Search Results for: MAHMUT TOPBAŞLI

GÜNBEYLİ (Mahmut TOPBAŞLI) mahtopbasli@hotmail.com     Emânet üstümüzde candan özge ne varsa, Üstünde kıyam olan cümle mekân emânet. Ömrümüzün ömürü ezel-ebed kadarsa, Kālû ile başlayıp giden zaman emânet.   Hayatın akışını okşarken rüzgâr eli, Saatler koşuşturur, yırtınır deli deli, Yürekteki duygunun sır olunca emeli; Menzile giden yolda, kutlu kervan emânet.   İnsanlığın mayası sevgiyle karılırken, Dağ ardı hülyalarım ortadan yarılırken, […]

GÜNBEYLİ (Mahmut TOPBAŞLI) mahtopbasli@hotmail.com     -Mehmet Ali KALKAN Bey’e…-   Dünya yalan, devran kısa, Yele yükle dertlerini… Yıpratmadan bin bir tasa, Sele yükle dertlerini…   Gönül yanar alev alev, Peşindedir koca bir dev, İçindeki yangını sev; Küle yükle dertlerini…   Fırtınayla gelir zaman, Zirvededir esas duman, Kulaç kulaç bitmez umman; Göle yükle dertlerini…   Gam kuşunu ufka salıp, Derin […]

GÜNBEYLİ (Mahmut TOPBAŞLI) mahtopbasli@hotmail.com     -6 Şubat Kahramanmaraş depremine sagu-   Bu enkazın altında yükselir yerin âhı, Kömür karası gece, kim düşler bir sabahı.   Bu enkazın altında buz tutuyor kâinat, Düşen kalkamaz yerden, kırılmıştır kol kanat.   Bu enkazın altında ne dağ biter ne yokuş, Çaresizlik zamanı, saat asırlık baykuş… Bu enkazın altında artarken korkularım, Avazım gitmez öte, […]

GÜNBEYLİ (Mahmut TOPBAŞLI)  mahtopbasli@hotmail.com     Aşk denilen bu deryânın, Can sırrını çözmek hüner. Aşkla dönen bir dünyanın, Çilesini sezmek hüner.   Ummânı özlerken damla, Sabrı hasretinden fazla, Yürek aşka olur yayla; Yamacında gezmek hüner.   Kurulur sevda otağı, Âşık yüklenir bir dağı, Şafakla başlayan çağı; Ressam olup çizmek hüner.   Daldan dala gezer bülbül, Bahtındaki dikenle gül, Figānına koyup […]

GÜNBEYLİ (Mahmut TOPBAŞLI) mahtopbasli@hotmail.com   Ezelden ebede gidilen yolda, Durakların ne söylüyor ona bak! Solunca çiçekler durmazken dalda, Yaprakların ne söylüyor ona bak!   Kararan baht ile çoktan küsülmüş, Gönül çeşmesinin suyu kesilmiş, Rûhun aşk içinde aşktan esrilmiş; Şafakların ne söylüyor ona bak!   Güz şarkısı gibi titrerken gazel, Gönlün ezgisidir şu inleyen tel, Can solan bir çiçek, zaman akan […]

GÜNBEYLİ (Mahmut TOPBAŞLI) mahtopbasli@hotmail.com   Gerçeğin özünden nice hikmeti, Sende gördük, senden duyduk Mevlânâ! Sözlerinden yağan inci rahmeti, Sende gördük, senden duyduk Mevlânâ!   Mânâ denizinde kulaç atmayı, Dünya pazarında sevgi satmayı, Güzel ahlâk ile gönlü tutmayı; Sende gördük, senden duyduk Mevlânâ!   Edep libâsını, ar deryâsını, Dünyanın nâfile kâr hülyasını, Nefs-i emmârenin nâr rüyasını; Sende gördük, senden duyduk Mevlânâ! […]

GÜNBEYLİ (Mahmut TOPBAŞLI) mahtopbasli@hotmail.com   İnsanlar anlaşıldı, cihânın da sırrı yok… (Yahya Kemal BEYATLI)   İnsan denen bu meçhul, Huyundan anlaşıldı… Aslında mahzun, melûl, Suyundan anlaşıldı.   Fıtratında bir cevher, Akledince münevver, Kâinatla beraber; Boyundan anlaşıldı.   Kul olmayı bilmesi, Huzûruna gelmesi, Ki ölmeden ölmesi; Sa‘yinden anlaşıldı.   Kıyıp gönül kentine, Düşmüş gurbet semtine, Şikâyeti, derdi ne; Toyundan anlaşıldı.   […]

GÜNBEYLİ (Mahmut TOPBAŞLI) mahtopbasli@hotmail.com     Rasûl’ün doğum günü, zikrim segâh dökülsün, Kehribar tesbihimden; «Allah… Allah…» dökülsün.   «Habîbim doğdu.» diye aydınlanır ufuklar, Damla damla süzülen, nice günah dökülsün.   Neyzenin hüneriyle, çağlasın sûz-i diller, Yanık yanık inleyen, muhayyer âh dökülsün.   Berrak sular misâli, parıldıyor gökte ay, Yıldızların saçından, tel tel felâh dökülsün.   Dervişçe hâl diliyle, hükmüne boyun […]

GÜNBEYLİ (Mahmut TOPBAŞLI) mahtopbasli@hotmail.com   İçin için yanan köze, Kül olmaktan ar ederim. Hakikate bakan göze, Tül olmaktan ar ederim.   Söz yüreği dile taşır, Hislerim göğe ulaşır, Beni zirvelerden aşır; Çöl olmaktan ar ederim.   Gece güne kavuşurken, Aşk ateşi tutuşurken, Gönül gönle konuşurken; Dil olmaktan ar ederim.   Aşkta kıymet bilmek güzel! Gül dalında gülmek güzel! Rahmet olup […]

GÜNBEYLİ (Mahmut TOPBAŞLI) mahtopbasli@hotmail.com     Yiğitlik damlıyor alın terinden, Yüreğimde çiçek açtı açacak… Ümitler doğuyor aşk seferinden, Aklım ötelere uçtu uçacak…   Vuslatın ufkundan ömre pay düştü, Yıllar geçti, mevsim bitti, ay düştü, İlhamın sırları bir bir üşüştü; Gönlüm mısraları saçtı saçacak…   Semâlara dönük efsunlu bakış, Zafere dörtnala koşarak yaz-kış, Güneşin ardında kutlu bir akış; Zâlimin uykusu kaçtı […]