GİDECEĞİZ BU DİYARDAN!..

ŞAİR : Abdullah GÜLCEMAL abdullah_gulcemal@hotmail.com

Allâh’ın kanunu böyle,
Bu diyardan gideceğiz!..
Mevlâ’m bize yardım eyle,
Bu diyardan gideceğiz!..

Git bak; dünyayı gez, dolaş,
Bitmez kaygı, dert ve telâş,
Hazırlanın yavaş yavaş,
Bu diyardan gideceğiz!..

Hükmü yok hiçbir kararın,
Nedir kârın ve zararın
Belki bugün, belki yarın,
Bu diyardan gideceğiz!..

Ömür sular gibi akıp,
Çaresiz ardından bakıp,
Ne varsa burda bırakıp,
Bu diyardan gideceğiz!..

Ne sonradır ne de önce,
Bir hesap var ince ince,
Nihayet vakti gelince,
Bu diyardan gideceğiz!..

Doğan bebek niçin gülmez?
Gelen gider, giden gelmez…
Âkıbet ne, kimse bilmez,
Bu diyardan gideceğiz!..

Değişir mi kaza-kader,
Azı sürur, çoğu keder…
Koca ömrü ettik heder,
Bu diyardan gideceğiz!..

Döndükçe feleğin çarkı,
Terk ederiz evi-barkı…
Yarı ümit, yarı korku,
Bu diyardan gideceğiz!..

Sağına bak, soluna bak…
Boşuna bak, doluna bak…
Bir nefeslik yoluna bak,
Bu diyardan gideceğiz!..

«İhtimal» yok, «belki» değil.
Gidenlerin ilki değil…
Babamızın mülkü değil,
Bu diyardan gideceğiz!..

Hazret-i Âdem’den beri,
Dünya bir imtihan yeri.
Kılavuz tut Peygamber’i,
Bu diyardan gideceğiz!..

Koşa koşa yorulsak da,
Bazen küsüp darılsak da,
Sıkı sıkı sarılsak da,
Bu diyardan gideceğiz!..

Ecel çalınca kapıyı,
Yıkıp yumar her yapıyı,
Bırak senedi, tapuyu,
Bu diyardan gideceğiz!..

Miftah; bâbı açmak için,
Kuşa kanat; uçmak için,
Ne ektiysek biçmek için,
Bu diyardan gideceğiz!..

Hamdolsun ki Rabbimiz’e,
İslâm’ı sevdirdi bize,
Şükür düştük nurlu ize,
Bu diyardan gideceğiz!..

15 Mayıs 2014