DUÂYA DAVET

Yazar: Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi

Ey bayrak!

Seni bayrak yapan uğrunda
kurban olan şehâdet kanlarımızdır.

Ey toprak!

Seni vatan yapan ruh; dînimizdir,
bayrağımızdır, ezanlarımızdır,
ırzımızdır ve Allah için
sana fedâ ettiğimiz
canlarımızdır.

Asırlarca İslâm âleminin bayraktarlığını yapmış şanlı bir ecdâdın mîrasçısıyız. Haçlı hücumlarını dâimâ mağlûp eden ve Avrupa’nın ortalarına kadar kovalayan, üç kıtada ve yedi denizde bütün müslümanların can ve mal güvenliğini kendine emânet bilen bir devlet-i aliyyenin tabiî vârisi…

İslâm’ın son karakolu…

Bu değişmez tarihî vazifesi sebebiyle, dâimâ İslâm düşmanlarının baş hedefi, ülkemiz.

Başta kanlı terörle, haksız iktisâdî tazyiklerle ve gizli siyâsî komplolarla, her taraftan saldırmaktalar.

Bu meş’um plânları bozmak için;

Peygamber ocağı olan ordumuz, sînesi îman dolu Mehmetçiğimiz;

9 Ekim 2019 tarihinde, «Barış Pınarı Harekâtı»na başladı. Canını fedâ etmek pahasına fedâkârca gayret ettiler. Şehidlerimiz oldu, gazilerimiz oldu.

Şehidlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize âcil şifâlar, yakınlarına sabr-ı cemîl niyâz ederiz.

Hamdolsun ki;

•Semâmızda ezan sesleri hiç dinmesin diye,

•İslâm’ın hilâlini taşıyan sancağımız inmesin diye,

•Mâbedimizin göğsüne nâmahrem eli değmesin diye,

•Dînimizi/îmânımızı yaşayıp yaşatacağımız vatanımıza düşman ayağı basmasın diye,

•İslâm’ın son karakolu olan Türkiye’mizin bekāsı için, canlarıyla bedel ödeyen îmanlı Mehmetçiklerimiz var, yiğit evlâtlarımız var.

Onlar cephede canlarını hiçe sayarak vatana hizmet ederken, bizlere de bir vazife düşmekte:

Büyük âlim ve âriflerden İmâm-ı Rabbânî Hazretleri buyurur ki:

“Bir savaş, iki sınıf ordunun müşterek gayretiyle kazanılır.

Biri leşker-i gazâ (serhat ordusu),

Diğeriyse leşker-i duâ (duâ ordusu)dur.”

Nitekim sahâbe efendilerimiz de, sefere çıkarken kendi duâlarına ilâveten, zaferleri için ayrıca «Ashâb-ı Suffe»den de yani o Hak dostu sahâbîlerden de duâ talebinde bulunurlardı.

Bugün -inşâallah- bizler de çokça duâ edeceğiz. Bilhassa seherlerde, İslâm’ın ve müslümanların zaferi için niyazda bulunacağız.

Az sayıdaki Tâlut ordusundaki îmanlı askerlerin çok sayıdaki Câlut ordusuyla karşılaştığında ettiği duâyı bizler de bilhassa bugünlerde bol bol tekrarlayalım:

رَبَّنَٓا اَفْرِغْ عَلَيْنَا صَبْرًا وَثَبِّتْ اَقْدَامَنَا
وَانْصُرْنَا عَلَى الْقَوْمِ الْكَافِر۪ينَۜ

“Ey Rabbimiz! Üzerimize sabır yağdır (yüreğimizi sabırla doldur), ayaklarımızı sağlam bastır (bize mukâvemet/direnme gücü ver) ve kâfir kavme karşı bize yardım et!” (el-Bakara, 250)

Her sabah Fetih Sûresi’ni okumaya gayret edelim.

Cenâb-ı Hak, İslâm âlemini fitne ve fesat ile kan gölüne çeviren ehl-i küfür ve ehl-i nifâka fırsat vermesin.

Rabbimiz, zâlimin hasmı ve mazlumun dostu olan devletimize ve ordumuza, güç-kuvvet versin.

Cenâb-ı Hak duâ ordularının ihlâsı, mazlum müslümanların duâları ve serhat ordumuzun fedâkârca gayretleri ile -inşâallah- maddî ve mânevî nice zaferler ihsân eylesin.

Âmîn!..