Gel Ey Aşk!

Servet YÜKSEL

Pervaneler kanat vursun gel ey aşk!
Devran dönsün, zaman dursun gel ey aşk!
Lâl olmuş dilleri söyletir misin?

Yalın ayak gezdirirsin cihanı,
Gönüllere koyup hüznü, hicranı…
Bir kuru kamışı inletir misin?

Sevdiğinde fânî olan o erler.
Bir bakışa canı kurban ederler.
Sır dolu sükûtu dinletir misin?

Sen gelince akıl olur esirin.
Ferhat’ın bahtına düşünce Şirin.
Dağların bağrını sızlatır mısın?

Yârin eşiğinde bir ah çekende.
Sararıp solarmış gülde, dikende.
Şeyda bülbülleri ağlatır mısın?

Esen rüzgârlarda dostun kokusu.
Bir ömür yollara vurdun Yunus’u.
«Gel gör beni» diye çağlatır mısın?

Bırakma gurbette bîmecal beni.
Vuslat olsun, taştan taşa çal beni.
Gül açan yaramı dağlatır mısın?