HÜZZAM KÂR-I NÂTIK
MÜRİD (Mustafa TAHRALI)
-Sayın Bekir Sıdkı SEZGİN’e-
Âh geçti mi ey gül dile cânân idiğin dem?..
Âh geçti mi ey gül,
Cânân idiğin dem?..
HÜZZÂM ile peymâne-i sûzân idiğin dem…
Âh geçti mi ey gül,
Sûzân idiğin dem?..
***
Gelmez mi dilin derdine dermân idiğin dem?..
Gelmez mi ki ey gül,
Dermân idiğin dem?..
Dillerde SEGÂH âh ile hem-cân idiğin dem…
Gelmez mi ki ey gül,
Hem-cân idiğin dem?..
Âh nerdedir ey gül dile mihmân idiğin dem?..
Âh nerdedir ey gül,
Mihmân idiğin dem?..
Bir BESTENİGÂR seyrine hayrân idiğin dem…
Âh nerdedir ey gül,
Hayrân idiğin dem?..
***
Söyle bülbül şu cihân ehline efsânemizi…
Lutfedip gûş-i dile,
Söyle efsânemizi.
EVC-i âhenge çıkıp sun yine peymânemizi…
Sun gönülden gönüle,
Yine peymânemizi.
Seyr-i dîdârına erdir dil-i mestânemizi…
Perdelerden geçirip,
Dil-i mestânemizi.
Eyle MÂHÛR ile şen sîne-i vîrânemizi…
Eyle seyrin ile şen,
Dil-i vîrânemizi.
Söyle hicrân ile yanmış dil-i pervânemizi…
Bir düşüp bin tutuşan,
Dil-i pervânemizi.
Eyle seyrinde MUHAYYER dil-i dîvânemizi…
Yâr ü bîgânemizi,
Deli dîvânemizi.
Hiç bitmesin ey hüsn-i cihan dilde beyânın…
Hiç bitmesin ey yâr,
Dillerde beyânın.
Lutfeyle HİCÂZ ehline seyrân-ı cihânın…
Lutfun ola ey yâr,
Seyrân-ı cihânın.
Yâr eyle firâk ehline imdâd-ı ayânın…
Yâr eyleyiver yâr,
İmdâd-ı ayânın.
Duysun gönül estikçe SABÂ bûy-i nihânın…
Duysun gönül ey yâr,
Gül-bûy-i nihânın.
Derd ehline seyrin açıver âlem-i cânın…
Aç seyrini ey yâr,
Gencîne-i cânın.
Bezleyle NEVÂ’dan dile âheng-i revânın…
Bezlet dile ey yâr,
Âheng-i revânın.
***
Nakşeyledi Bektaş dil-i yârâna nigârı…
Gösterdi nihâyet,
HÜZZAM’da karârı.
Gel sen de Mürid yâr ile gûş eyle bu «Kâr»ı…
Ettikçe terennüm,
Gûş eyle bu «Kâr»ı…
peymâne-i sûzân: Yakıcı kadeh. hem-cân: Gönlü bir. mihmân: Misafir. gûş-i dil: Dil kulağı. peymâne: Kadeh. seyr-i dîdâr: Güzel yüzü seyretmek. dil-i mestâne: Kendinden geçmiş dil. bûy-i nihân: Saklı, gizli koku. gencîne-i cân: Can hazinesi. gûş eyle: Dinle.
2001
1-3 ve 7-10’ncu kıt’aların vezni: mef’ûlü / mefâîlü / mefâîlü / feûlün
4-6’ncı kıt’aların vezni: feilâtün / feilâtün / feilâtün / feilün
(fâilâtün)