KİLİSEDE BİR OSMANLI SANCAĞI

ŞAİR : Servet YÜKSEL servety@t-online.de

Almanya’nın Augsburg kentindeki ünlü Dom Kilisesi’nde asılı bulunan bir Osmanlı sancağı var. Sancağı gören ziyaretçiler şaşırırken, özellikle müslüman Türkler duygulu anlar yaşıyor.

Dom Kilisesi basın bürosundan edindiğimiz bilgiye göre; Osmanlılarla yapılan bir savaşta ele geçirilen Osmanlı sancağı, 21 Ekim 1689’da Prens Louis von Baden tarafından kiliseye asılmak üzere «Dom Dekanı»na verilmiş. Bir yüzünde;

“Lâ ilâhe illâllah Muhammedü’r-Rasûlullah” diğer yüzünde ise;

“Muhammed -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Allâh’ın Rasûlü’dür. Allâh’ın yardımıyla zafer inananlarındır.” yazan sancağın kumaşı ipek ve kenarları altın sarısıdır. Sancağın orta bölümü ise kırmızı renktedir.

1957 yılında, Münihli Cornelia Knörle-Jahn tarafından temizlenen ve bakımı yapılan sancak; zamanla yıpranarak asılamayacak duruma geldiği için,
1992’de bir kopyası yapılarak tekrar bugünkü yerine asılmış. Dom Kilisesi’nin doğudaki girişinin hemen solunda üstte asılı bulunan Osmanlı sancağı, şanlı ecdâdımızdan bir hâtıra olarak, o şanlı günlerin hayaliyle mahzun bir şekilde bekliyor.

KİLİSEDE OSMANLI SANCAĞI!

Ben Osmanlı sancağı; gurbet elde esirim,
Ey Türk evlâdı! Gel, gör nasıl üzülüyorum…
Kilise soğuğunda unutulmuş sefirim,
Haçlı bakışlarında sanki yüzülüyorum…

Düştüğüm günden beri, coğrafyamız kanıyor!
Yaşadığım cenkleri, kimi masal sanıyor.
Viyana önlerinde hayalim dolanıyor;
Bir süvari elinde hâlâ süzülüyorum…

Ben ki asırlar boyu; aşktım, îmandım, şandım!
Hakk’ın âyetlerini nakış nakış kuşandım.
Rüzgâr kanatlarımdı, karlı dağlar aşandım;
Heyhât! Şimdi içime doğru büzülüyorum…

Neylersin ki zamanın, bahtımın hâsılıyım,
Sûretimi yaptılar, tavanda asılıyım,
Dom’un mahzenlerinde, sandıkta basılıyım;
Her yanım güve, iplik iplik çözülüyorum…

Uzağım destanlara, yürüdüğüm bağırdan,
Yıllar geçtikçe medet umdum; körden, sağırdan…
Yazılarım silindi, rengim soldu kahırdan;
Tarihin gözlerine bakıp bozuluyorum…