Kitap Tanıtımı İstılâhât-ı İnsân-ı Kâmil… TASAVVUF SÖZLÜĞÜ…


Saklı kalmış bir Osmanlı sûfîsi ve müellifi olan Seyyid Mustafa Râsim Efendi’nin (18-19. yüzyıl) kırk dört senelik emeğinin ürünü olan, ansiklopedi niteliğinde bir tasavvuf sözlüğü:
Istılâhât-ı İnsân-ı Kâmil…
Tek yazma nüshası Millî Kütüphanede bulunan ve Osmanlıca aslı 1256 varaktan oluşan bu nadide eser, tasavvufla birlikte dinî, ahlâkî, fıkhî, tarihî ve edebî konulara da farklı yorumlar getirmesiyle ayrı bir yere ve değere sahip.
Büyük boy 1286 sayfada yaklaşık 3000 madde başlığını ele alan ve Dr. İhsan KARA’nın doktora çalışması olan eser, tasavvufa alâka duyan ve âşinâ olan herkes için mühim bir kaynak. Eserin aslına sâdık kalınması, sadeleştirme yoluna gidilmemesi de eseri, zengin Türkçemizden kopmak istemeyenler için bulunmaz bir kitap hâline getiriyor.
“Tasavvuf nazarında bülbül mü üstündür, pervane mi?”, “Bukalemun tasavvuf ehline neyi hatırlatır?” gibi ilginç mevzuları ve çoğu İsmail Hakkı Bursevî Hazretlerinden şiirleri de ihtiva eden eserden, dosya konumuz olan itidal ile alâkalı bir bölüm aktaralım:
İsraf ile tebzîrin farkı budur ki, tebzîr bir nesneyi lâyık olmayan yere sarf etmektir, gerekse kalîl (az) olsun. Ve israf odur ki, bir nesneyi lâyık olan yere maa-ziyâde (fazlaca) sarf eyleye. Pes, ol zâide israf ve hadd-i îtidalden tebâüd (itidalden, ölçülü davranmaktan uzaklaşmak) derler. Ve vârid olmuştur ki: «Lâ serafe fi’l-hayr» Yani bir nesne hayır cihetiyle olsa onda israf olmaz. Bel-ki teksîr-i mesûbe bâistir (Aksine sevabın artmasına sebeptir). Ve amel niyete râcîdir. Nitekim ehlullahtan biri ziyafet eyleyip ol gece bin adet şem’ îkâd eyledi (mum yaktı). «İsraftır.» dediklerinde; «İtfâ ediniz. (Söndürünüz)» diye işaret etti. Velâkin her ne kadar «tüf» dediler, hiçbirini söndürmeye kādir olmadılar. Ol aziz dedi ki: “İmdi bu şem’leri kendi nefsimizle îkād etmedik, bel-ki Hak ile Hak için îkād ettik ki onda israf yoktur. Onun için itfâya kādir olmadınız. Zira çerâğ-ı Hakk’ı söndürmeye kimse kādir değildir. Kāle Teâlâ (Allah buyurdu ki): «Allâh’ın nûrunu ağızlarıyla söndürmeyi istiyorlar. Allah da kâfirler hoşlanmasa da nûrunu tamamlamayı diliyor!» ile münkirlere dahî işaret vardır. Onun için Allah Teâlâ onlara rağmen ehlullâhın çerağlarını ihyâ ve sikkelerini ibkā etmiştir.”
İnsan Yayınları:
Tel: 0 212 642 74 84
www.insanyayinlari.com.tr