RAST KÂR-I NÂTIK (On sekiz makam) -Cinuçen TANRIKORUR’a- -I-

MÜRİD (Mustafa TAHRALI)

Bir kāmet-i RAST dilberin âhengine meftun,
Aşk ehl-i okur kıssa-i Leylâ ile Mecnun,
Sahrâda SEGÂH semtine düşmüş dil-i mahzun,
Leylâ’sın arar sînesi bin âh ile pür-hun,
Feryâdına bir aks-i sadâ vermedi gerdun,
Nakşeyledi şekvâsına HÜZZÂM ile tuğrâ!

Vezni: mef’ûlü / mefâîlü / mefâîlü / feûlün

SÛZİNÂK dertlere düşmüş gezer âvâre gönül,
Seyreder nâle vü efgān ile bîçâre gönül,
Yükleyip âteş-i sûzânını rüzgâre gönül,
Girdi gülşen-geh-i KÜRDÎLİ HİCAZKÂR’e gönül,
Derd-i firkat, gam-ı gurbet ile seyyâre gönül,
Kıldı âhir dil-i nâçâre devâ ŞEVK-EFZÂ!

Vezni: feilâtün / feilâtün / feilâtün / feilün
(fâilâtün) (fa’lün)

Hep âşinâ görünür ehl-i aşka bîgâne,
Koşup varınca gönül tâ ACEM-AŞÎRÂN’e,
Kadem kadem yol alır gülsitân-ı cânâne,
Saçınca gülleri bûy-i FERAH-FEZÂ, câne,
Yanar HİCÂZ ile pervâne gönül, hicrâne,
Verir mi hiç felek âteşten özge bir sahbâ!

Vezni: mefâilün / feilâtün / mefâilün / fa’lün

-II-

Ey dil, firâk derdine bir gün devâ düşer,
Leylâ yolunda seyrine UŞŞAK sezâ düşer,
Âheng-i BÛSELİK verir encam, şifâ düşer,
Âgūş-i kalbe nağme-serâ mehlikā düşer,
Sürmez safâ-yı dil, yine yârdan cüdâ düşer,
Mecnûn erişti kûy-i HÜSEYNÎ’ye âşinâ!

Vezni: mef’ûlü / fâilâtü / mefâîlü / fâilün

BESTE-NİGÂR nağmesi bülbül gibi zâr eyledi âh!
Hasret-i yâr derdine gülzârını nâr eyledi âh!
EVC visâl şevkıne bir bülbülü yâr eyledi âh!
Cûşiş-i dil bir gül-i rânâda karâr eyledi âh!
Seyr-i MUHAYYER görünüp terk-i diyâr eyledi âh!
Devredip âfâkı gönül eyledi âheng-i safâ!

Vezni: müfteilün / müfteilün / müfteilün / müfteilün

Açıp MÂHUR yüzünden perdesin devrâne gelmiş aşk,
Cihan bilmez değil, mâşuk yüzünden câne gelmiş aşk,
NİHÂVEND gülsitânın hüsnünü seyrâne gelmiş aşk,
Gönül şehrinde pinhan seyredip meydâne gelmiş aşk,
Bugün NİKRİZ cemâlinden dile ihsâne gelmiş aşk,
Nihân olmaz cihandan, perdelerden ol nihan peydâ!

Vezni: mefâîlün / mefâîlün / mefâîlün / mefâîlün

RAST gelip âhir Cinuçen verdi hitâm Kârçe’sine,
Dergeh-i Zîşân’e dönüp etti hemen hamd ü senâ,
Düştü Mürid nağme-i uddan dil-i yârâne niyâz,
Ömrünü müzdâd ede Mevlâ, kıla ihsân u atâ!

Vezni: müfteilün / müfteilün / müfteilün / müfteilün