DOSTA MERHABÂ!..

Servet YÜKSEL servety@t-online.de

Gel biz de diyelim ey bâd-ı sabâ!
Kavim-kardeş, cümle dosta merhabâ…

Adım adım izlerinde Yûnus’un,
Özümüz var sözlerinde Yûnus’un…

Başak bizim, harman bizim, un bizim,
Milletimden ümit kesmem, gün bizim…

Bu dadaş mertliği, gakkoş nişanı,
Bırak dalgalansın efemin şânı…

Ağrı’dan bak, Selimiye görünür,
Gönüller vahdet der, vecde bürünür…

İçimde kıvranan şehirler, köyler…
Şu Malazgirt, şu dar boğaz ne söyler?..

Bu karlı dağlarda tutuşup, yandım,
Îmânımı siper ettim, dayandım…

Hızır’ın nazarı aşkı vuruyor,
Ulu Cami kubbesinde duruyor…

Düşeni kaldırır elimiz bizim,
Kırklara karışmış delimiz bizim…

Dergâh sofrasında çorba içelim,
Hay diyende kendimizden geçelim…

Bir kuru fidanı diker giderler,
Vîrâne kalpleri gülşen ederler…

Eynimizde Peygamber’in hırkası,
Ah bir bilsem daha neyin kavgası!..

Gül açanda şehidimiz, gāzîmiz.
Hatırına hiç gelmez mi mâzîmiz?..

Tarihe sor fitne-fesat ehlini,
Boynumuza ilmek etme cehlini…

Bir kutlu sevdanın hilâl kaşıyız,
Biz bu coğrafyanın mihenk taşıyız…