CEMRE DÜŞER SULARA

Basri DOĞAN basridogan@hotmail.com

 

 

Cemre düşer sulara, buzlarını eritir,

Güzel sözün kudreti hassas kalbi titretir.

 

Ovalarda, dağlarda aradığın bengisu,

Akıp gitmiş geride sana kalmış tortusu.

 

Yere düşen damlayı muhabbetle kucaklar,

Suyla gelir kendine kuru, çatlak topraklar.

 

Suya düşen sûretin; hakikat mi, mecaz mı?

Yudumlasa gözlerin, tatlı suya kanmaz mı?

 

Hayat gizli damlada, suda derin bir ufuk,

Yansıyınca geceye, başlar serin yolculuk.

 

Köpüklerin üstünde ırmakların nefesi,

Yatağında çağıldar hırçınlaşan bestesi.

 

Perdelerin arkası renksiz, duru bir kare,

Azar azar gördüğün parçalanmaz yekpâre.

 

Gözelerden dökülen damlaların azmine,

Gönlün uyar suların uzaklaşan ritmine.

 

Kayalardan süzülür başlar suyun hicreti,

Bitmez vâsıl olmadan deryâlara hasreti.

 

Kibirlenmez, huşuyla yere koyar başını,

Doğduğu günden beri gizliyor gözyaşını.

 

Buhar olur yükselir, kirlerinden arınır,

Ne müştekî hâlinden ne yorulur, usanır.

 

Zaman gelir buz olur, yağmur olur, kar olur,

Yere iner soğukta birbirine sokulur.

 

Ufuklara sığmıyor denizdeki sonsuzluk,

Suda bulur hayatı, hayat süren her mahlûk.

 

Damla damla dökülse aldanmadan kesrete,

Teslim olur her nesne aziz olan kudrete.

 

Hayalinde çizdiğin resim bir an donmaz mı?

İki damla gözyaşın tutuşarak yanmaz mı?

 

Toprak suyu tutarken göğün altı delinir,

Yer üstünde ne varsa suya batar silinir.

 

Nuh Nebî’nin gemisi limansız bir deryâya,

Açılırken yakarır sırılsıklam, Mevlâ’ya:

 

Yâ Rab suya coşmayı, taşmayı Sen öğrettin!

İnanırız, geçmiştir gazabını rahmetin.

 

Rahmet yağdır semâdan, rahmet olsun nehirler,

Berekete gömülsün bâdiyeler, şehirler.

 

Mühürlenen yürekler gafletinde boğulsun,

Arzı yoktan var edip donatana hamdolsun.