MESCİD-İ AKSÂ’DAN BİR FAZÎLET ÖRNEĞİ

Muhterem Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi’nin gönüllere hitap eden sohbetleri ve hizmetleri ekseninde kaleme aldıkları feyizli eserleri, sadece memleketimizde değil, bütün dünyada okuyucularının gönlüne bir ilâhî muhabbet selâmı, bir hidâyet ve selâmet daveti sunuyor.

Muhterem müellifin otuzu aşan eserleri, muhtelif dillere çevriliyor. Hidâyetlere ve Hazret-i Peygamber’e coşkun bir muhabbete vesile oluyor.

Gönülleri rahmetle kucaklayan bu Hazret-i Peygamber muhabbetine, birbirinden güzel yansımalar da geliyor şüphesiz.

İşte onlardan biri…

Mazlûm Filistin’in, gönlü yaralı başşehri Kudüs’ten, Mescid-i Aksâ’dan, bir şehid yetimi ‘Ulâ’ isimli bir kızcağızdan…

Muhterem müellifin, Arapçaya da tercüme edilen ve Peygamber Efendimiz’in müstesnâ şahsiyetini, kelimelerin yettiği ölçüde anlatan «Emsalsiz Örnek Şahsiyet, Allâh Rasûlü Hazret-i Muhammed j» adlı eserini okumuş ‘Ulâ…

Hislenerek kaleme sarılmış ve müellifine bir mektup yollamış, üstelik yanında bizleri derin bir tefekkür ve ibrete gark edecek bir zarf ile…

İşte satırlar:

Bismillâhi’r-Rahmâni’r-Rahîm

Pek muhterem Osman Hocamız;

Yüce Allâh’ın rahmeti, bereketi, uğuru üzerinize olsun dileklerimle zât-ı âlinizi çok sevdiğimi bildirmek istiyorum.

Ben Şehid Ahmed’in kızı ‘Ulâ. Dedemin baskısını üstlendiği, Efendimiz j’le alâkalı değerli kitabınız “Emsalsiz Örnek Şahsiyet”i okudum. Çok değerli bir kitap olduğunu ifade etmek isterim. Yüce Allah bunun karşılığını size büyük hayırlar olarak iâde eylesin.

Ben ve kardeşlerim, Türkleri çok seviyoruz. Dedem de sizleri çok seviyor ve size çok husûsî selâmlarını iletiyor. Hepimiz size çok duâ ediyoruz.

Ben bu satırları zât-ı âlînize Mescid-i Aksâ’nın içerisinde ikindi namazını beklerken yazıyorum.

Ben, zât-ı âlînize her Cuma günü dedemden ve babamdan alarak biriktirdiğim ve şahsî tasarrufuma ait olan basit bir miktar para gönderiyorum. Ve zât-ı âlînizden bu basit miktarı Türkiye’deki fakir çocuklara iletmenizi ricâ ediyorum. İleride büyüdüğümde inşâallah fakirlere daha çok yardım edeceğim.

Babam, Mescid-i Aksâ’yı savunurken şehid oldu ve ben onu hiç görmedim. Ben onu -inşâallah- cennette görürüm ve ben de -inşâallah- onun gibi Mescid-i Aksâ’da şehid olurum.

Muhterem Osman Hocam; ben zât-ı âlînizden öncelikle Filistin’deki müslümanlara ve bilhassa bana şehid olabilmem için duâ etmenizi talep ediyorum.

Allâh’ın selâmı, rahmeti, bereketi üzerinize olsun.
12.05.2010
Mescid-i Aksâ
‘Ulâ Ahmed
***

Cenâb-ı Hak, içinde bulunduğumuz maddî ve mânevî nimetlerin idrâkine varmamızı ve bu yetim kızın samimî hâlinden hisse almamızı nasîb eylesin… Âmîn…