KUR’ÂNÎ TÂLİMATLAR -37- BİR MÜ’MİNİN HELÂL GIDÂ ve KAZANÇ HASSÂSİYETİ

Yazar: Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi NEREDEN? Fahr-i Kâinat -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’in oruçlu olduğu, uzun ve sıcak bir yaz günüydü. Şeddâd bin Evs’in kız kardeşi Ümmü Abdullah -radıyallâhu anhâ-, iftar vaktinde Efendimiz’e bir kâse süt gönderdi. Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem-, sütü getiren kişiyi Ümmü Abdullâh’a geri gönderip; “–Bu sütü nereden buldun?” diye sordurdu. Ümmü Abdullah; “–Kendime ait olan […]

Continue reading »

O’nun Muhteşem Ahlâkı-28-

YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi (Fetânet, Firâset ve Basîreti) NEBEVÎ İDRAK ve ZEKÂ Cenâb-ı Hak; insanlığa merhametinden dolayı, sırât-ı müstakîme irşâd edecek peygamberler göndermiştir. Bu nurlu elçilerin müşterek husûsiyetlerinden biri de fetânettir. Fetânet; akıl, zekâ ve firâset hususlarında en üst derecede olmaktır. Kuvvetli bir hâfıza, yüksek bir idrak, güçlü bir mantık ve iknâ kabiliyetine sahip olmak demektir. Fetânet; kuru […]

Continue reading »

O’nun Muhteşem Ahlâkı -22-

YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi (Bâtınî Farzlar: Cömertlik ve Merhamet) ZÂHİRÎ ve BÂTINÎ FARZLAR Zâhir ile bâtın, birbirini tamamlayan iki husûsiyettir. Biri olmadan diğeri dâimâ noksandır. Rabbimiz’in bizden istediği kulluk vazifelerinin bir kısmı zâhirî, bir kısmı bâtınîdir. Beş vakit namaz, Ramazân-ı şerif orucu, zekât ve hac gibi ibâdetler; zâhirî farzlardır. Sadece bu ibâdetleri yerine getirmekle; Cenâb-ı Hakk’a karşı kulluk […]

Continue reading »

O’nun Muhteşem Ahlakı -18

Ebedî Fecre YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi (Kanaat, Tevekkül ve İstiğnâsı) YALNIZ ALLAH’TAN İSTE! İnsanoğlunu yaratan, rızıklandıran, ona ihtiyaç duyduğu maddî-mânevî türlü nimetleri bahşeden; Cenâb-ı Hak’tır. Rabbi; bütün yarattıkları gibi, insanın da rızkını tekeffül etmiştir. Âyet-i kerîmede buyurulur: “Nice canlı var ki, rızkını (yanında) taşımıyor. (Rızkını kendisi temin edemiyor.) Onlara da size de rızık veren Allah’tır. O, her şeyi […]

Continue reading »

FÂNÎYİ BÂKÎ YAPAN SIR: SADAKA

YAZAR : Yard. Doç. Dr. Mustafa CANLI canli20@hotmail.com Sadaka, her müslüman üzerine bir vecîbedir. Sevgili Peygamberimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- bu hususa şöyle işaret buyurmuşlardır: “Her müslümanın sadaka vermesi gerekir.” (Müslim, Zekât, 55) Her müslüman zengin olamayacağına göre, burada bahsedilen sadaka; sadece mal ile verilen sadaka değildir. Bunun dışında da sadakaların olduğu açıktır. Güzel dînimiz İslâm’da sadakanın yelpazesi öyle geniş […]

Continue reading »

Maddeciliğin Hazin Âkıbeti
İÇTİMÂÎ BUHRANLAR

YAZAR : B. Cahit ÖZDEMİR bcahit@hotmail.com Eşref-i mahlûkat olarak yaratılıp, ulvî bir vazife yüklenen; fakat bu emânetle ilgisini keserek câhiliyye karanlığında çırpınan insanın kurtuluşu; Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’in diriltici tâlim ve terbiyesi altında, yeniden aslî hüviyetini kazanmasıyla olmuştur. Zulümâtın üzerine doğan nur olarak, O Varlık Nûru’nun tesis ettiği «asr-ı saâdet» örneği, sonraki devirleri aydınlatan bir çerağ mesâbesindedir. Fahr-i […]

Continue reading »

TECELLÎGÂH-I İLÂHÎ

YAZAR : Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi ULVÎ CEVHER Cenâb-ı Hak, insanın yaratılışını anlatırken; «…ona rûhumdan üfürdüm…» (el-Hicr, 29) buyurarak insana kendinden bir ulvî cevher verdiğini hatırlatmaktadır. Ârifler Sultanı Abdülkādir Geylânî Hazretleri’nin Hak katından mânen işiterek dile getirdiği şu söz, insanın Hâlık nazarındaki mevkiini ne güzel ifade eder: “Ben insanın sırrıyım, insan da Ben’im sırrım…” (Fusûsu’l-Hikem Terc. ve Şerhi, I, 48) […]

Continue reading »