MÜMKÜN MÜ ANA?

Mehmet Ali VAR

Rüzgârlı bir sonbahar, yapraklar dökülüyor,
Bu ahvalde ayakta kalmak mümkün mü ana?
Dertlerin pençesinde damarım sökülüyor,
Son derde senden sabır almak mümkün mü ana?

Bin bir deprem yaşıyor gönlümde kurduğun kent,
Nefesimi kesiyor, yolumu kesen derbent,
Darağacını kurmuş, zaman boynumda kement,
Hiç solmayan bir çiçek olmak mümkün mü ana?

Sönmeyen bir ateş var, her an beynimde tüten,
Zehirli bir hançer var, kırık kalbime batan,
Dünya kadar yüküyle beni ezip ağlatan
Sırtımdaki dağları delmek mümkün mü ana?

Can ağacımın dalı, kesik olduktan sonra,
Yapraklarım dökülüp, bu ten solduktan sonra,
Azrâil emaneti teslim aldıktan sonra,
Sol omzun sayfasını yolmak mümkün mü ana?

Varoğlu’yum, harabım, bağrım ki talan oldu,
Umutlarım tükendi, bu fânî yalan oldu,
Hakkını helâl eyle, artık zamanım doldu,
Ayrılırken huzurla dolmak mümkün mü ana?