ŞAHSİYETİMİZE MERSİYE

NİYAZKÂR (Köksal CENGİZ) niyazkar@gmail.com

 

İlimde, irfanda zirvede iken,
Bir bir yok oluyor şahsiyetimiz.
«Ancak yakaladık bu çağı!» derken,
Bir bir yok oluyor şahsiyetimiz.

İnsan onuruna sürülmüş leke,
Sürüyü çekiyor inatçı teke(!)
Hakikat burcunda kaldık tek teke;
Bir bir yok oluyor şahsiyetimiz.

Ömür kandilinin yağı eriyor,
Haram, günah ile helâl çürüyor,
Zâlim, mazlumları yere seriyor;
Bir bir yok oluyor şahsiyetimiz.

Çalan makamlarda «hüzzam»dır fasıl,
Yaban, sürgünlerde kaybolmuş asıl,
İthal mamalarla bozulmuş nesil;
Bir bir yok oluyor şahsiyetimiz.

Taklit ettik öz benliği yitirdik,
Mukaddes dâvâya bozgun getirdik,
«Çekirdek aile»de evlât yitirdik;
Bir bir yok oluyor şahsiyetimiz.

Çarşı-pazarlarda rüküş modası,
Mahrem hareminde yaban odası,
Elin tohumuyla sürdük nadası;
Bir bir yok oluyor şahsiyetimiz.

Taşra belli değil, il belli değil,
Lisan belli değil, dil belli değil,
Rotamız belirsiz, yol belli değil;
Bir bir yok oluyor şahsiyetimiz.

Cihanşümul estetiğim nerede?
Ne zaman kayboldu millî irade?
Birliğe davet var her minarede;
Bir bir yok oluyor şahsiyetimiz.

Türk-İslâm âlemi şimdi kan ağlar,
Analar, bacılar karalar bağlar,
Niyazkâr, suskunluk bağrımı dağlar;
Bir bir yok oluyor şahsiyetimiz.

11 Aralık 2019