148. SAYI TAKDİM

Kıymetli Okuyucularımız,

Sevinmek, mutlu olmak herkesin arzusu.

Yaratılışta eş, îmanda kardeş olduğumuza göre; sevinmek herkesin hakkı. Eğer ağır ve zorlayıcı şartlar, fırsat eşitliğinin önünde bir set gibi duruyorsa, o mânileri kaldırmak da imkânlarla beraber; hakkāniyet, mürüvvet ve merhamet sahiplerinin vazifesi…

Bayramlar, takvimlerin getirdiği birer tatil değil. Onlar, Kerim Rabbimiz’in birer lutfu ve ihsanı. Fakat gönüllerdeki bayram, ancak yüreğin hakkıyla kazanılmakta. Sevindirdikçe sevinebilmekte mü’min. Çünkü merhametli bir mü’min gönlü; ancak muzdaripleri hatırladıkça, kendisine zimmetli yetimlere gönül gönül ulaştıkça, yalnızları ve kimsesizleri «yalnız ve kimsesiz» bırakmadıkça sevinebilir. Ramazân-ı şerifte de bayramda da bir mü’minin parolası:

«Kardeşinin Sevinci Senin Sevincindir.»

Çünkü onun için Gerçek Bayram ancak bu…

Zaten;

İslâm’ın Filistin gibi nice beldesi mahzun mahzun kan ağlarken; mazlumların gözyaşları kuruyup, masumların kanları yerde kalırken, şımarık kahkahalara boğulabilir mi bir mü’min?

Zaten; terk edilmiş anne-babaların mey‘us gözleri her şeye rağmen kapıları gözlerken; bir şekerin özlemini duyan çocuklar, bir tebessümün hasretini çeken yaşlılar bayram diye bir umuda tutunmuşken; bencilliğin koylarında nefsânî bir tatil hâlinde bir bayram yaşayabilir mi?

Zaten; «Son Nefes» endişesi; neticelenmemiş bir muammâ olarak boğazlarda düğümlenirken, hangi neşeyle, neyi kutlayabilir ki?

İmtihanlarla dolu dünyaya, bir sevinç molasıdır bayramlar…

Fakat ancak kardeşinin sürûruyla yaşanabilir bu sevinç…

Genel Yayın Yönetmenimiz M. Ali EŞMELİ; gerçek bayramın âhiret bayramı olduğuna işaretle, fedâkârlığın, Allâh’ı râzı etmenin ve bu yolda Allah Rasûlü’ne ittibâın vazgeçilmezliğini vurguladı.

Muhterem Osman Nûri TOPBAŞ Hocamız; «Kardeşlik bâtınî bir farzdır…» hükmü etrafında, kul hakkı, kardeşlik hukuku ve Ramazân-ı şerîfin infak, cömertlik, tesânüd fırsatları üzerine müstesnâ misallerle dolu bir makale kaleme aldılar.

Mevlânâ köşesinde ise; «Gönül Gönül Muhabbet…» dile geldi. Tasavvufta gönül kazanmaya ve gönle girmeye verilen ehemmiyet ve bunun yolları, tezâhürleri ve eşsiz nümûneleri…

Fahri SARRAFOĞLU’nun radyo mülâkatlarından derlenen kısımda da, Ramazân-ı şerîfin en güzel şekilde değerlendirilmesine dair ipuçları var.

Muharrirlerimiz, Ramazan ve kardeşlik dosyasını doyurucu yazılarla beslediler. Kardeşlik hususunda adâlet ve tevâzu prensibi… İttifakın yanında muhalefetin de âdâbı… Ramazân-ı şeriften şahsiyet gelişimi ve değerler eğitimi mantığıyla istifade etmenin yolları. Toplumun çekirdeği olan ailede huzurun şartları. Annelikten kaçınmanın doğuda ve batıda psikolojik temelleri…

Yahya Kemal’in bayram namazı çerçevesinde, münevverimizin, öz değerlerimize yabancılığı problemi…

Uzak diyarlarda sevinç paylaşma hâtıraları…

Kafkasya dağlarından zafer ve hüznü harmanlayan terennümler… Gönül derinliğinde şiirler…

Kıymetli Okuyucularımız, Ramazân-ı şerîfinizi ve bayramınızı en samimî hissiyâtımızlatebrik ederiz. Size iki haber ve davetimiz:

• Ramazan boyunca 36. Beyazıt Kitap Fuarında standımıza ve;

• Android ve Ios mecralarındaki Yüzakı Yayınlar adlı programımıza da teveccühlerinizi bekleriz…