BİR TEBESSÜM

MECNUN (İbrahim Hakkı UZUN)

Yandı gönlüm kavrulup, hasret tüter her zerresi;
Bir tebessüm bahşedip, lutfen, ferahlatsan beni…
Âşığın hicrânı dinmez, Sen’dedir tek çâresi;
Bir tebessüm bahşedip, lutfen, ferahlatsan beni…

Sen’dedir en zirve ahlâk, Sen güzellik şâhısın,
Zulme düşmüş gönle kandil, hak yolun miftâhısın,
Hem garip, hem çâresiz insanların dergâhısın,
Bir tebessüm bahşedip, lutfen, ferahlatsan beni…

Gül Habîbim, kim ki Sen’den ayrıdır, yoksul olur,
Kim muhabbet duysa candan, Hakk’a lâyık kul olur,
Yâdının lutfuyla ancak tevbeler makbûl olur,
Bir tebessüm bahşedip, lutfen, ferahlatsan beni…

Kâinat hiç görmemiştir böyle bir gül goncası,
Böyle bir gül açmaz aslā, gelse milyarlarcası,
Bülbülün feryâd eder, Mecnûncadır yalvarması;
Bir tebessüm bahşedip, lutfen, ferahlatsan beni…

Vezni: fâilâtün / fâilâtün / fâilâtün / fâilün