MEVLÂNÂ’NIN GAZELLERİNİ TÜRKÇE SÖYLEYİŞ -24- İLK EDEN BİZDİK GÖNÜL ŞEHRİNDE VAHDET ZİKRİNİ

Harun ÖĞMÜŞ harunogmus@gmail.com

 

Gerçi dünyâ bir zaman meyden, üzümden dûr idi,

Gönlümüz lâkin bizim bir bâdeden mahmûr idi.

 

İlk eden bizdik gönül şehrinde vahdet zikrini,

Bakma sen derlerse şâyet, ilk eden Mansûr idi.

 

Hazret-i Âdem çamurdan yoğrulup can bulmadan,

Gönlümüz çoktan karışmış aşk ile ma‘mûr idi.

 

Bir güneş kâseydi gûyâ gönlümüz, parlardı hep,

Can şarâbından cihan baştanbaşa pür-nûr idi.

 

Mest et ey sâkî, şu balçıktan çıkan zır câhili,

Tâ ki fark etsin, o had bilmez nasıl mağrûr idi.

 

Can fedâ olsun bizim candan yakın sâkîmize,

Ondan evvel çok hakîkat göz için mestûr idi.

________________________

* Pîş ez-an k’ender cihân bâğ û mey û engûr bûd,

Ez-şarâb-ı lâyezâlî cân-ı mâ mahmûr bûd.

matla‘lı gazel. (Mevlânâ, Dîvân-ı Kebîr -Seçmeler-,
nşr. Şefik CAN, Ötüken, 2000, I, 423-24; Firuzanfer neşri, II, 731)

Bu gazel vesilesiyle Fuzûlî’nin;

Ey hoş ol günler ki ruhsârın bana manzûr idi,

Çeşm-i ümmîdim çerâğ-ı vasldan ma‘mûr idi

ve yine «henüz» redifli gazellerini hatırlamamak elde değildir.

 

vezni: fâilâtün / fâilâtün / fâilâtün / fâilün

 

10 Ocak 2022 Pazartesi, Konya