DOSTLAR!

Ahmet ARSLAN arslanahmet52@hotmail.com     «Her hâlime şükür!» diyen, Dil oldum tevhidle dostlar! Allah kelâmı söyleyen, Kul oldum tevhidle dostlar!   Hak aşkına inandım ben, Seherlerde uyandım ben, Allah aşkıyla yandım ben; Kül oldum tevhidle dostlar!   Mazlumların çağlarında, Bîçârenin dağlarında, Yoksulların bağlarında; Gül oldum tevhidle dostlar!   Çağrılara koşup yeten, Yoklarına varı katan, Garibi görüp gözeten; El oldum tevhidle dostlar! […]

Continue reading »

NUR DİYARI ANADOLU

Ali AĞIR aliagir70@gmail.com     Sathı ipek seccade, özü şefkat ummanı, Dağlarında beyaz kar, taşında gül nakışı. Anadolu; arzın en nâdîde gülistanı, Cennetin gölgesinde; baharı, yazı, kışı.   Elvan elvan bezenen güzel yaylalarında, Fecir vakti buluşur, çimenlerle kırağı. Hakk’ın rahmeti saklı, yağmur damlalarında, Toroslardan Ilgaz’a uzanır gökkuşağı.   Çağlayanlar yar eyler derin uçurumları, Menderes süzülürken, coşar Dicle ve Fırat. Denizler, […]

Continue reading »

KUR’ÂNÎ TÂLİMATLAR -56- HAKK’IN YERYÜZÜNDE ŞÂHİDİ: MÜKERREM İNSAN

Osman Nûri TOPBAŞ   HAKK’IN HALÎFESİ   Âyet-i kerîmede buyurulur:   “Rabbin meleklere;    «–Ben yeryüzünde bir halîfe yaratacağım.» buyurmuştu…” (Bkz. el-Bakara, 30)   Müfessir İsmail Hakkı Bursevî Hazretleri şöyle buyurur:   “Mahlûkattan hiçbiri için, Hak Teâlâ’yı, Âdem -aleyhisselâm- gibi temsil etmek mümkün değildir. Çünkü Hakk’ın sıfatları, Âdem -aleyhisselâm-’da toplandığı gibi başka hiçbir varlıkta bir araya gelmemiştir. Allah Teâlâ’nın sıfatlarından herhangi biri, insanın kalp aynasına tecellî […]

Continue reading »

HAK DOSTLARININ SAMİMÎ HASSÂSİYETLERİ

Osman Nûri TOPBAŞ   NEREYE GİTSİN?   Dâvûd-i Tâî Hazretleri’nin hizmetinde bulunan talebesi bir gün ona;   “–Biraz et pişirdim; lütfen buyurun.” dedi.    Üstâdının sükût etmesi üzerine de eti getirdi. Fakat Dâvûd-i Tâî Hazretleri, önüne konan ete bakarak;   “–Falanca yetimlerden ne haber var evlâdım?” diye sordu.   Talebesi, durumlarının pek de iyi olmadığını ifade sadedinde;   “–Bildiğiniz gibi […]

Continue reading »

Şer‘î Kaidelerle Tasavvuf -30- SÛFÎ ve MEZHEP

Dr. Ahmet Hamdi YILDIRIM    (Şâzelî meşâyıhından Ahmed Zerrûk [v. 899/1494] Hazretleri’nin; tasavvufu, usûl ve fıkıh kaideleriyle anlattığı Kavâidü’t-Tasavvuf ve Şevâhidü’t-Taarruf adlı eserinin tercüme ve şerhine devam ediyoruz.)   MEZHEPSİZ OLMAZ!   Müellifimiz; önceki maddede, sahâbe, tâbiîn ve etbau’t-tâbiîn nesillerinin ehemmiyetini bildirmişti. Burada da mezhebe ittibâın ehemmiyetini şöyle ifade etmektedir:   Kırk Beşinci Kaide:   “Aslın şûbelere bölünmesi fer’in de […]

Continue reading »

RESİM, ÇİZİM, FOTOĞRAF…

Dr. Ahmet Hamdi YILDIRIM  TASVİR YASAĞI   Güzel dînimizin en çok üzerinde durduğu husus tevhiddir.    Allah’tan başka ilâh yoktur!    Geçmişte; putperestlik, çok tanrıcılık, şirk ve muharref dinler hep aynı yoldan geçti: Resim ve heykel. Önce anmak, hatırlamak için denilerek; heykeller yapılır, resimler çizilir. Sonra zaman içinde o resimlere tâzim edilmeye, önlerinde mum yakılmaya başlanır. Heykeller puta dönüşür. Muharref Hıristiyanlık bu hususta taviz […]

Continue reading »

Medine’de İLK İCRAATLAR -4-

Âdem SARAÇvardisarac@yahoo.com.tr    Rasûlullah -aleyhisselâm-; çocukluğunun ikinci yarısı ve gençliğinden itibaren ticaretle uğraştığı için, ticârî işleri iyi biliyordu.   Medine’ye hicret ile başlayan yeni yapılanmalar ve yine ilk icraatlardan biri de çarşı-pazar ve alışveriş yerini oluşturmasıydı.   Bunun için; yahudilerden ayrı olarak, önce küçük bir yer tesbit edip, oraya yine küçük bir «Pazar Yönetim Çadırı» kurdurduktan sonra, şöyle buyurdu:   […]

Continue reading »

Rasûl-i Ekrem Efendimiz’in Son Vasiyeti: NAMAZ

Doç. Dr. Mustafa CANLI canli20@hotmail.com   BİR HADİS: عَنْ أَنَسٍ قَالَ : قَالَ رَسُولُ اللّٰهِ صَلَّى اللّٰهُ عَلَيْهِ وَ سَلَّمَ :   « حُبِّبَ إِلَىَّ النِّسَاءُ وَالطّ۪يبُ وَجُعِلَتْ قُرَّةُ عَيْن۪ى فِى الصَّلاَةِ »   Enes bin Mâlik -radıyallâhu anh- tarafından nakledildiğine göre Allah Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz şöyle buyurmuştur:    “Bana (dünya nimetlerinden sâliha) kadın ve güzel koku sevdirildi. Namaz ise […]

Continue reading »

ZORLU TERCİH

Sami GÖKSÜN   Dünya imtihanı deriz, bu imtihanın özü tercihtir.   Nasıl dünya imtihanlarından sonra tercihler yapılır, neticeler açıklandığında kimi sevinir, kimi üzülür. Kimisi, yıllar sonra tercihine yanar, hayıflanır. Kimisi daima o tercihindeki isabet ettirdiğinden dolayı Rabbine şükür içinde olur.    Mahşer yeri de, böyle bir hüzün ve sevinç yeri olacaktır.    Dünyayı seçenler dizlerini dövecek, büyük bir hüsrânı tercih […]

Continue reading »

Mesnevî’den Beyitler -29- GÜL GİTTİ, GÜLİSTAN HARAP OLDU

Z. Özlem ABAY o.abay@hotmail.com   -Gül bitti, gül mevsimi de geçip gitti /Artık bülbülün âşıkâne sedâsını duyamazsın.-   Mevlânâ Hazretleri bu beyitte, Şems Hazretleri’ni güle, birlikte geçirdikleri zamanı da gül mevsimine benzetmektedir. Şems Hazretleri ile tanışan Hazret-i Pîr, bambaşka bir ummâna dalmış ve birlikteliklerinin bitmesiyle derin bir hasretle kavrulmuştur. Pirinççiler çarşısında başlayan ilk buluşma ile, iki dost derin bir vecd içinde dilsiz-dudaksız konuşmuş; bu […]

Continue reading »
1 90 91 92 93 94 1.015