O ÖYLE BİR GÜZEL Kİ

Elif MENCET

O öyle bir güzel ki,

Bütün kâinatın dili O’nu anlatsa yine de azdır.

O öyle bir güzel ki,

Çöllere düşen âşıklar, çölün sıcağından değil, O’nun aşkından yanıktır.

O öyle bir güzel ki,

Gül O’nun terindendir.

O öyle bir güzel ki,

Güller yaprak yaprak ellerini semâya açmışlar aşkından coşmaktalar.

O öyle bir güzel ki,

Güller âşık olan bülbüle yüz vermez; O’nun aşkından hazan yaprağı olup kavrulur.

O öyle bir güzel ki,

İsmi anılınca kalplerde sürur; yüzlerde tebessüm dolaşır.

O öyle bir güzel ki,

O’nsuz duâya bile başlanmaz,

O öyle bir güzel ki,

Çünkü o Rabbim’in Habîbi, kalplerin tabibi.

O öyle bir güzel ki,

Güzel kelimesi hiçbir şeye bu kadar yakışmamıştır.

O öyle bir güzel ki,

Sevdası asırlar geçse de taptaze hiç solmaz.

O öyle bir güzel ki,

O’nun gönül bahçesine giren dikenler hep gül oldu.

O öyle bir güzel ki,

Zıt olan kalpleri birleştirip tek yürek yaptı.

O öyle bir güzel ki,

O’na her devirde sabâ rüzgârıyla selâm yollayan âşıkları var.

O öyle bir güzel ki,

Bütün güzellikler O’nun kapısında âciz kalmış.

O öyle bir güzel ki,

Rahmân’a giden kapıları bize O açtı.

O öyle bir güzel ki,

Beşeriyetin bütün sıkıntılarına hep ümit saçtı.

O öyle bir güzel ki,

İki cihanda da övülmüş.

O öyle bir güzel ki,

Doğmadan makamı verilmiş.

O öyle bir güzel ki,

Allah ve melekleri O’nu çok sevmiş.

O öyle bir güzel ki,

En zayıf insana bile; «Ümmetim!» demiş.

O öyle bir güzel ki,

Ne yokluk O’nu üzmüş ne varlık O’nu sevindirmiş.

O öyle bir güzel ki,

Âlemlere rahmet tüm mahlûkata şefkat ve merhametle gelmiş.

O ki,

O yüzden varız…