SULTANAHMET CAMİİ

M. Nihat MALKOÇ mnm61mnm@hotmail.com

 

Gök kubbenin altında heybetli durursun sen!
Gönüllere akarsın Sultanahmet Camii!..
İslâm coğrafyasında haysiyet, gurursun sen!
Misk ü anber kokarsın Sultanahmet Camii!..

Ufukları kuşatır mâverâdan ezanlar,
Ezanlar okundukça keskinleşir iz‘anlar,
Seni îzah etmekte âciz kalır ozanlar;
İdraklerde vakarsın Sultanahmet Camii!..

Kelime-i tevhîde ne mânâlar yüklersin,
Karanlık geceleri gündüzlere eklersin,
Rûhânî iklimine mü’minleri beklersin;
İntizardan bıkarsın Sultanahmet Camii!..

Bir yanda Ayasofya, öbür yanda varsın sen,
Ümmetin gözbebeği, mü’minlere yârsın sen,
İnanana âşikâr, inançsıza sırsın sen;
Şimşek olup çakarsın Sultanahmet Camii!..

Ak güvercinler konar kubbendeki aleme,
Minarelerin benzer, elife ve kaleme…
Uzağına düşenler giriftardır eleme;
Hasretinle yakarsın Sultanahmet Camii!..

Sedefkâr Mehmed Ağa ruh üfledi taşlara,
Mermer bûse kondurdu nice mağrur başlara,
Secdegâhlar şâhittir akan kanlı yaşlara;
İçimizde efkârsın Sultanahmet Camii!..

Ümmetin dertleriyle gece-gün âh eylersin,
Kulu îman bağıyla bağlar, nikâh eylersin,
Duâyı mü’minlere güçlü silâh eylersin;
İklimine sokarsın Sultanahmet Camii!..

Mü’minin hasretini duyarsın ulu mâbet!..
Gönülleri îmanla boyarsın ulu mâbet!..
Yüreklerde yirmi dört ayarsın ulu mâbet!..
Mütebessim bakarsın Sultanahmet Camii!..

Ezan nidâlarıyla çalkalanırken kürsün…
Kıyâmet kopana dek saltanatın hep sürsün!
İstanbul’un kalbine vurulan bir mühürsün;
Aydınlığa çıkarsın Sultanahmet Camii!..