NAKIŞINDA ÂYET VAR

ŞAİR : Bekir İsmet ÇİÇEK bekirismetcicek@gmail.com

Bir varlığı var eylemek, muhtaç; ilme, kudrete,
O kudretin fâsılasız akışında âyet var,
Bir Fâtır’ın yaratması şekil verir fıtrata,
Fıtratların zuhur edip çıkışında âyet var,
Yeryüzünde bu sayede devam eden hayat var.

Bizi sarsmaz, sükûnetle barındırır sırtları,
Havasıyla, suyu ile, hayat sunar şartları,
Sayılamaz canlıların üstündedir yurtları,
Arzımıza sağlam dağlar dikişinde âyet var,
Yeryüzünde bu sayede devam eden hayat var.

Bakanlara sürur verir, derin mavi fezâsı,
Dön de bir bak var mı sence bir çatlağı, kazâsı?
Ulaşmasın diye bize, felâketi, ezâsı;
Göğümüze şeffaf kalkan takışında âyet var…
Yeryüzünde bu sayede devam eden hayat var.

Canlılardan çift yaratıp, var etmesi eşini,
Sürdürmeyi murâdıdır, can yaratma işini,
Takip etsin diye nesil, öncekinin peşini,
Karşı cinsin birbirini çekişinde âyet var.
Yeryüzünde bu sayede devam eden hayat var.

Vesilesi eyledi Hak güneşini hayâtın,
Donmaksızın yanmaksızın bu dünyada sebâtın
Öyle mümkün yetişmesi, hayvanların nebâtın,
Semâmızda o güneşi yakışında âyet var,
Yeryüzünde bu sayede devam eden hayat var.

Derya-deniz ısınınca, olmasaydı su, buhar,
Karalara sürmeseydi, bulutları bir rüzgâr,
Kavrulurdu bütün hayat, inmeseydi yağmur-kar.
Rahmetini ölçü ile döküşünde âyet var,
Yeryüzünde bu sayede devam eden hayat var.

Sulardaki inceliğe kör davranmak revâ mı?
Yüzdürecek yoğunlukta olmasaydı kıvâmı,
Olamazdı denizlerde canlılığın devâmı,
Gemilerin süzülerek akışında âyet var,
Yeryüzünde bu sayede devam eden hayat var.

Ektiğimiz tohuma bak, bitireni biz miyiz?
Meyve yeriz tabak tabak, yetireni biz miyiz?
Her canlıya ayrı mutfak, getireni biz miyiz?
Sofra sofra rızkımızı ekişinde âyet var,
Yeryüzünde bu sayede devam eden hayat var.

Korur bizi babamızın sükûnetli ocağı,
Sarar bizi anamızın şefkat dolu kucağı,
Hayat verir meveddetin ve rahmetin sıcağı,
Ebeveynin evlâdına bakışında âyet var,
Yeryüzünde bu sayede devam eden hayat var.

Dinlenelim diye bize, örtü olur gecesi,
Gündüzünde geçim için, meşgalenin nicesi,
Saniyelik değişimler sanatın en incesi,
Her seherde şafakların söküşünde âyet var,
Yeryüzünde bu sayede devam eden hayat var.

Biri kopsa bu zincirin, söner gider bu hayat,
Yörüngeler biraz sapsa, donar gider bu hayat,
Suyumuzu toprak kapsa, yanar gider bu hayat,
Yazı, güzü, baharında ve kışında âyet var,
Yeryüzünde bu sayede devam eden hayat var.

Hesap, hikmet, nisbet ile bu âlemin her yeri,
Gören duyan, bilen seven, bunca varlık cevheri,
Ancak olur, bilen Rabbin, seven Rabbin eseri,
Her zerrenin âhenk dolu nakışında âyet var,
Yeryüzünde bu sayede devam eden hayat var.

Tamamında hüküm sürer ekolojik bir denge,
Her zerresi hizmet eder bir kusursuz âhenge,
Bir eşsiz güç, hudut çizer, her şekle ve her renge,
Vitrin gibi, düzlüğünde, yokuşunda âyet var.
Yeryüzünde bu sayede devam eden hayat var.

Varlığıyla en âşikâr âyet olan insandır,
Bilebilen, bulabilen, yapabilen sultandır,
Vasıfları Hâlık’ının sıfatına nişandır,
Eserini yapışında, yıkışında âyet var.
Yeryüzünde bu sayede devam eden hayat var.

Âzâların her birisi bir ihtisas alanı,
Bilinenden daha fazla bilinmeden kalanı,
Hayran eder, yapısını tefekküre dalanı.
Kalbin atış, fikrimizin çakışında âyet var,
Yeryüzünde bu sayede devam eden hayat var.