Sultânım Benim

Nuri BAŞ

Mahmud Sâmi RAMAZANOĞLU -kuddise sirruh- Hazretleri’nin irtihalleri
münasebetiyle yazılan bir mersiyyedir.

Ey velîler mülkünün sultânı cânânım benim!
Firkatin nârıyla diller, yandı ey cânım benim!

Bîkarar oldum perîşân gözlerimden yaş döküp,
Zâten efzûndu bu dilde derd-i hicrânım benim.

Rıhletin nârıyla kalbim, rûz u şeb yanmaktadır.
Bir hüzünler mülkü oldum, arttı nîrânım benim.

Eksik olmaz gözlerimden nur hayâlin dâimâ,
Bahtımın tek şûlesiydin, Hak’ta burhânım benim.

Bir buhurdan sanki gönlüm hep yanıp tütmektedir.
Âh! Nasıl bulsun tesellî, kalb-i sûzânım benim.

Kalbi rûşen, rûyu gülşen, sohbetinden nur coşar,
Bir muazzam Kenz-i Mahfî, bahr-i ummânım benim.

Çok şükür öptüm elinden, sohbetinden feyz alıp,
Hak için sevdim, bu yüzden belki gufrânım benim.

Bir daha görsem cemâl-i pâkini derken hemen,
Ansızın uçtun Hudâ’ya derde dermânım benim.

Sen nihâyet vâsıl oldun, Zü’l-Cemâl-i İzzet’e
Amma gün geçtikçe gamnâk oldu her ânım benim.

Sendin ey mahbûb-i âlem, ufkumun solmaz gülü,
Ömrümün hurşîd ü mâhı, şem’-i tâbânım benim.

Râh-ı Hak’ta rehberimdin, her hususta serverim,
Gönlümün hâzık tabîbi, kalbde mihmânım benim.

Sâhib-i cûd u atâ, ahde vefâ, sadre şifâ,
Menba-ı aşk u muhabbet, ehl-i ihsânım benim

Her hayâl ettikçe gördüm, güllenen ruhsârını,
Bülbül-i şeydâya döndüm, ey gülistânım benim.

Âfitâb-ı rûh u cânım, rehnümâ-yı vuslatım.
Nevbahâr-ı mülk-i ömrüm, ebr-i bârânım benim.

Ey melek-haslet, bu âlem kaldı hayran hüsnüne,
Gül yüzün gördüm, hezârân Hakk’a şükrânım benim.

Zî-hayâ, hüsn-i likâ, necm-i hafâ, bedr-i münîr,
Hazret-i Mahmûd Sâmî; lutf-i Sübhân’ım benim.

Zühd, verâ, ihsan, tevazû, ittikâ, îsar, kerem,
Rifk u şefkat, ilm ü hikmet ehli, zîşânım benim.

Kırmadın hiç kimseyi, incitmedin, incinmedin,
Kutbumuzdun, gavsımızdın, tamdır îkânım benim.

Vasfedip övmek ne mümkün, zât-ı âlî kadrini,
Hüsn-i ahlâk umdesi, her medhe şâyânım benim.

Dest-gîr ol bizlere sen, biz gedâ, üftâdeyiz,
Kıl şefâat, ey mürüvvet kânı Sultânım benim.

Rahmet et Mevlâ’m ona, cennette dûr etme bizi.
Gamla doldum, sızlıyor hep gönl-i biryânım benim.

Bir tesellî buldu gönlüm; der Habîb-i Kibriyâ:
“Hep berâberdir sevenler”, vardır îmânım benim.

Vezni: fâilâtün / fâilâtün / fâilâtün / fâilün