YUVALAR YIKILMASIN!

Mehmet MENCET Evimiz; şehrin yeni kurulan, henüz her tarafı betonla kaplanmamış, yer yer yeşilliklerle, ormandan arta kalan tek tük ağaçların bulunduğu bir yer olduğundan baharda da tabiatın canlanışını seyretmek çok zevkli oluyor. Çarpık kentleşme ve ağaçlardan, yeşilliklerden yoksun, kalabalık yerlerde, meyve ağaçlarının çiçek açtığını göremezsiniz. Ancak pazarda ve manavda gördüğümüzde hayretle; “Ne zaman oluvermiş?!.” diye bakakalırız. Eşimle birlikte; ılık ılık […]

Continue reading »

KUR’ÂNÎ TÂLİMATLAR -34- RASÛLULLAH (S.A.S.) EFENDİMİZ’İN İNŞÂ ETTİĞİ FAZÎLETLER MEDENİYETİ

Yazar: Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi KISAS VAR! Hazret-i Âişe’nin haber verdiğine göre bir adam Rasûl i Ekrem -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in huzûruna gelip oturdu ve; “–Yâ Rasûlâllah! Benim iki kölem var; bana yalan söylüyor, ihânet ediyor, emirlerime karşı geliyorlar; ben de onlara ağzıma geleni söylüyorum ve ceza veriyorum; onlarla benim durumum nedir?” diye sordu. Rasûl-i Ekrem Efendimiz şöyle buyurdu: “–Kıyâmet […]

Continue reading »

GÖNÜLLERİN FETHİ

CELİL (Halil GÖKKAYA) halilgokkaya@gmail.com   Biz Hakk’ı unutup keyfe dalarsak, Bir virüsün bile olmaz amânı, Nefis denen ifritleri salarsak, Çıkar gelir felâketin yamanı; Gönülleri fethetmenin zamanı… Son kitâbın ırmağında akmazsak, Sünnetlerin bakışıyla bakmazsak, Merhametin ateşini yakmazsak, Çırpının olur mu közü-dumanı? Gönülleri fethetmenin zamanı… Gizleyenin, hâllerini görelim, Kardeşliğin kapısına varalım, Yaraları fedâkârca saralım; Hayırlarla parlatalım îmânı, Gönülleri fethetmenin zamanı… Herkes mahalleye […]

Continue reading »

HUZUR İÇİNDE ÖMRÜN BEREKETİ

Yazar: Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi FAKİRLİK Mİ, ZENGİNLİK Mİ? Tefsirlerde yer alan bir rivâyete göre; Allah Teâlâ, peygamberlerinden birine vahyederek şöyle buyurdu: “‒Ben; filân kulumun, ömrünün yarısını fakirlik, yarısını da zenginlikle geçirmesine hükmettim. Hangisini evvel isterse onu vereceğim. Kendisine sor, arzusunu beyân etsin.” buyurdu. O peygamber, bu adamı çağırdı ve gelen vahyi haber verdi. Adam, sâliha bir hanım olan zevcesiyle […]

Continue reading »

HEM KEL HEM FODUL

YAZAR : Dr. Halis Ç. DEMİRCAN demircan@istanbul.edu.tr Çalımından geçilmiyordu. Yürüdüğü zaman küçük dağlar onun eseri sanırdın. Etrafındakilere caka satıyor, bu havasına kapılıp da yanına yanaşan olursa artık onunla ilgiyi kesiyordu. Çünkü onu da diğer elde edilmişlerden sayıyordu. Çevresindeki herkes sanki sadece ona hizmet için vardı ve onun ihtiyacını karşılayabildiği ölçüde değer taşıyordu. Dolayısıyla yanında birisi varsa bir süre onunla yürüyor, […]

Continue reading »

TESÂNÜD: DAYANIŞMA

YAZAR : İrfan ÖZTÜRK Tesânüd, dayanışma ve yardımlaşma mânâsına gelen sırlı bir kelimedir. Rabbimiz birçok âyet-i kerîmede bizim tek bir anne-babadan çoğalıp geldiğimizi hatırlatır: “Ey insanlar! Sizi bir tek nefisten yaratan ve ondan da eşini yaratan; ikisinden birçok erkek ve kadın (meydana getirip) yayan Rabbinize karşı gelmekten sakının.” (en-Nisâ, 1) Bunun mânâsı; insanlığın ne kadar çoğalıp kalabalıklaşsa da, tek bir […]

Continue reading »

HÜZÜN YILININ ÂBİDELERİ

YAZAR : Âdem SARAÇ vardisarac@yahoo.com.tr Acı büyüktü… İmtihan çetindi… Yeri asla doldurulamayacak bir değer, öteler âlemine sefer etmişti. Hanımlar ve Anneler Sultanı Hazret-i Hatice-i Tâhire-i Tâcire-i Kübrâ -radıyallâhu anhâ- vefat etmişti! Vahyin merkezi Rasûlullâh’ın evi, hüzün üzerine hüzün yaşamıştı. Rasûlullah -aleyhisselâm-’ın amcalarından Ebû Tâlib vefat etmişti. Rasûlullâh’ın çocukluğundan beri sürekli O’nunla beraber olan bu fedâkâr amcanın, müslüman olmadan ölmesi, Rasûlullâh’ı […]

Continue reading »

HAZRET-İ EBÛBEKİR -radıyallâhu anh-

ŞAİR : Ali AĞIR aliagir70@gmail.com Sahâbenin incisi, Hazret-i Ebûbekir… İkinin ikincisi, Hazret-i Ebûbekir… Gökte Kureyş halîmi, Yerde dürüst, samimî, Yetimlerin hâdimi, Hazret-i Ebûbekir… Takvâsı dağlar gibi, Güzel ahlâk sahibi, İslâm’ın ilk hatibi, Hazret-i Ebûbekir… İlk yetişkin müslüman, Cömertlikte bir umman, Ateşten âzâd olan, Hazret-i Ebûbekir… Rasûl’ün can yoldaşı, En üstün gönüldaşı, Mağara arkadaşı, Hazret-i Ebûbekir… Gönlü nurdan bir gülşen, Daim […]

Continue reading »