EY VELÎLER SERDÂRI

Mustafa Necati BURSALI

Ey velîler serdârı! Hasret çeker can sana,
Gönlüm, gönlüm, bu gönlüm! Bir kuş ki, uçan sana!

Lütfet de gökler gibi etek etek inci saç,
Tâ yürekten tutkundur nice dervişân sana!

Sen âlem bahçesinde açılmış bir çiçeksin,
Kat’iyyen ulaşamaz akl-ı perişan sana!

Yeni ay, mezarının toprağına yüz sürdü,
Yakın, öyle yakın ki, Habîb-i Zîşan sana!

Îman levhası alnın sanki gülzâr-ı cennet,
Ey sevincin aynası! Cihan dolu şan sana!

İsrâfil gibi gönül mahşerine hayat su,
Bir kutb-ı zaman olmak ebedî nişan sana!

Nefesin baharlara gül serpen bir meltemdir.
Gönül iplikleridir tel tel dolaşan sana!

Sen, irfan diyarının tahtında hükümdarsın,
Devleti elde eder, bir kez ulaşan sana!

Istırap kundağında gönül çocuğu ağlar,
Ona kucak açmaktır, elbet yaraşan sana!

Rüyada bile görmek ne saadettir seni,
Kavuşur Hızır gibi nefsini aşan sana!

Kim görse Hakk’a erer, feyzinin incisini,
Ey letâfet sümbülü, cân u ten kurban sana!

Yüzün bir güzel mehtap, alnın ebedî fecir,
Mübalâğa etmem ki, desem erguvan sana!

Can meclisinde mânâ kumaşıdır biçtiğin,
Bin kere gıpta eder Hâce Gucdüvan sana!

Ey güzellik bulutu! Kerem yağmurunu dök,
Kuşlar gibi uçmada yaşlı ve civan sana!

Gül, yasemen, menekşe, gelinciktir yanağın,
Cennetü’l-Bâkî’desin, olsam bahçıvan sana!

Hasretin ipi ile bağladım ümidimi,
Doldur gönül balını işte bir kovan sana!

Bir kuş gibi çırpınır ten kafesinde bu can,
Her lâhza ve her nefes, yine hep revan sana!

Ey düşkünler Hızır’ı, ey zamanın Yûsuf’u,
Tâ yürekten tutkundu: Muş, Erzurum, Van sana!

Ben bu âlem bağında Mecnun’un olsam bile,
Bir Fuzûlî misali yazamam dîvan sana!

Himmetin erişmezse işi zor çok sofunun,
Zevki ölümsüz sürer, her kim ki ihvan sana!

Sen, mânâ denizinde yelken açan bir Nuh’sun,
Gidişin Allâh’adır, neyler ki, tufan sana!

-Hacı Mahmud Sâmi Efendi -kuddise sirruh- Hazretleri’nin Vefatı Üzerine 12.02.1985 Tarihinde Yazılmıştır-