BAYRAMLARLA GEL

Bestami YAZGAN -Doğu Türkistan’dan esen rüzgârın çağrısıdır bu- Al ile yeşili düşte görürüm, Sorarım hilâli her gün şafaktan. Can vergisi benliğimi veririm, Bayramı, düğünü unuttum çoktan. Ey zincirler bâri sizler ağlayın, Ağlayan yok, gülenim çok arkamda. Zindancılar daha sıkı bağlayın, Nasıl olsa bugün dostlar bayramda. Her sabah kapımı çalma durmadan, Benimle eğlenme deli rüzgâr git! Vefâya sormadan, öze sormadan Çorak […]

Continue reading »

CEHALET BAŞA BELÂ!..

Ali Rıza MALKOÇ Okumadan olmuyor, Cehalet başa belâ!.. Kalemle de dolmuyor, Cehalet başa belâ!.. Diploması tasdikli, Aracı dört lâstikli, Gittiği yol gedikli, Cehalet başa belâ!.. Haberi yok yazandan, Ayran içer kazandan, Hak korusun azandan, Cehalet başa belâ!.. Dört söyleyip bir dinler, Destekçisi yeminler, Yetişin ey emînler! Cehalet başa belâ!.. Beceremez kıskanır, Cihanı sersem sanır, Yorulur da usanır, Cehalet başa belâ!.. […]

Continue reading »

TÜRK GENÇLİĞİ

Ahmet ARSLAN Ey cihangir milletin cesur koç yiğitleri! Zulmün üstüne yürü, durma, haydi, ileri… Hayat vermeyen suyun, gözleri yaşarır mı? Kök salmayan ağacın dalları yeşerir mi? Kök olup budak sal ki dalında meyven olsun, Gölgene sığınanlar, huzurla güven bulsun… Vatan, millet aşkıyla gökte hilâlle yanan, Şan ve şeref sahibi, sensin o güzel cânan… Mâneviyat filizin güzelliklerle açsın, Sevgiyle dolu gücün […]

Continue reading »

YALNIZ GIPTA EYLEDİK?!.

SEYRÎ (M. Ali EŞMELİ) Nihayette biraz insaf sahibi olan nâdan kimseler dahi Hazret-i Peygamber’e gıpta hâlinde. Lâkin O’na gerçek sevda ve bağlılık; gıptadan öte bir hâli, gayreti ve aynılığı zarûrî kılmakta değil mi? Öyleyse niçin;   Şu çöl gibi dünyada, ey Gül, aşkından yana, Dîvâne olamadık; yalnız gıpta eyledik! Emrine «lebbeyk» diyen sahâbeydi, biz Sana, Pervâne olamadık; yalnız gıpta eyledik! […]

Continue reading »

GÖZYAŞI DÖKMEK

TÂLÎ (Mustafa Asım KÜÇÜKAŞCI) Âb-ı hayattır, gözyaşı dökmek! Arş’a kanattır, gözyaşı dökmek! Sadra şifâdır, kalbe devâdır, Ayna cilâdır, gözyaşı dökmek! Mâziye pişmân, olduğumuz an, Tevbeye burhan, gözyaşı dökmek! Tevbe tohumdur, sîneye doldur, Üstüne yağmur, gözyaşı dökmek! Merhemi karmak, yâreyi sarmak, Damlayan infak, gözyaşı dökmek! Kâbe’de, hacda… Aşk ile secde… Var diye vecde, gözyaşı dökmek! Kuytuda yerler, saklı seherler, Gözdeki cevher, […]

Continue reading »

ANNE

VAROĞLU (Mehmet Ali VAR) En büyük sevgi ve hürmet sana hakmış anne, Nehr-i cennet, ayağın altına akmış anne. Bilgisizler değerinden, dövünüp durmakta, Senelerdir yanarak, hep sana bakmış anne. Düşenin dostu bulunmaz, koca dünyâda bile, Anneden başkası, zor günde kaçakmış anne. Merhametsiz nice insan türemiş âlemde, Kara yüzler, nice öksüzleri yakmış anne. En sıcak yer, yüreğinmiş çilekeş evlâda, Kucağın, yavruna âlâ […]

Continue reading »

DÖN GEL OĞLUM

Yusuf DURSUN Yüce yerden gelir emir, Cümle canlar tekmil verir; Yürek değil, dağlar erir. Aslan oğlum, aslan oğlum, Yaratan’a yaslan oğlum! Kışlaya kokun yayılsın, Çiğdem olduğun duyulsun, Menekşeyle bir sayılsın. Amber oğlum, amber oğlum, Övünsün Peygamber, oğlum! Hayalinde yer ver bize, Gül selâmın gönder bize, Yüzün doğsun evimize! Nurdan oğlum, nurdan oğlum, Meraklanma burdan oğlum. Zor da olsa, günler geçer, […]

Continue reading »

NE GÜZEL!

Zahit GENÇ Kur’ân en üstün kelâm, Hayat Kur’ân’la güzel. Hakk’a giden yol İslâm, Kulluk ihsanla güzel. Yoktan kurtul gel «var»a, Affa gir düşme «nâr»a, Umut bağla ki «yâr»a, Dostluk yâranla güzel. Sevinç ve elem bize, Koskoca âlem bize, Yazacak kalem bize, İlim irfanla güzel. Olma kötüye kıyas, Etme ukbâda iflâs, En güzel ziynet ihlâs, İnsan îmanla güzel. Ne komedi ne […]

Continue reading »

BEKLETME!..

SEFERÎ (M. Nejat SEFERCİOĞLU) Bekletme yollarda yaşlı gözleri, Burcu burcu kokan sümbül ol da gel!.. Kulaklarda kalan tatlı sözleri, Dallarda okuyan bülbül ol da gel!.. Dünyayı ısıtan bir güneş gibi, Gönülleri yakan kor ateş gibi, Bir sevgili yahut bir kardeş gibi, Gonca gonca açan bir gül ol da gel!.. Uykusuz gözlerde beklenen uyku, Çatlayan dudakta damla damla su, En içli […]

Continue reading »

BİZİM YÛNUS

Servet YÜKSEL Bir insan kırk yılda gül olur açar, Bu eşikte yatan bizim Yûnus mu? Kendini bilmez de dağlara kaçar, Nefse kement atan bizim Yûnus mu? Buğday mı, himmet mi sorma hünkârım? Yarı yoldan döner benim karârım, Gayri bu hasretle yanar, yakarım, Âhı göğü tutan bizim Yûnus mu? Bir kapı ki, eğri odun girmezmiş, Aşkın esrârına akıl ermezmiş, Emaneti her […]

Continue reading »
1 409 410 411 412 413 496