Bir Bebeğin Dramı
Seyrî ( M. Ali EŞMELİ )
Yeni doğmuştu bebek, yattığı yer vîrandı,
Emzirirken çilekeş annesi kurşunlandı…
Oldu kalkan, sarılıp yavruya hicranlı baba,
Onu kurtarmak için cân ile gösterdi çaba.
İki bombayla fakat yan duvarın koptu taşı,
O sipersiz babanın oldu paramparça başı.
Kanlı etlerle bebek, düştü, kapaklandı yere,
Vah yazık, her yanı dönmüştü kızarmış ciğere…
Çöktü tâ bağrına bin bir dayanılmaz acılar,
Tatmadan gülmeyi feryât ederek Arş’a kadar,
Hıçkırıp ağladı, bitmiş, acı bir sesle bebek,
Ona olmuştu uçaklar, kara, zâlim kelebek…
Yoktu feryâdını dünyâda duyan güç, ne garip,
Ey hekimler, nasıl olsun ölü bir anne tabip?
Üç saat geçti bu sancıyla, bu feryatla, aman,
Okulundan küçücük ablası tam geldiği an,
Kara zulmün yeniden başladı bombardımanı,
Tam eşikteydi küçük abla, akıp gitti kanı…
Görmeden kardeşinin hâlini can verdi yazık,
Hangi vicdâna çocuklar, bu kadar oldu azık?
Güçlüler vampir olup zevk ile etsin de düğün,
Hep terör suçlusu dünyâda bebekler mi bugün?
Daha yükseldi tükenmiş bebeğin zârı, ana,
Ağlamaktaydı o mâsum yine yalnız başına…
Ne kulaklar ki sağırken bu perîşan nefese,
Duydu en kahpe uçaklar kızaraktan bu sese.
Geldi tuğyân ile kaç kez yeniden bombaladı,
Azıcık titremedeyken bebeğin can kanadı,
Bir şarapnelle tamâmen bedeninden koptu,
Yeri Seyrî bilemem, gökte kıyâmet koptu