Şimdi Eğitimde Harman Zamanı

Ali Rıza BUL

Demir tavında dövülür.» demiş atalarımız. Bu, bin bir hayat tecrübesiyle ispatlanmış bir gerçektir. Onun için her işi zamanında ve zemininde yapmak, başarmanın en temel şartıdır. İş işten geçtikten sonra dökülen terlerden netice alabilmek, ya çok zordur ya da imkânsız…
Mahsûle odaklanmış bir çiftçi gibi, mevsimleri iyi değerlendirmek lâzım. Kış, yeryüzünü beyazlara büründüren karla, uzun, verimli geceleriyle güzel; bahar, heyecanlarıyla, çiçekleriyle, yeşiliyle güzel; yaz mevsimi de elbette bin bir bereketiyle güzel…
Buğdayın, elmanın, kayısının, üzümün, incirin, fındığın… Her mahsûlün bir harman zamanı var. Tabiat kışın biriktirir, baharda canlanır, yazın ise gürül gürül, harıl harıl bir çalışmayla vereceği semereyi verir.
Tabiattaki bu verimli devre, insan için, bilhassa gençler için de elbette büyük bir fırsattır. Eğitim faaliyetleri, yaz mevsiminde tatile girerler. Fakat hayat boyu sürmesi gereken eğitim, elbette istirahata çekilmemelidir. Aksine eğer gereken alâka gösterilirse, bu bereketli mevsimde de geniş imkânlar ve verimli neticeler elde edilir.
Eğer yaz, yalnızca avare bir tatil dönemi olarak görülür, gençler hayatlarını daha anlamlı kılacak, bu esnada da ruh ve bedenlerini dinlendirecek güzel faaliyetler yerine, vakitlerini internet kafelerde yahut evlerinde şiddet oyunları, ruh sağlığına aykırı görüntülerin cirit attığı ekranlar karşısında geçirirlerse bu harman mevsimine yazık olmaz mı?
Güz mevsiminde başlayıp baharın bitimiyle sona eren eğitim faaliyetleri elbette ciddiyeti, sistemi ile mühimdir, öğreticidir ve diploma, meslek… kazandırıcıdır. Ancak yaz mevsimlerinde yapılabilecek okuma faaliyetleri, tarihî dokumuzu oluşturan mühim yerlerin görülmesi ve benzeri hem dinlenmeye hem de kültür birikimine vesile olacak güzel programlamalar, hem güzel bir heyecan ve canlılık, hem de vakti güzel değerlendirme açısından güzel bir harman…
Elbette yaz mevsimi içinde yıllık izinler, tatiller gerçekleştirilecek; aileler, akrabalar, memleketler ziyaret edilecek; yılın yorgunluğunu atmak için belki köye, yaylaya belki bir geziye, seyahate çıkılacak. Ancak uzun gündüzleriyle yaz tatili iyi plânlanırsa, pek çok programa yeterli olacaktır.
İşte bu harman zamanını, öncelikle anne-babaların, görevlilerin, kendini sorumlu hisseden her insanın ve gençlerin en iyi şekilde düzenlemesi gerekiyor.
Gündüzlerin en uzun olduğu, harmandaki mahsûllerin bereketi için güneşin erken doğduğu ve geç vakitte battığı mevsime ve bu mevsimin yaz harmanına girelim.
Neler yapılmaz ki…
• İmkân bulan gençler muhtelif spor kurslarına ve faaliyetlerine katılabilirler. Yüzme, güreş, atıcılık, judo ve koşu sıhhatli ve güçlü bedenlere sahip olmak için vazgeçilmez sporlar.
• Elbette okumak. İmtihan akşamlarına mütalâaları sıkıştıran gençler! İmtihan baskısı olmadan kitap okumanın zevkini hiç tattınız mı? Üç aylık yaz tatilinde günde yalnız iki saat kitap okuyan bir genç, tatil boyunca yüz seksen saatini kitap okumaya ayırmış ve bu zaman zarfında en az yirmi beş kitap okumuş olacaktır.
Güzel bir söz vardır: “Beş yıl içinde insanı pek bir şey değiştirmez; yalnız onu tanıştığı insanlar ve okuduğu kitaplar terakkî ettirir.”
Neler okunmaz ki! Tarih, edebiyat, şiir, roman, hikâye, kahramanlık destanları… Gençlerimizin millî bir kültür edinmek için ihtiyaç duyduğu her çeşit güzel eser…
• Yaz mevsimi memleketimizde gelenek hâlini aldığı gibi evlâtlarımızın Kur’ân okuma bilgilerini geliştirmeleri için de güzel bir fırsat sunmaktadır. Bütün camilerde kurslar düzenlenmektedir. Âlemlerin Efendisi’nin: «Sizin en hayırlınız Kur’ân’ı öğrenen ve öğreteninizdir.» müjdesini işiten ebeveynler, bu fırsatı da ihmal etmemeliler.
Böylece çocuklarımızın ve gençlerimizin dağarcıklarında nice çınarlar yetişecektir. İşte böyle bir nesil; anne-babalarını ve diğer büyüklerini dualarla anacaktır. Çocukları ve gençleri çok seven yüce Peygamberimiz bu hususu ne güzel ifade ediyor:
“Allah Teâlâ cennetteki sâlih kulunun derecesini yükseltir de hayrete düşen kul: «Ya Rabbî! Bu terfi bana hangi sebeple verildi?» diye sorar. Allah Teâlâ da: «Çocuğunun sana yaptığı istiğfar ve dua sebebiyle verildi.» buyurur.”
Zevk ile kitap okumak sûretiyle gençlerimizin kelime ve bilgi hazineleri gelişecek; anlama, kavrama, hayatı okuma melekeleri güçlenecek. Ufku açılan nesiller olaylara onlarca pencereden bakmayı öğrenecekler. OKS ve ÖSS’de sözel soruları, özellikle Türkçe soruları en kısa zamanda ve en doğru şekilde cevaplandırabilecekler.
• Bu eğitim harmanında ilmî faaliyetlerle zihnî melekeler, içtimaî faaliyetlerle kimlik, sıla-yı rahim ve ibadetlerle kalpler ve ruhlar güçlendirilebilir.
Yaz mevsimi, hepimiz için harman zamanıdır. İş-güç yoğunluğu içinde kendileri ve aileleriyle ilgilenemeyen anne-babalar; yıl boyu bilgilerini tazeleme ve geliştirme fırsatı bulamayan eğitimciler için de büyük bir fırsattır. Bu harmanın ve ürünün hakkını kim verirse o çok çok kazançlı çıkacak.
Harmanınız bereketli olsun!