TAKVÂ

Bekir ÇİÇEK

Rabbimiz müttakî kulunu sever,
Kulu eyler Hakk’ın âşığı takvâ…
Verir de sâlihe büyük bir değer,
Ayırır sâlihle fasığı takvâ…

Gönlü takvâ dolu siyah bir köle,
Fazîlette geçer eşrafı bile,
Bir şeref bahşetmez kavim, kabîle,
Kıymet ölçüsünün nâziği takvâ…

Hayat seferinde dikkat sahibi,
Dikenli bir yolda yürürmüş gibi,
Yaşayana olur cennet nasibi,
En iyi âhiret azığı takvâ…

Kısaca nefsânî meyli köreltmek,
Rûhî istîdâdı her dem yükseltmek,
Kalbi sadâkatla Hakk’a yöneltmek,
Gönül gözlerinin ışığı takvâ…

Ehlini Habîbin neslinden kılar,
Uzasa mesafe geçse de yıllar,
Yakını olurlar takvâlı kullar,
Erdirir âşıkla mâşuğu takvâ…

Takvâ elbisesi hayırlı libas,
Giyen safâ bulur, biter iltibas,
Zühd ve verâ; dostu, kardeşi ihlâs,
Kulluğun hâlisi, sâdığı takvâ…

Sadece kesmeye denilmez kurban,
Allâh’a ulaşmaz et, kemik ve kan,
O’na ancak takvâ ulaşır kuldan,
Amellere ihlâs katığı takvâ…

Takvâ ile hayat sürmek gerekir,
Bir ömür, hak sözde durmak gerekir,
Canı müslümanken vermek gerekir,
Bizi eyler kulun hâzığı takvâ…