YÛNUS EMRE HAZRETLERİ

Sami İLHAN samilhan@hotmail.com   Ya himmet ya buğday, seç; buyurdu Sultan Bektaş, Uzaklaştı buğdayla, sonra aldı bir telâş. Ne ettim ben Sultânım, ne olur nefes verin! Uzun irşad yolunda, gayri Tapduk rehberin, Sen var git Nallıhan’a, hizmetindir himmetin Eşiğe başın koydu, sonra baş tâcı oldu, Mâsivâ terk olunca, ballar balını buldu. Rast gelmedin mi dağda hiç eğri bir oduna? Eğri […]

Continue reading »

YÛNUS TAPDUK DERGÂHINDA

M. Faik GÜNGÖR m.f.g.023@hotmail.com   Buğday dedim, yanıldım, Himmet gerekli imiş. Uydum nefse, yenildim, Hikmet gerekli imiş. Yol düşürdüm dergâha, Yaşım on beşken daha, Tek varılmaz felâha; Ümmet gerekli imiş. Söz mihraba inince, Vakt-i namaz denince, Tekbir almadan önce; Kāmet gerekli imiş. Eşikten geçmek için, Gül olup açmak için, Kalplere saçmak için; Zahmet gerekli imiş. Düşene dek yâdına, Şeyhi Tapduk […]

Continue reading »

Buğday Üçlemesi
BUĞDAY, EKMEK, FIRIN…

YAZAR : Ali Rıza KAŞIKCI ali_rz_@hotmail.com 1… BUĞDAY Karnına bir elif çekilip de dünyaya düşen rızık nimeti buğday. Senin derdin ne? Toprağın koynuna atılıyorsun. Kar, kış, boran demeden bekliyorsun. Bekliyorsun ki bağrın yarılsın. Bağrından yeni rızıklar bitsin toprağın üstünde. Kimin kimsen de yok Allah’tan başka. Toprağın altında yapayalnız günlerce. Neyi tefekkür edersin de bire on, on beş, yirmi olarak geri […]

Continue reading »