna oruç.

 

Seni bir gün gibi aydın ve temiz hâle sokar,

Sonra bayramda sunar kendini Yezdân’a oruç.

 

Ramazan geldi mi neş’eyle oruç tutmalısın,

Câiz olmaz bilesin öyle hazînâne oruç.

 

________________

* Mî be-sâzed cân u dil-râ, bes acâib kân sıyâm,

Ger tü hâhî tâ aceb kerdî acâib dan sıyâm.

matla‘lı gazel olup 19. beyit eksiktir.
(Mevlânâ, Dîvân-ı Kebîr -Seçmeler-, nşr. Şefik CAN, İst: Ötüken, 2000, II, 329-330; III, 1602)

 

vezni: feilâtün / feilâtün / feilâtün / feilün

(fâilâtün)                                     (fa’lün)

 

29 Mayıs 2021, Konya